Ülkemizde önemli bir tabu olarak nitelendirilen eşcinsellik konusunda yavaş yavaş tabular yıkılıyor. Büyük ses getirecek olan filmin gösterimi merakla bekleniyor.
Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) İletişim Fakültesi, Dijital Medya ve Film yüksek lisans programında öğrenim gören, DAÜ TV araştırma görevlisi Caney Göray tarafından hazırlanan, “Aynı Gökyüzü Altında” adlı filmin, 20 Mayıs 2015 Çarşamba günü, saat 18.00’de, İletişim Fakültesi Mor Salon’da gala gösterimi gerçekleştirilecek. Söz konusu film, KKTC’de LGBT hakları ile ilgili yapılmış 3. filmi olma özelliğini taşıyor.
Caney Göray filmi İletişim Fakültesi öğretim üyeleri Yrd. Doç. Dr. Yetin Arslan, Yrd. Doç. Dr. Pembe Behçetoğulları ve Doç. Dr. Mashoed Bailie önderliğinde yürütülen RTVF 508 Digital Storytelling dersi kapsamında Şubat 2015 tarihinde tamamladı.
Filmi ile ilgili açıklamalarda bulunan Caney Göray; “Böyle bir proje yapmak her zaman hayalimdi. Bu bir film, reklam, kamu spotu herhangi bir şey olmalıydı. Kendimi sorumlu hissediyordum bişeyler yapmak için. Ve bir fırsat doğdu. Bu fırsatı değerlendirdim. Hayalim olan bu amacı bir kısa filmde gerçekleştirdim. Bunu en sevdiğim dostlarımdan biri için hep yapmayı istemiştim. Ve ona ithafen de yapmış oldum ve onun sayesinde, bu amaçla birlikte müthiş insanlarla tanıştım. Onlar şu an hayatımda çok çok önemli yere sahip oldular. Aynı Gökyüzü Altında bugüne kadar yapmış olduğum en anlamlı ve en büyük projem.” şeklinde konuştu.
İngilizce altyazılı olarak hazırlanan filmde 3 karakterin hayatı yer alıyor. Onların neler yaşadıkları, güzel bir hayat için, hakettikleri hayat için, yaşamak istedikleri hayat için nasıl savaş verdikleri irdeleniyor. Onlarla birlikte yaşadığını, onları dinlediğini ve elinden geldiğince onlara saygı duyarak bunu filme döktüğünü anlatan Göray, “Bu dünyada hepimiz varız. Hepimiz istediğimiz hayatı yaşamakta özgürüz. Herkes eşittir. Kimse kimseyi hiçbir şekilde yaşamak istediği hayat için eleştiremez. Sevgi, aşk her dilde aynıdır. Özgürce, barış içinde herkes birbirini sevmeli, ve unutmamalıyız en önemlisi insan olmaktır. Hepimiz insanız. Ne cinsiyet, ne ırk, ne din, ne dil.. Bunlar gözetmeksizin herkes eşittir. Herkes insandır. İşte bu yüzden yargılamadan, sorgulamadan, sadece insanca düşünerek herkes
birbirini sevmeli.” dedi.