İktidar ortağı aşırı sağcı Lig partisinin lideri olan Matteo Salvini sosyal medya üzerinden canlı yayınla yaptığı açıklamada, hükümetin güvenlik paketine "etnik dükkanların" da dahil edileceğini ve bu dükkanların akşam saat 21'den sonra kapatılacağını söyledi.
Salvini, "Etnik dükkanlar akşamları ayyaşların, torbacıların, bela yaratanların uğrak mekanı haline geliyor" dedi.
Salvini, amiyane tabirler kullanarak sürdürdüğü konuşmasında, bu dükkanlarda buluşan insanların sokaklara idrar ve dışkı yaptığını da söyledi.
'Bangla' diye bilinen bakkallar hedefte
Yabancılara karşı olmadığını iddia eden Salvini, ancak bu dükkanların neredeyse tamamının yabancılar tarafından işletildiğini ve sorun çıkaran insanların buluşma noktası olduğunu öne sürdü.
Salvini "etnik dükkan" ifadesiyle ne kastettiğini açıklamasa da bu tabirle, İtalya'da başta Bangladeşliler olmak üzere çoğunlukla Asya kökenli kişilerin işlettiği bakkal türü işletmeleri hedef aldığı anlaşılıyor.
İşletmecilerinin ağırlıkla Bangladeş kökenli olması nedeniyle "bangla" olarak da anılan bu bakkallar özellikle akşam saatlerinde ve acil alışverişler için sıklıkla kullanılıyor.
İtalya'da 5 Yıldız Hareketi ve Lig'in kurduğu milliyetçi, sağ-popülist hükümet geçen ay bir "göç ve güvenlik kararnamesi" hazırlamıştı. Bakanlar Kurulu'nca kabul edilen ve Kasım ayı sonuna kadar parlamentoda görüşülmesi beklenen kararnameyle, göçmenlerin bazı haklarına kısıtlamalar getirilmesi öngörülüyor.
Salvini, etnik dükkanlara yönelik kısıtlamaların da bu pakete dahil edileceğini açıkladı.
"Etnik olan tek yanları işletmecileri"
Geçmişte de ayrımcılık ve ırkçılıkla suçlanmasına neden olan açıklama ve girişimlerde bulunan Salvini'nin bu sözleri de ırkçılık suçlamalarına yol açtı.
Ana muhalefet partisi Demokratik Parti'den (PD) Andrea Romano, "Bu bakkallar, diğer dükkanlardakilerle aynı gıda ürünlerini satıyor, etnik olan tek yanları işletmecileri" dedi ve bu yüzden hedef alınmalarının ırkçılık teşkil ettiğini söyledi. PD'den Senatör Monica Cirinna da geçmişte Yahudilere yapılan ırkçı uygulamalara atıfla "Salvini acaba ne zaman vitrinlere sarı yıldız asılması emri verecek? Bütün bunların bir adı var: buna faşizm denir, ülkemiz bunu daha önce de ağır biçimde gördü ve yaşadı" dedi.
Sol kanattaki Mümkün (Possibile) partisinden Andrea Maestri de "Etnik dükkanların kapatılması ayrımcılıktır ve anayasaya aykırıdır" dedi. Maestri, bu dükkanların gerekli izinlere sahip olduğunu ve vergi verdiklerini de vurguladı.
Girişimciler derneği Confesercenti'den yapılan açıklamada da "İster yabancılar ister İtalyanlar tarafından işletiliyor olsun, belli işletmelere ayrımcılık yapan bir kural uygulanamaz" denildi.
"Vatanseverlik süsü verilmiş ırkçılık"
Salvini'ye en sert tepkilerden biri de Avrupa Parlamentosu'ndaki ALDE (Avrupa için Liberaller ve Demokratlar İttifakı) Grubu Başkanı Guy Verhofstadt'tan geldi. Verhofstadt, Twitter'a yazdığı mesajda "Bu, sahte vatanseverlik süsü verilmiş ırkçılıktır. Salvini, Lig'in seçim vaatlerini yerine getirmekteki başarısızlığını gizlemek için İtalya'yı tehlikeli bir biçimde ve korkakça bölüyor" dedi.
Sosyal medyada yapılan bazı yorumlarda da, Salvini'nin "etnik" bakkalları "ayyaşlar ve uyuşturucu satıcılarının uğrak mekanı" diye nitelemesine tepki olarak "Peki barları, diskotekleri de kapatacak mı?" diye soruldu.