Şu siyaset öyle garip bir durum ki herkesi ayni kefede değerlendirmek ve yüzsüzler, dolandırıcılar, yalancılar gibi sıfatlarla taçlandırmaya kalksak çoğunluğun bu etiketler üzerinde uzlaştığını hemen fark edersiniz. Toplumun siyasete ve örgütlere olan güven duygusunun tamamen ortadan kalktığını ve yavaş yavaş partilerin parçalanmaya yüz tuttuğunu vurgulamaya gerek yok sanırım. Aralarında dürüst, çalışkan ve siyasi örgüt militanlığından uzak duran güzel insanlar da var. Azınlıkta olsalar bile arenada gördükçe sevindiğimiz temiz insanlardır bunlar. Fakat ne kadar ayıklamaya çalışsak da büyük resim ortada duruyor. Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaştıkça kim ne murat ediyorsa yavaş yavaş hepsi kendini belli etmeye başladı bile. Solun oylarını bölerim diye çıkanlar, ben zaten yıllardır açıklamalarımla sizin lobiciliğinizi üstlendim e hadi sıram gelmedi mi diye gıcınlananlar, hem kadınım hem yüzüm yeni biraz daha bekleyeyim bakalımcılar falan hepsini anlıyor insan da seçmenin sandıkta gömdüğü, parti başkanlığı bile şaibeli olan ükeyi 50 yıl geri götürmüş birinin adaylıkla ilgili yeşil ışık yakmasını anlamlandırmak çok zor. Geçmişte bu tontiş amca mı hasır altı etti bu meblağları falan diye şirin bir bakış açısı edinsek de olmuyor. Hani ilk akla gelen acil şifalar sözü oluyor belki ama ortada henüz tanı bile yok, beklemek lazım. Herkesin seçme seçilme ve siyaset yapma özgürlüğü vardır. Buna yasak getirmek demokratik olmayan ve çağ dışı bir yaklaşım olur. Elbette demokratik tanımlamalar ve haklar doğrultusunda hareket etmek ve mücadele başlatmak gerekecektir diye düşünüyorum. Herkes seçime aday olarak eşit haklarla yola çıkabildiği gibi onları yıpratmak da bu sürecin ayrılmaz bir parçası olmalıdır. Mesela en erken süreçte ana haber bültenleri ve sabah gündemini aktaran program aralarında toplumun yeni bir travma yaşamaması açısından sandıkta boğulmuş siyasetçilerin aktif siyasete geri dönme riskine karşı kıl dönmesi sorununun insan yaşamını ne denli zorlaştırabildiği ve ne kadar sıkıntı yarattığı konusunda bilgilendirici kamu spotları hazırlanması ile yayınlanması konusunda ilgili kuruluşlara acil müdahale çağrısında bulunmalıyız diye düşünüyorum.
KULLANILMIŞ BİLETLER
TÜRK DİLİ VE TWİTTER EDEBİYATI