SANA - Sinan Yiter Osmanlı döneminde kahvehane kültürünün başlangıç sebebi olan ve 17. yüzyıla kadar dünyanın tüm kahve ihtiyacını karşılayan Yemen, yeniden kahve pazarına girmeye çalışıyor. Bir zamanlar Anadolu'da meşhur bir deyiş olan ''Kahve Yemen'den gelir'' sözü her ne kadar son yıllarda geçerliliğini yitirse de, ülke ziraatinin yüzde 80'ini oluşturan ''gat'' ekimi ile mücadele eden çifçiler ''kahve yeniden Yemen'den gelecek'' dedirtiyor. Yemen'in yılda 2 bin 500 ton olan ''yaş kahve'' ihracatı arttırılmaya çalışılırken, Yemen kahvesi dünyada içilen diğer kahvelerle yeniden yarışmaya hazırlanıyor. Bugün ekimi başkent Sana ve çevresiyle sınırlı olan Yemen kahvesi, Benî Matar bölgesindeki ''gat bahçelerinin'' yerini kahve fidanlarına devretmesiyle canlanmaya çalışıyor. ''Matarî'' ismiyle yeniden ün yapmaya çalışan Yemen kahvesinin en kalitelisinin bugünlerde üretildiği bölge olan Benî Matar'daki kahve tarlalarından geldiği belirtiliyor. Su problemi yaşayan ve verimli arazilerine su götüremeyen Yemenliler, her ne kadar kazancı daha çok olan ve uyarıcı etkisi ile bilinen ''gat'' ekimine yönelse de kahvenin dünya pazarındaki kabulü Yemenli çiftçileri yeniden kahveye yönlendiriyor. Ülkenin su kaynaklarının yüzde 80'ini alan gat yetiştiriciliği diğer zirai faaliyetlerin önündeki en büyük engel olsa da Benî Matar'daki Yemen'in en büyük kuru kahve üreticisi Hamdani ailesinin kararlılığına engel olmuyor. Yetiştirdiği yaş kahveleri değişik stilllerde kurutup farklı ölçü ve aromalarda kavurarak üreten Hamdani firması, Türk kahve severlerinin ağız tadına uygun kahve çekimi ile Yemen kahvesini yeniden Türk pazarına sokabileceğine inanıyor. Günümüzdeki çekilme tarzı ve yoğunluğu ile Türk damak tadına uymayan Yemen kahvesi, ilerleyen yıllarda yeniden raflardaki yerini alabilir.