Kalsiyumun kemik ve diş gelişimi dışında kan pıhtılaşmasını sağlamak, eklemleri yapılandırmak, kasların kasılmasını sağlamak gibi önemli görevleri de var. Peki vücudumuz için bu kadar gerekli bu minerali en çok sütten mi alıyoruz? İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, işte bu soruya yanıtı ve sütle ilgili açıklamaları…
Anne sütünden kesildikten sonra çocuklara hızlı büyüme mesajları göndermeye gerek yoktur
Anne sütü bebekler için, inek sütü ise buzağılar için mükemmel bir besin kaynağıdır. İnsanoğlu dışındaki hiçbir canlı sütten kesildikten sonra ve büyüdükten sonra süt tüketmeye devam etmez. Bunun tek istisnası kedilerdir. Kedilere süt içmeyi insanlar öğretmiştir ama yapılan bilimsel çalışmalarda süt içen kedilerin, süt içmeyenlerden daha az yaşadığı gösterilmiştir. Yeni doğan bir bebek için dişler dahil sindirim sisteminin tam olarak gelişmesine kadar geçen sürede, anne sütü vazgeçilmez yegâne bir besin kaynağıdır. Süt, çok küçük olan memelinin gelişimini hızlandırır, kilo aldırır ve bağışıklık sistemini geliştirir. Ancak memeden kesildikten sonra bebekler ve buzağılar artık çok fazla büyüyemez, süt olmadan diğer besin kaynakları ile normal gelişimlerine devam ederler. İnsanoğlu, sütten kesildikten sonra da süt tüketmeye devam eden, üstelik başka tür canlıların sütünü tüketmeye devam eden bir varlıktır. Aslında anne sütünden kesildikten sonra çocuklara hızlı büyüme ve bağışıklık mesajları göndermeye gerek yoktur.
Kalorisi fazladır
Bir su bardağı (250 cc) tam yağlı süt 5 gram kadar doymuş yağ içerir ve 150 kaloridir. Sütteki kalorilerin büyük bir kısmının nedeni yağdır. Tam yağlı sütteki kalorilerin yüzde 49'u yağdan, yüzde 2 yağlı sütteki kalorilerin ise yüzde 35'i yağdan gelir. Yağ oranı azaldığında laktoz, sütte bulunan hormon ve büyüme faktörlerinin oranı arttığı için fazla kalori alımı devam eder ve kilo alınır. Süt ürünleri glisemik indeksi düşük yiyecekler olmalarına rağmen kolesterol yapımını uyarıp, insülin direncine neden olabilirler. Bir buzağının 2 yılda 40-50 kilodan 800 kiloya çıkmasını süt sağlar.
Kazein bağımlılık yapar
Süt ve süt ürünlerinde bulunan kazeinin sindirim sisteminde enzimlerle parçalanması ile kazomorfin (ekzomorfin) denilen, bildiğimiz morfin benzeri bileşikler ortaya çıkar. Kazomorfin bileşikleri bağırsak bariyerini aşarak beyindeki hücrelerde bulunan morfin reseptörlerine bağlanabilir. Bu etki ile kişi kendini mutlu hisseder ve bağımlılık ortaya çıkar. Kazeinin buğdayda bulunan glüten proteinine yapısal olarak benzediği, Çölyak hastalarının bir kısmının süte de duyarlı olduğu bilinmektedir.
İçerdiği kalsiyumun yüzde 32'si emilir
En fazla süt tüketen ülkelerde osteoporoz ve kemik kırıkları daha fazladır. Dünyadaki süt tüketiminin yüzde 50'si ABD'de yapılmaktadır. ABD'de osteoporoz, süt tüketiminin çok az olduğu Asya ülkelerinden çok daha fazladır. Dünya nüfusunun yarısı süt ürünleri tüketmez. Brokoli, pazı, lahana, karalahana gibi yeşil yapraklı sebzeler kalsiyumdan zengin besinlerdir. Süt kalsiyum, fosfor bakımından zengin; magnezyum bakımından ise fakir bir besindir. Sütteki kalsiyumun yüzde 32'si, sebzelerdeki kalsiyumun ise yüzde 50'si emilmektedir. İnek sütünde bol bulunan fosfor kalsiyum emilimini kısıtlar. İnek sütü asidik bir Ph'a sahiptir. Asit Ph, idrarla kalsiyum ve magnezyumun atılımını artırarak negatif bilançoya yol açar. Sebzeler ise alkalidir ve idrarla kalsiyum atılımını artırmaz. Kalsiyum sadece sütte değil, tüm yeşilliklerde bol miktarda vardır. Sonuçta bir inek kalsiyumdan zengin inek sütü içmez, kalsiyumu yeşilliklerden alır. Vejetaryenlerin kemikleri, süt içenlerden daha sağlamdır. Üstelik sağlam kemikler için sadece kalsiyum yetmez, spor ve D vitamini de gereklidir.
Hormonlu bir besindir
İnek sütünde östrojen, progesteron, androjenler, insülin, insülin benzeri büyüme hormonu (IGF1) ve diğer hormonlar doğal olarak bulunur. Sütün fonksiyonu bebek ve yavruların büyümesini sağlamak olduğu için bu hormonlar bulunmak zorundadır. Bu hormonal yapı ile süt güçlü bir büyüme organizatörüdür. Doğal hormonların yanı sıra, çok fazla süt elde etmek için ineklere bol miktarda rekombinant büyüme hormonu (rBGH) ve rekombinant somatropin (rBST) gibi hormonlar da verilebilir.