Yeni bir haftaya başlarken geçtiğimiz haftadan ben hiçbir şey anlamadım. Kendimle bir iç hesaplaşma yaşarken, açıkçası çok yoğun bir hafta geçirdiğimizi söyleyebilirim. Akıllarda ne kaldı diye düşünürken, Kıbrıslı geniş yürekliliğinde, boş bir haftaydı diye eklemeliyim. Hayvancı, narenciyeci, çiftçi, patates üreticisi eylem yaptı. Bu eylemlerin yanı sıra imamlar ve müezzinler de eylem yaptı. Geçen haftanın hükümet karşıtı eylemleri bu kadarla da sınırlı değildi. Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) tüm kaymakamlıklarda, ilçe müfettişlerinin katılacağı uyarı grevi gerçekleştirdi. Lise Öğrencileri Konseyi, “parasız, bilimsel, demokratik eğitim” talebiyle Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yaptı. Bu eylemlerin kimisi sakin sessiz şekilde tamamlandı, kimisinde ise hayat felç oldu. Tabir yerindeyse yer yerinden oynadı. Sonuç ne diyecek olursanız, ben hiçbir şey anlamadım... Çözüm yine yoktu galiba. Özellikle hayvancıların eylemi ile ilgili, bir yanda pankart polemiği, diğer yanda CTP Genel Başkanı Kutlay Erk ile Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu arasında geçen “kışkırtma” iddiaları haftaya adını yazdırdı. Geçtiğimiz hafta biz yine Kıbrıs Müzakere Süreci’ni konuştuk. Aslında ortada olmayan müzakereler ile ilgili farklı bir gelişme daha gündeme geldi. Yeni yılda Barbaros Hayrettin Paşa ile ilgili “Navtex’in durumu ne olacak” belirsizliği vardı. Rumların yeni bir parselde sondaja başlayacak olması ve Rum liderliğinin Trodos’ta gerçekleştirdiği toplantı, yapılan açıklamalar ve hatta ateşe körükle giden Rum Yönetimi bir kez daha müzakerelerin tıkanmasına, Türkiye’nin Navtex’i uzatmasına fırsat verdi. Bahaneler buldu çözümsüzlüğe ve Barbaros yine Akdeniz’de dolanmaya başladı. Türkiye Genel Kurmay Başkanlığı günlük faaliyetleri çerçevesinde kamuoyuna yine bir çok bilgi verdi. Son olarak dünkü günde de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın faaliyetleri paylaşıldı. Genel Kurmay Başkanlığı, “Akdeniz Kalkanı Harekâtı’nda görevli TCG BOZCAADA, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Kıbrıs Adası güneyindeki sözde petrol-doğalgaz arama ruhsat sahalarında sondaj çalışmaları yapan Bahama bayraklı SAIPEM-10000 isimli platform gemisini beş deniz mili (dokuz kilometre) mesafeden izleme görevi icra etmiştir.” İfadelerini kullandı ve Kıbrıslı Rumlara “nefesim ensenize” mesajını gayet net şekilde verdi. Geçtiğimiz hafta biz yine uyuşturucu haberleri yaptık. Kelepçeli gençlerin fotoğrafları ve resimleri çarşaf çarşaf gazetelerde yer buldu. Kimisi 1 gram, kimisi 3 gramdı. Aslında kimsenin umurunda da değildi hani bu gençlerin mahkeme sonrasında ne hale düştüğü. Bir tekme de biz vurduk. Sistemsizlik içinde en zayıf halka gördüklerimize saldırdık “ifşa etme” anlamında. Seçim, siyaset, propagandaya girmeye hiç gerek yok. “Dün dündür” zihniyetimiz ile beraber biz yine havanda su dövmeye devam ettik. İşte böyle bir haftaydı. Yani akılda kalan adam gibi bir haberimiz, umut verecek bir gelişmemiz yine olmadı. Kısmet bu haftaya, iyi haberlerle buluşmak temennisi ile…