Güney Kıbrıs’ta, bazı iş insanlarının yaklaşık 20 yıldır açık alan teşkil eden bir Kıbrıs Türk taşınmazından, otobüsleri ve diğer araçları park ederek faydalandığı, devletin ise bundan herhangi bir fayda sağlamadığı haber verildi.
Konunun, üç şahsın bu taşınmazın bir kısmını kullanma başvurusunda bulunmasının ardından ortaya çıktığını yazan Fileleftheros gazetesi, “Kıbrıs Türk taşınmazları konusunda yetkili birimler arasında iletişimsizlik problemlere neden oluyor” başlığıyla yayımladığı haberinde, bölgedeki yol ağının bir kısmının şekillendirilmesi amacıyla, devletin 100 bin Euro ödeme yapması için baskı yapıldığını da belirtti.
Konunun dünkü Meclisi Göçmenler Komitesi’nde ele alındığını kaydeden gazete, devletin yetkili birimleri arasındaki iletişimsizlik yüzünden, bahse konu üç şahsın söz konusu alanda meyve pazarı kurulması ve iki dükkân ile bir anaokulu-kreş inşa edilmesine dair taleplerinin bir yandan Kıbrıs Türk Malları İdaresi Birimi tarafından onaylandığını ve yaklaşık 3 yıldır bu kişilerin kira ödediklerini, ancak bu kişilerin işletmelerini faaliyete koyamadıklarını belirtti.
Larnaka Belediyesi’nin bu işletmeler için imar izni vermediğini yazan gazete, Faneromeni Caddesi üzerindeki işletmelerin döner kavşağın yakınında inşa edilecekleri ve yol güvenliği açısından soruna neden olacaklarından ötürü, Polis ile Trafik Çalışmaları Kurumu’nun imar izni verilmesine karşı çıktığını belirtti.
Larnaka Belediyesi Sözcüsü konuyla ilgili açıklamasında, bahse konu Kıbrıs Türk taşınmazı içerisinde uzun yıllardır yasal ve yasa dışı oluşumlar var olduğunu ifade ederken, konunun ilgili trafik birimi tarafından yeniden gözden geçirilmesini istediklerini ve ilk önce yol ağı/araç geçişinin uygulanması koşuluyla buna onay verildiğini ifade etti.
Kıbrıs Türk Malları İdaresi Birimi Müdür Yardımcısı Yorgos Mateopulos ise açıklamasında, Kıbrıs Türk Malları Vasiliğinin, bölgenin yol ağının şekillendirilmesi için devlete 100 bin Euro’luk bir yük getirmeyi amaçlamadığını söyledi.
Konuya müdahil kişilerden birinin, Kıbrıs Türk taşınmazının bir kısmının kendisine devredilmesi için 2014 yılında başvuruda bulunduğunu ve 2017 yılında ise başvurusunun onaylanacağına dair yanıt aldığını kaydeden gazete, belediyenin ilk başlarda planları onayladığını, 2019 yılı ortalarında ise imar izni çıkarılması için planlar sunulduğunda, belediyenin imar iznini vermediğini ekledi.