Ozan Ardıç nerdeyse doğduğu günden beri klasik müzik dinlemekten zevk alan bir çocuktu. Ozan yavaş yavaş büyürken müzik, özellikle de klasik müzik onun hayatının hemen her anını doldurdu.
6 yaşına geldiğinde evdeki eski, kullanılmayan piyanonun başına geçti ve kısa sürede piyanoyu kendi başına keşfetti. Hiçbir ders almadan, hiçbir nota çalışması yapmadan, sadece dinleme kabiliyetiyle keşfettiği notaları piyanonun tuşlarına aktardı.
Bir yıldan daha kısa bir sürede en profesyonel piyanistlerin bile zaman zaman çalmakta zorlandığı en zor müzik parçalarını bile büyük bir beceriyle çalmaya başladı, on yaşına geldiğinde ise artık piyanonun tartışılmaz bir ustası haline gelmiş ve sadece klasik müziği değil, farklı müzik türlerini de piyanoda büyük bir maharatle harmanlayarak çalıyordu, kendi bestelerini doğaçlama olarak yaratıyordu.
Ozan'ın yeteneği gittiği okullarda da keşfedildi, ancak müzik öğretmenlerinin piyano konusunda Ozan'a verebilecek fazla birşeyi yoktu. Kendisine özel ortamlar yaratıldı ve yeteneğini olabildiğince özgür olarak kullanma, kamuoyu ile paylaşma imkanı verildi ve verdiği konserler ayakta alkışlandı.
Yaklaşık 6 yıl önce Ozan'ın ailesi Kanada'ya göç etti ve Calgary kentine yerleşti. Ozan'ın yeteneği burada da kısa sürede keşfedildi ve Calgary'de düzenlenen amatör piyanistler yarışmasında muhteşem bir performans sergileyerek, hiç zorlanmadan birinciliğe ulaştı.
Şimdi ise Kanada çapında düzenlenecek olan "K
Ozan Ardıç'a büyük destek! Tıkla destekle!