ABD'de kalp hastalığı nedeniyle toplam ölüm hızının son 20-30 yılda azalmış olmasına karşın, bu azalmanın erkeklere göre kadınlarda daha yavaş olduğunu söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ferruh Gürkaynak, yeni araştırmaların erkeklere oranla kadınlarda ilk kalp krizinden sonra daha olumsuz etkileri olduğunu söyledi.
Dr. Gürkaynak, “Araştırmacılar, ilk kalp krizinden sonra kadınlarda ölüm riskinin erkeklere göre yüzde 70 daha fazla olmasının, hastalığın daha ağır seyretmesinden ve kalp kriziyle ilişkili komplikasyonlardan kaynaklanabileceğini kanıtladılar” dedi.
MENOPOZDAN ÖNCE VE SONRA RİSKLER DEĞİŞİYOR!
Kadınlarda kalp krizi riskinin, menopoz dönemi yaklaştıkça arttığını ve bu artışın, yaş ilerledikçe devam ettiğini belirten Gürkaynak “Çalışmalarda, menopoz sonrası dönemde kadınların kanlarındaki kolesterol düzeylerinin daha yüksek olduğu saptanmıştır. Araştırmacılar, kadınların vücutlarında meydana gelen değişmelerin, yaşlanma, kilo alma ve düşük östrojen hormonu düzeylerini de içeren, menopoza bağlı etkilerden kaynaklandığını düşünmektedir. Kadınlarda yaşlandıkça özellikle postmenapozal dönemde kalp damar hastalıklarına bağlı ölüm artar.
Menopozdan önce kadınların erkeklere oranla kalp damar hastalıklarına yakalanma olasılıkları daha düşüktür. Östrojen hormonunun kadınları koruduğuna inanılıyor. Ancak, kadınlar menopoza girince vücutlarında östrojen üretimi azalıp, kalp damar hastalıkları riski başlıyor ve her yıl katlanan bir hızla artıyor" açıklamasında bulundu.
AZALAN ÖSTROJEN RİSK FAKTÖRÜ
"45 yaşında bir kadında bu risk dokuzda birken, 65 yaşındaki bir kadında risk ikide bire çıkıyor" diyen Gürkaynak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadınlar yaşlandıkça azalan östrojen düzeyi ile birlikte kalp hastalıkları ve inmeye karşı olan direnç azalmaktadır. 60 yaşına kadar 5 erkekten biri bir koroner kalp hastalığı ile karşılaşırken bu oran kadınlar için 1/17 olarak saptanmıştır. 60 yaş üzerinde ise hastalığın görülme riski her iki cins için de eşitlenmektedir.
Menopoz sonrası dönemde koroner arter hastalığı kadınlar için önemli bir sağlık sorunudur. Bu dönemde ölümlerin yüzde 25 nedenini oluşturur. Kadınlarda koroner arter hastalığı için en önemli risk faktörü hipertansiyondur. Kadınlarda yaşla birlikte ortaya çıkan hipertansiyon 70 yaş üzerindeki kadınların yüzde 80’inde görülür. Diyabet de kadınlardaki koroner arter hastalığı riskini 3 kat artırır."
SAĞLIKLI BESLENMEYE VE SİGARADAN UZAK DURMAYA ÖZEN GÖSTERİN
Türk toplumunda kadınlarda aşırı kiloluluk, sigara içiciliği ve yüksek tansiyonun oldukça yüksek oranda olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Gürkaynak, “Obezite kadın sağlığı için önemli bir tehdit unsurudur. Obezitenin en önemli göstergelerinden biri olan bel çevresi genişliği kadınlarda 40'lı yaşlarda artmakta, 60'lı yaşlarda da en yüksek değerlerine ulaşmaktadır. Bu yaş grubundaki Türk kadınlarının yüzde 72’si bel çevresi kiloluğuna sahiptir.
Tedavide yaşam tarzı değişiklikleri ve beslenme alışkanlıkları çok önemlidir. Kadınlarda aşırı kilo sorununun menopozla belirginleştiği düşünüldüğünde, menopoz öncesi dönemde kadınlar için düzenli egzersiz yapma, düşük kalorili beslenme ve sigaradan uzak durma gibi koruyucu yaşam tarzı alışkanlıkları önem kazanır. Kadınlarda 40 yaş öncesi kalp krizi, damar içi pıhtı oluşumunun bir sonucu olarak ortaya çıkar. Bu durumun; sigara içimi, depresyon, stres ve anksiyeteyle ortaya çıktığı düşünülmektedir. 20-40 yaş arası kadınların yüzde 25’i sigara içerken bu oran 50'li yaşlardan itibaren yüzde 8’li oranlara düşmektedir” dedi.