CENEVRE Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, İran'la BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya (5+1) arasında yürütülen İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelere 20 Kasım'da devam edilmesine karar verildiğini bildirdi. Ashton ve İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, Cenevre'de iki gün planlanan ancak son bölümüne ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Almanya dışişleri bakanları ile Çin dışişleri bakan yardımcısının da katılmasyıla üç güne uzayan müzakereler sonucunda Uluslararası Konferanslar Merkezi'nde ortak basın toplantısı düzenledi. Yayımladıkları ortak açıklamayı okuyan Ashton, üç gün boyunca yoğun ve yapıcı görüşmeler yaptıklarını belirterek, "Pek çok somut gelişme sağlandı ama bazı farklılıklar devam ediyor" dedi. Görüşmelere katılan bakanlara teşekkür eden Ashton, "Bakan Zarif ve ben, İran müzakere ekibi ve 5+1 ülkeleri siyasi yetkilileri ile burada 20 Kasım'da tekrar bir araya geleceğiz" dedi. İlgili ülkelerin müzakereler sırasında dışişleri bakanlarını Cenevre'ye göndermesi, müzakerelerde bir anlaşmaya varılacağı umudunu artırmıştı. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, İran'la BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya (5+1) arasında yürütülen İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerle ilgili, "Birlikte çalışıyoruz ve umut ederim ki bir anlaşmaya varacağız" dedi. Zarif ve Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Cenevre'de iki gün planlanan ancak son bölümüne ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Almanya dışişleri bakanları ile Çin dışişleri bakan yardımcısının da katılmasıyla üç güne uzayan müzakereler sonucunda Uluslararası Konferanslar Merkezi'nde ortak basın toplantısı düzenledi. Müzakerelerde yer alan altı ülkenin farklı görüşleri bulunduğunu ifade eden Zarif, "Birlikte çalışıyoruz ve umut ederim ki bir anlaşmaya varacağız" dedi. İran'ın anlaşma imzalama konusunda umutlu olup olamayacağının sorulması üzerine Ashton, çok yoğun görüşmeler ve tartışmalar yürüttüklerini vurgulayarak, hedeflerinin bir sonuca varmak olduğunu kaydetti. Fransa'nın tutumu Fransa'nın görüşmeler sırasında farklı bir tutum sergileyip sergilemediği sorusunu yanıtlarken de Ashton, Fransa'nın 5+1'de önemli bir rol oynadığını söyledi. Görüşmeler konusunda detay vermeyeceklerini belirten Ashton, kendisinin Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius ve diğer bakanları bu sürece destek vermeleri için çağırdığını kaydetti. Ashton'ın bakan Zarif ve kendisinin katılan bakanlara minnettar olduğunu söylemesi üzerine Zarif de Ashton'ın düşüncelerini paylaştığını belirtti. Bir anlaşmaya varılamaması ve Fransa'nın pozisyonu nedeniyle hayal kırıklığına uğrayıp uğramadığının sorulması üzerine Zarif, detaylara girildiğinde değişik görüşlerin olmasının doğal olduğunu ve bunu beklediklerini kaydetti. Karşı taraftan beklentilerinin kararlılık ve siyasi irade olduğunu ifade eden Zarif, böylece uygulama sürecinin başlayabileceğini söyledi. Muhataplarıyla aynı şekilde hareket ettiklerini düşündüğünü belirten Zarif, bunun da tekrar bir araya geldiklerinde ilerleme olanağı yaratacağını vurguladı. Fransa'yla ilgili sorunun yinelenmesi üzerine Zarif, "Hepsinden memnunum" dedi. Diplomasi penceresi sonsuza dek açık kalmaz ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, İran'la BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya (5+1) arasında yürütülen İran'ın nükleer programına ilişkin müzakerelerle ilgili, "Kitle imha silahlarının yayılmasının engellenmesine ve müttefiklerimizi korumaya bağlılığımızı sürdürüyoruz. Özellikle o bölgedeki müttefiklerimizin güvenliği çok kritik bir konu" dedi. Kerry, üç gün süren ve 20 Kasım'da tarafların tekrar bir araya gelme kararı aldığı Cenevre'deki müzakerelerin ardından Uluslararası Konferanslar Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. Müzakerelerin karşılıklı saygı temelinde ve çok ciddi yürütüldüğünü ifade eden Kerry, Cenevre'ye çok kararlı geldiklerinin altını çizdi. ABD Başkanı Barack Obama'nın göreve geldiği ilk günden itibaren İran'ın nükleer silah elde etmemesi hedefi olduğunu söylediğini belirten Kerry, bunun hala hedefleri olmaya devam ettiğini kaydetti. Kerry, "Kitle imha silahlarının yayılmasının engellenmesine ve müttefiklerimizi korumaya bağlılığımızı sürdürüyoruz. Özellikle o bölgedeki müttefiklerimizin güvenliği çok kritik bir konu" dedi. Cenevre'ye taraflar arasındaki farklılıkları azaltmaya geldiklerini vurgulayan Kerry, sadece kalan taraflar arasındaki farklılıkları azaltmadıklarını aynı zamanda kalanları da açıklığa kavuşturduklarını belirtti. Yapılan görüşmelerde önemli bir ilerleme kaydedildiğini vurgulayan Kerry, bugün 5+1 ülkelerinin pozisyonunda ve amacında bir bütünlük bulunduğunu kaydetti. Bu tür bir süreçten rahatsızlık duyanlara da seslenmek istediğini ifade eden Kerry, birbiriyle ilişkileri iyi olmayan ülkeler arasında güven inşa edilmesinin zaman aldığını söyledi. Bu güveni inşa etmeye çalıştıklarını vurgulayan Kerry, İran'ın programının barışçıl olduğunu ispatlaması gerektiğnii kaydetti. Diplomasinin zaman aldığını dile getiren Kerry, görüşmelere katılan bütün tarafların çok karışık teknik konuları dikkatli biçimde ele almak için zamana ihtiyaç duyduğunu belirtti. Kerry, "Şunu da vurgulamak isterim, diplomasi penceresi sonsuza dek açık kalmaz" dedi. Kongre'nin yeniden İran'a karşı daha fazla yaptırım isteme ihtimali konusunda kaygı duyup duymadığının sorulması üzerine Kerry, İran'la bir anlaşmanın olmadığı hergün İran'ın uranyum zenginleştirmeye ve programına devam edeceğini söyledi. Kendilerinin burada yapmaya çalıştığının programın dondurulması ve ardından varılabilecek anlaşmayı belirlemek olduğunu belirten Kerry, bunun zaman aldığını ve diplomasiye şans tanınması gerektiğini yineledi. Fransa'nın müzakerelerdeki katı tutumu ile ilgili bir soruyu yanıtlarken Kerry, Fransızlarla çok yakın çalıştıklarını ve onlarla aynı düşünceleri paylaştıklarını belirtti. İran'ın plütonyum üretmeye başladığı iddiaları ile ilgili konunun görüşmelerde masada olup olmadığının sorulması üzerine de Kerry, "Elbette, çok önemli bir konu. Bu konu üzerinde çok zaman harcadık. Herhangi bir anlaşmada mutlaka çözüme kavuşturulması gerektiği konusunda kararlıyız. Diğerleriyle birlikte... Başkaları da var" ifadelerini kullandı.