Cumhurbaşkanı adaylarımızı, bir diğer tanımlama ile “ toplum liderliğine “ aday olan adaylarımızı izliyoruz! Seçimler yaklaştıkça; “ Alıcı gözle “ bakar olduk her birine ayrı ayrı… Esprili yanlarını, gülüşlerini, kahkahalarını, mimiklerini; Öfke, sinir, kızgınlık, sabırsızlık ve karşısındakilerine olan tahammül sınırlarını anlamaya çalışıyoruz! Ben en fazla adaylarımızın, bu günkü dünya siyasetini nasıl algıladıklarına özellikle dikkat ediyorum. Çevremizde olan biteni nasıl değerlendirdikleri önemli! Genel kültür birikimleri, yabancı dil bilgileri… Bizden sonra, Kıbrıs adasında yaşamak bahtsızlığına erecek tüm Kıbrıslıları etkileyebilecek Ak kuyu nükleer santrali hakkındaki düşünceleri… Kısacası, her adayın liderlik vasıfları ve diplomasi yeteneği sorgulanmadan; Ve bu günkü statükonun sürdürülebilir olmadığını düşünen tüm yurttaşların… … her önüne gelenin parmak soktuğu, içine tükürdüğü, kaşıya kaşıya kronikleştirdikleri Kıbrıs sorununu çözebilecek babayiğit lideri bulup seçmeleri artık kaçınılmazdır! Bir mecburiyeti vardır Kıbrıslı Türklerin… Kuzeylisi, güneylisi; Türkiye’den gelmiş olanı, Londralısı, Sidneylisi; Kendini Kıbrıslı Türk olarak hisseden herkesin, 19 Nisanda çok ciddi, hayati bir görevi vardır: Bizi dünya ile buluşturacak, bu açık hava hapishanesinden çıkaracak, azat edecek cesaretteki lideri seçmek mecburiyetleri vardır! O zaman soru şu… Adaylar arasında kimdir bu dik duran, eğilmeyen, cesaretli lider? Tüm adayları ve özellikle de üç adayı değerlendirmeniz gerekecek… Mustafa AKINCI, Derviş EROĞLU ve Kudret ÖZERSAY! 50 yıldır hapsolduğumuz bu F tipi mahpushanenin paslanmış zincirlerini kırıp bizi serbest bırakabilecek aday / lider kim olabilir? Bizi, dünyanın tanınmamış insanları olmaktan kurtaracak lider kim? Avrupa Birliği kimliği taşımamıza rağmen, Avrupalıdan sayılmayan biz Kıbrıslı Türkleri bu utanç çukurundan çıkarabilecek gözü kara lider kim? Her ne sebeple verilirse verilsin, KKTC yurttaşlığına hak kazanmış insanlarımızı Avrupa Birliği yurttaşlığına taşıyabilecek samimi lider kim? Uzlaşmayı, uyuşmayı, barışı kerhen değil… … içtenlikle talep eden lider kim? İşte; Kıbrıslı Türklerin en zor sınavı bu olacak! Bu sınavda duygusallığa yer yok… Bu sınavda parti – marti, hemşeri öne çıkmamalı! Bu seçim, “ geçim “ seçimi değil. Hiçbir aday size iş sözü, aş sözü, para sözü veremez! İyi düşünün ve kararınızı veri gayrı! “ – Şuraya oturma, burada durma… Şunu okuma, bunu yazma” talimatlarını reddedecek lider kim?