İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Alihan Oral konu hakkında bilgi verdi. İşte detaylar...
İdeal kilolarda olmak ise hem insanı birçok hastalıktan koruyor hem de kişinin konforlu yaşam sürmesine yardımcı oluyor. Fakat kilo sorunundan yakınan birçok insan diyet, ilaç ve ameliyat gibi birçok yol denese de kilo veremiyor.
Bir tiroid bezi hastalığı olan Hashimoto, tiroid bezinin insanın kendi hücreleri tarafından harabiyete uğramasıyla ortaya çıkıyor. Bu nedenle en sık tiroid hormon eksikliğine yani hipotiroidiye sebep olur. Tiroid hormonları insanın metabolizmasını düzenleyen en önemli hormonlardır. Vücut ısısının sağlanmasında, enerji kullanımında da rol oynar.
Bu nedenle tiroid hormonu eksikliğinde metabolizmanın ve enerji kullanımının yavaşlaması beklenir. Hashimoto hastalığı da hipotroidi yaptığından insan metabolizmasını yavaşlatır ve bu nedenle kişi kilo alabilir veya kilo vermekte zorlanabilir.
Kadınlarda 20 kat daha fazla görülüyor
Genetik geçişte hastaların anne, baba, kardeş ve teyzelerin taranması önerilir. Ayrıca Hashimoto hastalığına sahip hastalarda diyabet, Gluten hastalığı, adrenal yetmezlik veya diğer otoimmün hastalıklarda sık görüldüğünden şikayet olması durumunda bu hastalıklar da araştırılır.
Hashimoto hastalığına özgü bir beslenme diyeti olmamakla birlikte hastaların iyotlu tuz kullanması öneriliyor. Her ne kadar etkisi net olmasa da selenyum desteği de verilebiliyor.
Hashimoto hastalığı ile gluten hastalığının beraberliği de sık görülebildiğinden; gluten hastalığı olanlarda glutensiz diyet öneriliyor.
Hashimoto hastalığında hipotirodi olduğundan halsizlik, yorgunluk, bitkinlik, kabızlık, saç dökülmesi, kilo alma, kilo verememe, depresyon gibi şikayetler görülebiliyor.
TSH, T3, T4 gibi tiroid testleri ile Anti TPO ve Anti TG gibi otoantikorlara bakılarak tanı konulur. Ayrıca tiroid ultrasonografisi de tanıya yardımcı olabilir. Hashimoto hastalığında daha çok hipotirodi olduğundan tedavide tiroid hormonu (L-tiroksin) kullanılır. Hastalar, hastadan hastaya değişmekle beraber 3-6 ay aralıklarla tiroid testleri ile takip edilir. Ultrasonografide nodül saptanmış ise takipte ultrasonografi kontrolü de yapılır.