3’üncü Uluslararası Akdeniz Pişmiş Toprak Sempozyumu, Kuzey Kıbrıs Turkcell’in de ana sponsorluğuyla başladı
Proje Sorumlusu Rauf Ersenal: “İnsanoğlunun Kıbrıs’a ilk ayak bastığı günden bugüne 12 bin yıl geçti. Çok zengin olan kültürel mirasımızı yeniden evine döndürüyoruz.”
Proje KuratörüAyhatun Ateşin: “Sanatın dilini iletişim aracı olarak kullanarak tüm engelleri aşacağız. Alashia dünden bugüne,bugünden yarına süregelen bir yaşam.”
Kuzey Kıbrıs Turkcell Genel Müdürü Karaatmaca: “Bu sempozyumla engellerin birlikte aşılabileceğini, çocuklarımızın sanat çerçevesinde de bir araya gelerek önemli işler çıkarabileceğini görmek ve buna vesile olmak bizlere ayrıca gurur vermektedir”
AlashiaTerracotta Sanat Topluluğu’nun düzenlediği 3’üncü Uluslararası Akdeniz Pişmiş Toprak Sempozyumu, Kuzey Kıbrıs Turkcell’inde ana sponsorluğuyla başladı.
“Alashia (Kıbrıs) Yeniden Doğuyor” temasıyla düzenlenecek etkinlikler, Bedesten’deki basın toplantısı ile tanıtıldı.
3’üncü Uluslararası Akdeniz Pişmiş Toprak Sempozyumunun basın toplantısına Proje Sorumlusu Rauf Ersenal, Proje KuratörüAyhatun Ateşin ile Golden Tulip Otel Müdürü Zafer Güvener katılarak, birer konuşma yaptı.
Sempozyuma Kuzey Kıbrıs Turkcell’in yanı sıra Başbakan Yardımcılığı, Vakıflar İdaresi, Dışişleri Bakanlığı, Doğu Akdeniz Üniversitesi, Golden Tulip Otel de destek veriyor.
Sempozyumda, basın toplantısının ardından engelli çocuklarla birlikte atölye çalışması (workshop) düzenlendi ve çeşitli okullardan gelen çocuklarla pişmiş toprakla heykeller yapıldı.
‘Alashia Yeniden Doğuyor ve Sempozyum Katılımcı Sanatçıların İşlerinden Oluşan Seramik Sergisi”, 12 Mayıs Salı akşamı saat 20.00’de, Bedesten’de açılacak.
Açık atölyeler ise 18 ve 19 Mayıs tarihlerinde 11.00-19.00 saatleri arasındaBedesten’de sürecek.
18 Mayıs’ta yer alacak etkinlikte ise Hazar Kaba, Resmiye AlmarAtun, Mümine Özdemirağ Yağlı ve Rauf Ersenal sunum yapacak.
Ersenal: 12 bin yıllık tarih
Proje Sorumlusu Rauf Ersenal insanoğlunun Kıbrıs’a ilk ayak bastığı günden bugüne 12 bin yıl geçtiğini anlatarak, geride çok zengin eserler kaldığını ve bu eserlerin dünyanın pek çok müzesinde sergilendiğini söyledi.
“Bu kültürel mirasın çok önemli anlamı vardır” diyen Ersenal, pek çok eserin Kıbrıs’tan kopartılarak dünyaya dağıtıldığına da dikkat çekti.
Ersenal sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu çok önemli eserler ülkemize geri dönemez, biliyoruz. Ancak bizler bu eserlerin kopyalarını yaparak, eserlerimizi kendi evlerinde yaşatabiliriz. Bu çabamıza dünyanın pek çok yerinden gelerek destek veren sanatçılarımıza teşekkür ediyoruz. Amacımız farkındalık yaratmaktır. Bedesten’e katacağımız bu eserler büyük önem taşımaktadır. Akdeniz’e özgü bu ilk sempozyumun ne kadar önemli olduğu yıllar sonra daha çok konuşulacak.”
Ateşin: “İletişimle sanatı birleştirdik”
Proje Küratörü, sanatçı Ayhatun Ateşin de Bedesten’in büyülü atmosferinde üretim yaparken, arkeolojik mirasımıza dair “neden” ve “niçin” sorularına da yanıt aradıklarını söyledi.
Ateşin, çok farklı kültürlerden sanatçıların, Kıbrıs adasında ilk çağlardan beri yaşanan Akdeniz kültürünü yansıtan eserlere ve kayıp tarihe sahip çıkmayı amaçladıklarını söyledi.
“Sanatın dilini iletişim aracı olarak kullanarak tüm engelleri aşacağız” diyen Ateşin, engelli çocukları da projeye dahil ederek, bu yöndeki farkındalığı artırdıklarına dikkat çekti.
Proje Küratörü Ayhatun Ateşin, “Alashia dünden bugüne, bugünden yarına süregelen bir yaşam” diyerek sözlerini tamamladı.
Karaatmaca: Hayranlık duymamak mümkün değil
Kuzey Kıbrıs Turkcell Genel Müdürü Aybars Karaatmaca, Kıbrıs’ın kültürel değerlerinin korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması amacı ile düzenlenen etkinliğe destek verdikleri için mutlu olduklarını söyledi.
“10 bin yıllık kültür mirasımızın yaşatılması anlamında toprağa dokunan, çamura hayat veren ellere hayranlık duymamak mümkün değil” diyen Karaatmaca, basın toplantısında Kıbrıslı sanatçı Zeki Alasya’yı da andı.
Karaatmaca şunları söyledi:
“Sosyal sorumluluk odaklarımız içerisinde engelsiz yaşam, çevre, trafik gibi başlıklar biraz daha önde olsa da her yıl kültürel projelere destek olmak konusunda da özenli davranıyoruz. Üstelik bu kez kültür ve sanat ile engelli duyarlılığını da bir araya getiriyor. Bu sempozyumla engellerin birlikte aşılabileceğini, çocuklarımızın sanat çerçevesinde de bir araya gelerek önemli işler çıkarabileceğini görmek ve buna vesile olmak bizlere ayrıca gurur vermektedir. Çünkü büyük Turkcell ailesi olarak en büyük çabamız engelliler konusunda toplumumuzun farkındalığını artırmak ve engellilerimizi evlerinden çıkarıp toplumla buluşturmaktır.”
Güvener : Heyecanla destek veriyoruz
Golden Tulip Otel Genel Müdürü Zafer Güvener de sanata ve sanatçıya değer vermeyi, ülke kültür mirasını dünyaya tanıtma çabalarına destek olmayı keyifle ve heyecanla sürdüreceklerini bildirdi.