Göreve gelirse ihtiyaç duyulan sağlık görevlilerinin işe alınması ve gerekli altyapıya sahip hastanelerin yapılmasını sağlayacağını kaydeden Kırdağ bu kapsamda bir “Covid-19 Dayanışma Sigortası” oluşturmayı planladığını da belirtti.
19 sene önce Kıbrıs sorunun çözümü için 3 bölgeli çözüm planı oluşturduğunu anımsatan Kırdağ eğer seçilirse bu planı yeniden masaya getireceğini dile getirdi.
Hükümetin “toplumu adeta yok edecek adımlar attığını” söyleyen Kırdağ seçilmesi halinde hükümetin derhal istifasını talep edeceğini de dile getirdi.
“Yarın çok geç olabilir, gelin seçim günü evde yatmak yerine sandığa gidelim ve oy kullanalım yoksa ölümler ve yıkımlar başlarsa yarın çok geç kalınabilir” diyen Kırdağ, “Çaresizliğin çaresi celladına aşık olmamaktır” dedi.
Arif Salih Kırdağ TAK muhabirinin sorularını yanıtladı.
Seçim öncesi bu süreci nasıl geçirdiği sorusu üzerine Kırdağ, “Hem korku hem ilgiyle covid-19 pandemisinin çaresini araştırdım. İnternet kaynaklarından da yararlanarak, bilimsel ve manevi anlamda fıkıh bilimine dayanan yönleriyle konuyu araştırdım” dedi ve şöyle devam etti:
“Anladım ki böylesine bir pandemi hiç olmadığına göre bunun çok derin bir anlamı ve görevi var ve bu görevi veren de bizi yaradan yüce Allah. Dünya üzerinde yüce Allahı o kadar kızdıran şeyler oluyor ki… Bu bir ihtardır. İnsanoğlu bu ihtarı almalı. İnsanlık alemi, özellikle dünyanın belirli bölgelerinde yaşayan devletler milletler acımadan dünyanın başka yerindeki insanları eziyor hor görüyor. Yüce Allah da bu nedenle pandemiyi gönderdi. Bu bir ihtardır bu ihtarı anlamazsak Amerika’nın uçak gemilerini sürecek insanlar bile kalmayacak.
Pandemi kendi ülkemiz için de değişim ve yeni bir anlayış yaratmamız için fırsat. Bu anlayışın temelinde adalet ve eşitlik olmalıdır. Bu tartışmasız bizim için bir fırsattır. Devletine sahip çıkacak insanlar olma fırsatı yaratabiliriz.”
“BÜTÜN AMACIM BU COVİD BELASINDAN İNSANLARIMIZI KURTARMAK”
Cumhurbaşkanlığı görevine neden talip olduğu sorulan Kırdağ, yukarda anlattığı icraatları ancak seçilmiş bir cumhurbaşkanı olursa hayata geçirebileceğini anlattı.
“Toplumun liderlik vasfını verdiği insan olarak bunları yapabileceğime inanıyorum” diyen Kırdağ “Bütün amacım bu covid belasından insanlarımızı kurtarmak. Eğer göreve gelirsem ihtiyaç olan sağlık görevlilerinin işe alınmasını ve gerekli altyapısı olan hastanelerin yapılmasını sağlayacağım” ifadelerini kullandı.
“COVİD-19 DAYANIŞMA SİGORTASI OLUŞTURMAK İSTİYORUM”
Seçmenden oy isterken neler vadettiği sorusu üzerine ise Kırdağ şunları anlattı:
“Vaatten öte yapılması gerekenler ve sorulması gereken hesapların olduğuna inanıyorum. Birçok işyeri batmış, fabrikalar batmak üzere, mutfaklar cepler bomboş… Bir dayanışmaya ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Örneğin İstanbul depreminde deprem sigortası uygulaması getirilmişti. Bu sigorta sayesinde biriken milyonlarca lirayla İstanbul yeniden inşa edilmeye başlandı.
Ben de Kıbrıs’ta muhtemel ölümler ve iflaslara karşı, insanların ülkesine sevgisi saygısı yıpranmasın diye bir “Covid-19 Dayanışma Sigortası” oluşturmayı ve ortaya çıkacak para ile maddi ve manevi yardımlar yapmayı istiyorum. Böylece herkesin beş yıldızlı hastanelerde tedavi görsün diye ekonomik imkan yaratmayı amaçlıyorum.
Ayrıca vatandaş yönetenlerin hatası nedeniyle zarar görürse bu dayanışma fonundan yararlanarak dava da açabilecek”
“19 SENE ÖNCE KIBRIS SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN 3 BÖLGELİ ÇÖZÜM PLANI OLUŞTURMUŞTUM”
Müzakere sürecine bakışıyla ilgili soruya, 19 sene önce Kıbrıs sorunun çözümü için 3 bölgeli bir çözüm planı oluşturduğunu ve bu planı yetkililere ilettiğini hatırlatarak cevap veren Kırdağ şöyle devam etti:
“O zaman bu plan yerine bu plana benzeyen başka bir plan masaya kondu. Neydi verdiğim plan: Kuzeyde Türk konfederal bölgesi güneyde Rum konfederal bölgesi arada ise ortak federal bölge oluşturulması. Bu ara bölgenin kendi özel kuralları olacaktı ve isterse ileride referandumlarla Kuzey ve Güney bölgelerine paylaştırılabilecekti.
