ROMA ABD Ulusal Güvenlik Ajansı’nın (NSA), Vatikan’ı da dinlediği öne sürüldü. İtalya’da yayımlanan haftalık “Panaroma” dergisinde yer alan habere göre, NSA'nın 10 Aralık 2012 ile 8 Ocak 2013 arasında dinlediği numaralar arasında Vatikan da bulunuyor. Haberde, Papa seçildikten sonra Franciscus ismini alan dönemin Arjantinli Kardinali Bergoglio’nun 2005 yılından beri de ABD gizli servisince takip edildiğinin Wikileaks belgelerine yansıdığı anımsatıldı. Haberde, NSA'nın İtalyan piskopos ve kardinallerin Vatikan çıkışlı konuşmalarını, “Liderlik niyetleri”, “Mali sisteme yönelik tehditler”, “Dış politika amaçları” ve “İnsan hakları” başlıkları olmak üzere dört kategoriye ayırdığı da ileri sürüldü. Bu sınıflandırmanın, kamuoyunda Vatikan Bankası olarak bilinen Diyanet İşleri Enstitüsü’nün (IOR) yeni Alman Başkanı Ernst Von Freyberg’in de izlendiği şüphelerine neden olduğu ifade edildi. Vatikan Basın Sözcüsü Rahip Federico Lombardi, iddialarla ilgili, “Biz böyle bir sonuca ulaşmış değiliz. Her durumda hiçbir endişeye gerek yoktur” dedi. NSA'nın Vatikan’ı dinlediği iddia edilen dönemde Emerit Papa 16. Benediktus görevdeydi. 16. Benediktus, 11 Şubat 2013’te istifa edeceğini açıklamış ve 28 Şubat’ta görevinden resmen ayrılmıştı. Bu süreci takiben yapılan Papalık seçiminde, Arjantinli Kardinal Jose Mario Bergoglio, Katolik Kilisesi’nin 266. Papası olarak seçilmişti. Almanya'da 90 Amerikan şirketi istihbarat çalışması yapıyor Almanya'daki yaklaşık 90 özel Amerikan şirketinin, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) ve Amerikan ordusu ile çalışarak istihbarat faaliyetlerinde bulunduğu iddia edildi. Alman Stern dergisinin internet sitesinde yayımlanan araştırmada, son 10 yılda Amerikan şirketlerinin Almanya'da istihbarat ağını genişlettiği bildirildi. Yaklaşık 90 özel Amerikan şirketinin ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) ve Amerikan ordusu ile çalıştığı vurgulandı. Araştırmada, işbirliği yapan şirketlerin birçoğunun destekleyici servis hizmeti, enformasyon ve komünikasyon, teknik bakım ve bina güvenliği hizmetleri sunduğu belirtildi. Ülkedeki 30 şirketin düzenli şekilde casusluk yaptığına dikkat çekilen araştırmada, bu şirketlerin ajanların görevlerinin koordinesi ile elde edilen konuşmaların analizini yaptıkları kaydedildi. NSA'nın eski sistem analisti Edward Snowden'ın eski işvereninin de bu şirketler arasında bulunduğu belirtilen araştırmada, 24 bin 500 işçiye sahip olan Booz Allen Hamilton Şirketi'nin de Almanya'da konuşlu bulunan Amerikan Hava Kuvvetleri için istihbarat bilgilerini analiz ettiği ifade edildi. Amerika'nın, Stuttgart'tan Afrika'da insansız hava aracı operasyonlarını gerçekleştirdiği ve bunun koordinasyonunun "Africom" adlı komando birliğince yapıldığı, gözetleme ve güvenlikten de bu birliğin sorumlu olduğu belirtildi. Araştırmada ayrıca Afrika ve Avrupa hava trafiğinin tümünün Ramstein kentindeki "Combined Air and Space Operation Center" tarafından kontrol edildiği iddia edildi. "NSA, Yahoo ve Google'ın veri merkezlerindeki bilgileri ele geçirdi" NSA'nın, Yahoo ve