Günümüz modern dünyasında ilişkiler daha karmaşık bir hal almıştır. Daha fazla sosyalleşme daha fazla seks yapılıyor gibi bir algı yaratsa da, azalan romantizm ve dış uyaranların çeşitliliği toplumda cinselliği daha farklı bir boyuta taşımıştır.
Stres seviyelerimiz yükselip libidomuz düştükçe partnerinizle fiziksel bağlantı kurmak bir aşk eylemi yerine zorunluluk gibi hissedilebilmektedir. Bir de bunun üzerine ağrı, korku gibi faktörler eklendiğinde vajinismus sanılandan çok daha sık karşımıza çıkmaktadır.
Seks yapmak size zevk vermekten çok acı veriyorsa vajinanın tüm dikkatleri üzerine yoğunlaştırmasına ihtiyacı vardır. Bunun sadece kadınlar için fiziksel bir tezahürü yoktur. Aynı zamanda psikolojik olarak da etkilenebilmektedir.
Vajinismus dünya çapında kadınların %7’sini etkileyen cinsel bozukluktur. Temelde pelvik kaslarımızın istemsiz ve kontrolsüz spazmıdır ve korku arttıkça tüm vücudu da içine alarak durumu daha da kötüleştirir.
Anatomik bir bozukluk olmadığı halde cinsel eylem gerçekleşmez.
Vajinismusun sebep olduğu en büyük sorun ‘evliliğin tam olamama’ durumudur. Kadın bunu kendinde ‘eksiklik’ olarak tanımlayıp erkeğin ihtiyaçlarını, beklentilerini karşılayamadığını düşünerek psikolojik olarak daha da zayıf duruma düşer.
Klinik raporlara göre vajinismusu olan kadınlar çoğunlukla korku, cinsellikten rahatsız olma, ayıp, günah bulma gibi nedenlerle cinsel ilişkiye girmede zorluk yaşarlar.
Vajinismus tedavisinde yaklaşım standart değil kişiye ve çifte özeldir.
Terapist vajinismusa sebep olan probleme yönelik psikoseksüel eğitim ve gevşeme kas çalışmaları ile çifti istenilen sonuca kısa sürede ulaştırmak için tedavi planlayacaktır.
Psikiyatrik hastalık, depresyon, kaygı bozuklukları, ön görüşmede saptanmalı erkekte ek olarak cinsel problemler varsa ona yönelik tedavi planlanmalıdır.
Vajinismus pek çok insan duymadığını, hakkında bir fikri olmadığını söylediği gibi, birçok kadının da hayatında ki en önemli problem olarak karşısına çıkabilmektedir.
Kötü bir deneyimden, ki bu travmatik bir doğum, sertçe yapılmış bir jinekolojik muayene ya da kötü bir cinsel deneyimle olabilir. Sonra ortaya çıkabildiği gibi, seksin ayıp, günah ve yasak olarak görüldüğü toplumlarda ki öğretilerin bir sonucu olarak da karşımıza çıkmaktadır.
Vajinismuslu kadınlarda yaş, sosyokültürel düzey, eğitim, ekonomik durum açısından bir farklılık yoktur. Cinsel eğitim ve bilgilendirme toplumun her kesiminde paralel gitmemektedir ve cinsel tabular her kesim de görülebilmektedir. Türkiye’de yapılmış bir çalışmada vajinismus oranı %10 olarak tespit edilmiştir.
Vajinismus pelvik kasların istemsiz kasılma halidir. Bu sadece seks esnasında değil basit bir jinekolojik muayene ve tampon uygulama imkansızlığı olarak da karşılaşılabilir bir durumdur.
Vajina aslında genişleme kabiliyeti olan, tam bir silindir gibi olmayan üst üste binmiş iki katman dokudan oluşan akardeonumsu bir yapıdır.
Vajinal kanalın 1/3 dış kısmındaki pelvik kaslar vajinanın giriş ve çıkışında bariyer gibidir. Bu kasların istemsiz kasılması neredeyse vajina sınırında bir duvar etkisi yaratır.
Vajinismus tedavisinin ana prensibi bu kasların istemsiz kasılmasını kontrol altına almaktır.
Her kasta olduğu gibi her kasın bir hafızası vardır. Pelvik kasların hafızasını yeniden oluşturup kaslara söz geçirmek hedeflenmektedir.
Bilişsel ve davranışsal terapilerin kişiye ve çifte yönelik tedaviye dahil edilmesiyle sonuca en kolay yoldan ulaşılır. Vajinismus en sık karşılaşılan seksüel problemi olarak sayılabilir.
Vajinismus tedavisinde yaklaşım standart değil kişiye ve çifte özeldir.
Terapist vajinismusa sebep olan probleme yönelik psikoseksüel eğitim ve gevşeme kas çalışmaları ile çifti istenilen sonuca kısa sürede ulaştırmak için tedavi planlayacaktır.
Psikiyatrik hastalık, depresyon, kaygı bozuklukları, ön görüşmede saptanmalı erkekte ek olarak cinsel problemler varsa ona yönelik tedavi planlanmalıdır.
Vajinismusun profösyonel olmayan biri tarafından yapılacak, eşe dosta sorulup internet üzerinden çözüm bulunacak bir problem değildir. Beraberinde evlilik terapisi de gerekebilen özel durumlarda ortaya çıkabilmektedir.
Tek seanslık tedavilerin vajinismus problemine kalıcı çözüm sağlamadığı ve sonradan yeniden tedavinin çift için çok daha zorlu bir süreç olacağı bilinmelidir.