Bunun benzerleri Belçika ve Güney Afrika baştan olmak üzere dünyanın değişik yerlerinde uygulanmakta. Eğer seçilirsem bu planı masaya getireceğim. Şimdiki hükümet ortakları buna benzer planlardan bahsetmeye başladı ama ben onlardan 19 sene önce bunları söyledim”
Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri değerlendirmesi istenen Kırdağ “Bir savaşın çıkmaması için BM’nin bu konuda özel toplantı yapabilir ve Güvenlik Konseyi bir karar alabilir diye düşünüyorum” dedi.
Sözlerini “Doğal gaz bulunan yerlerde kan akıyor, emperyalist devletler bu zenginliğe ortak oluyorlar” diye sürdüren Kırdağ, seçilmesi halinde, uluslararası hukuka saygılı bir cumhurbaşkanı olarak uluslararası hukukun ülke için ne getirip ne götürdüğüne bakacağını, danışmanlarından fikir alarak çalışacağını belirtti.
“MARAŞ’TA ANCAK TAMİRATTAN PARA KAZANIRIZ”
Maraş’la ilgili hükümetin başlattığı çalışma hakkında görüşleri sorulan Kırdağ, “Biliyorsunuz Rumlar davalar açıyorlar, mallarını istiyorlar. Maraş’la ilgili davaları kazanan Rumlara Türkiye ödemeler yapmıştır. Dolayısıyla orada zor bir durum var” ifadelerini kullandı ve şunları kaydetti:
“Evkaf Allah malıdır diyor ama 1960’lardaki Türk liderliğinin başka bir duruşu var. Hiçbir Türk makamının hak iddia edemeyeceğine dair imzalanmış metinler var. Bunların konuşulması gerekir. Bana göre biz orada ancak tamirattan para kazanırız.
Benim bir siyasetçi ve cumhurbaşkanı adayı olarak düşüncem bu konuda uluslararası dava açılması gerektiği yönünde ve o güce ulaştıktan sonra o davaları açarım da”
“BUNLARI SÖYLEME İMKÂNINI ELDE ETMEK İÇİN CEBİMDEKİ PARAYI HARCIYORUM”
Seçim kampanyası sırasında en çok hangi sorularla ve sorunlarla karşılaştığı sorusu üzerine, beş sene sonra bunları söyleme imkânını elde etmek için cebindeki parayı harcadığını, gerekirse et yemediğini, üzerine kıyafet almadığını anlatan Kırdağ “Kendim için harcayacağım parayı halk için harcıyorum” dedi.
“CUMHURBAŞKANI OLURSAM HÜKÜMETİN DERHAL İSTİFASINI TALEP EDECEĞİM”
Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde hükümetle ilişkilerinin ve iç konulardaki tavrının ne olacağı sorulan Kırdağ, “Hükümeti oluşturan adaylar toplumu adeta yok edecek adımlar atıyorlar” dedi.
Sözlerini “Covid şartları altında gerekli kontrol sistemlerini kurmadan on binlerce insanı adaya aldılar” diye sürdüren Kırdağ, cumhurbaşkanı seçilirse derhal hükümetin istifasını talep edeceğini kaydetti.
“YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR, GELİN SEÇİM GÜNÜ EVDE YATMAK YERİNE SANDIĞA GİDELİM”
Koronavirüs salgının seçime katılımı etkileyip etkilemeyeceği sorulan Kırdağ, geçmişte yüzde 40 civarı insanın sandığa gitmediğini ancak bu sefer sandığa gitmekte başka çare olmadığını kaydetti.
“Bence herkes gidip bu covid belasından kurtulmak için kendilerini bu beladan kurtaracak cumhurbaşkanı adayına oy vermeli” diyen Kırdağ, “Yarın çok geç olabilir, gelin seçim günü evde yatmak yerine sandığa gidelim ve oy kullanalım yoksa ölümler ve yıkımlar başlarsa yarın çok geç kalınabilir” ifadelerini kullandı.
“ÇARESİZLİĞİN ÇARESİ CELLADINA AŞIK OLMAMAKTIR”
Bu seçimin neden önemli olduğu, seçmenlere vermek istediği mesajın ne olduğu sorusu üzerine ise Kırdağ şunları belirtti:
“İnsanlar bu covid belasından kurtulmak için çaresizlik içerisinde. Çaresizliğin çaresini aramaktalar... Çaresizliğin çaresi celladına aşık olmamaktır. Adalet ve eşitliğin verilen sözleri yerine getirenleri seçerek değişim sağlanmalı. Oylarımızla cellatlarımıza aşık olmayalım”