Google şirketlerinin tüm dünyadaki veri merkezlerini birbirine bağlayan ana iletişim hatlarına gizlice girerek, buralardaki verileri kopyaladığı bildirildi. Washington Post gazetesinin internet sitesinde yer alan haberde NSA'nın, Yahoo ve Google iç ağlarından, kurumun Washignton'ın bir banliyösündeki merkezinde bulunan veri deposuna her yıl milyonlarca veri aktarımı yaptığının ortaya çıktığı belirtildi. ABD'nin internet izleme ve telefon dinlemeye yönelik gizli programlarını basına sızdıran NSA eski sistem analisti Edward Snowden'den elde edilen belgelere ve yetkililerle yapılan görüşmelere dayandırılan haberde, söz konusu bilginin Snowden tarafından sızdırılan 9 Ocak 2013 tarihli bir belgede yer aldığı kaydedildi. Ayrıca son 30 gün içinde NSA saha memurlarının 180 milyon yeni veriyi işlemden geçirerek geri gönderdiği iddiasına da yer verilen haberde, verilerin, "meta veriler" adı verilen, elektronik postaların kim tarafından kime ve ne zaman gönderildiği ve metin, sesli veya görüntülü olması gibi içeriğine ilişkin bilgilerden oluştuğu bildirildi. Verileri elde etmede kullanılan en önemli aracın NSA ve İngiliz istihbarat örgütü Hükümet İletişimler Merkezi (GCHQ) ile ortak yürütülen MUSCULAR projesi olduğu belirtilen haberde, NSA ve GCHQ'nun, Google ve Yahoo'nun veri merkezleri arasındaki bilgileri ileten fiber optik kablolardaki tüm veri akışını kopyaladıklarının ortaya çıktığı aktarıldı. Haberde, ele geçirilen MUSCULAR projesi belgelerinde, Yahoo ve Google'dan toplanan bilgilerin önemli itihbarat ipuçlarının elde edilmesini sağladığına ilişkin ifadelere rastlandığı vurgulandı. Washington Post'ta yer alan haber üzerine Google ve Yahoo'dan ayrı ayrı yapılan açıklamalarda, şirket yetkililerinin veri merkezlerine gizlice girildiğine ilişkin bilgi sahibi olmadıkları bildirildi. Google'dan yapılan açıklamada, "Hükümetin veri merkezlerimizdeki trafiğe müdahale ettiğine ilişkin iddialardan tedirgin oluyoruz. Böyle bir faaliyetten haberdar değiliz" ifadesi kullanıldı. Açıklamada bulunan bir Yahoo sözcüsü ise "Veri merkezlerimizin güvenliğinin korunması konusunda son derece sıkı denetimler uygulanmaktadır ve NSA'ya veya başka hiçbir hükümet kurumuna veri merkezlerimize erişim hakkı vermedik" dedi. Almanya heyet Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı'nda görüşmelerde bulundu Bu arada, ABD istihbaratının Almanya Başbakanı Angela Merkel'i dinlediğine yönelik krizin ardından Washington'a gelen Alman heyet, Beyaz Saray ve Dışişileri Bakanlığında temaslarda bulundu. Merkel'in Dış Politika Danışmanı Christoph Heusgen ve Alman İstihbarat Servisi Koordinatörü Guenter Heiss'in de yer aldığı heyet, Beyaz Saray'da yetkililerle görüştü. Heyet, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice, Ulusal İstihbarat Direktörü James Clapper ve Başkan Barack Obama'nın İç Güvenlik ve Terörle Mücadele'den Sorumlu Yardımcısı Lisa Monaco, Ulusal Güvenlik Konseyi Direktör Yardımcısı Chris Inglis ve diğer yetkililerle bir araya geldi. Bunun yanında ABD Dışişleri Bakanlığı'nda, Avrupa işlerinden sorumlu bakan yardımcısı Victoria Nuland ile görüşen heyet, Bakan Yardımcısı William Burns ile de ABD'nin istihbarat faaliyetlerini konuşacak. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Hayden Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Sözcüsü Caitlin Hayden, Alman heyetinin temaslarıyla ilgili, "ABD ve Almanya, ülkelerimizi korumak ve kendimiz ile müttefiklerimizin karşı karşıya olduğu küresel tehditleri ele almak için, güvenlik istihbarat alanlarında zaten geniş işbirliği yapmaktadır. Bugünkü görüşme, gerekli güveni sağlamak ve işbirliğimizi güçlendirmek için aramızdaki diyaloğun nasıl en iyi şekilde ilerletilebileceği noktasında birbirimizi dinleme ve müşterek karar verme adına bir fırsat sundu" dedi. ABD Başkanı Barack Obama'nın Almanya Başbakanı Merkel ile telefon görüşmesinin ardından kıdemli Alman ve ABD'li yetlililerin, iki ülkenin istihbarat servisleri arasındaki işbirliğini daha fazla güçlendirmeye ve artırmaya yönelik çabaları görüşmek için bir araya geldiğini belirten Hayden, şunları kaydetti: "ABD ve Almanya, ülkelerimizi korumak ve kendimiz ile müttefiklerimizin karşı karşıya olduğu küresel tehditleri ele almak için, güvenlik istihbarat alanlarında zaten geniş işbirliği yapmaktadır. Bugünkü görüşme, gerekli güveni sağlamak ve işbirliğimizi güçlendirmek için aramızdaki diyaloğun nasıl en iyi şekilde ilerletilebileceği noktasında birbirimizi dinleme ve müşterek karar verme adına bir fırsat sundu." Merkel'in Dış Politika Danışmanı Christoph Heusgen ve Alman İstihbarat Servisi Koordinatörü Guenter Heiss'in başkanlığını yürüttüğü heyet, Beyaz Saray'da ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Susan Rice, Ulusal İstihbarat Direktörü James Clapper ve Başkan Barack Obama'nın İç Güvenlik ve Terörle Mücadele'den Sorumlu Yardımcısı Lisa Monaco, Ulusal Güvenlik Konseyi Direktör Yardımcısı Chris Inglis ve diğer yetkililerle bir araya gelmişti. Heyet ayrıca, ABD Dışişleri Bakanlığında, Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Victoria Nuland ve Bakan Yardımcısı William Burns ile de görüşmüştü. BM, ABD'den güvence aldı Birleşmiş Milletler (BM), görüşmelerinin Amerikan istihbarat kuruluşları tarafından "halihazırda izlenmediği ve gelecekte de izlenmeyeceği" konusunda ABD hükümetinden güvence aldığını açıkladı. BM Genel Sekreterlik Sözcüsü Martin Nesirky, kısa bir süre önce BM görüşmelerinin izlendiğine ilişkin belgelerin Alman Der Spiegel dergisinde yayımlanmasının ardından Washington ile temasa geçtiklerini ve ABD hükümetinden güvence aldıklarını söyledi. Nesirky, "Söz konusu belgelerin ilk kez yayımlandığı ağustos ayında ilgili makamlarla temasa geçeceğimizi açıklamıştık. Amerikalı yetkililer, BM görüşmelerinin halihazırda izlenmediği ve gelecekte de izlenmeyeceği konusunda bize güvence verdi" dedi. BM gibi diplomatik misyonların dokunulmazlığının uluslararası hukuk kuralları ile koruma altına alındığını ve tüm devletlerin bu kurallara uymakla mükellef olduğuna işaret eden Nesirky, gazetecilerin BM görüşmelerinin geçmişte dinlenip dinlenmediği konusundaki ısrarlı sorularını ise yanıtsız bıraktı.