Kırık kalpleri onarmanın 12 yolu

Kırık bir kalp, yaygın tabirle kırılmış bir vazoya benzer. Bir daha onarılması çok zordur ve büyük bir tahribat bırakır. Belki parçalar tekrar yapıştırılır ancak vazo eski vazo değildir. Ancak yine de kırık kalpler bir nebze de olsa onarmanın yolu mevcut.

Kırık kalplerin nasıl onarılacağının henüz kesin bir formülü olmasa da, belirli ritüeller bu konuda yardımcı olabiliyor. İşte o yöntemlerden bazıları:

ACIYI KABUL EDİN

“Acı çekmeniz gerektiğini kabul edin. Sizin için önemli olan bir şeyi kaybettiğinizde, üzülmek doğaldır ve önemlidir. Bu his iyileşme sürecinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Acı zihinsel bir alışkanlık haline gelebilir. Acının sağlıksız hale geldiği anlar olabilir. Bu alışkanlık kırılabilir ve kırılmalıdır da.

ACINIZIN ÜZERİNE GİDİN

Kalbi kırık bir kişi için en zor şey acıyı hissetmek ve bu acıya katlanmak. Hayata devam edebilmek için üzülmeniz gerekiyor. Yoğun acıyı yaşayarak, sorunlarla doğrudan mücadele etmeye hazır olan daha güçlü bir kişiye dönüşürsünüz. Bir süre sonra acı, son kalesini de kaybederek üzerinizdeki etkisini yitirmiş olur.

GÜLÜN VE AĞLAYIN

Gülmek insanları pek çok düzeyde iyileştiriyor, ağlamak da öyle. İyi bir ağlama sonrasında kendinizi daha iyi hissetmenizin tesadüf olduğunu mu düşünüyorsunuz? Hayır, gözyaşlarının iyileştirici gücüne katkıda bulunan birçok fizyolojik neden vardır. Ağlamak, toksik maddeleri kaldırır ve duygusal stresi hafifletir.

BAĞIMSIZLIĞINIZDAN TEKRAR ZEVK ALIN

Ortaya çıkan boşluğu kendi kendinize doldurmaya çalışmak – yeni bir ilişki için acele etmeden veya sevgilinizi geri kazanmak için umutsuzca çabalamadan – kalpten sökmenin ta kendisidir. Mutluluk ve barışa giden en kısa yol kalpten söküp atmaktır. Mutlu olmak için kimseye veya başka bir şeye ihtiyacınız yok. İçinizdeki boşluğu doldurmak sizin işiniz ve bunu yükselen enerjinizle yaratıcı bir şekilde yapabilirsiniz.

ALIŞKANLIKLARINI DEĞİŞTİR

Eski sevgilinizi hatırlatan müziği kapatın. Bilim, müziğin terapi bir etkisinin olduğunu ortaya koyuyor. Tabii ki üzücü aşk şarkıları değil. Evinizi görüntüsünü, eski sevgilinizin yaşadığı zamankinden farklı bir hale getirin. Mobilyaların yerlerini değiştirin. Yeni etkinlikler düzenleyin. Yeter ki bir şeyleri değiştirin.

ANTRENMAN YAPIN

Egzersiz, depresyon için en etkili terapidir. Antrenman yapmak (yüzme, koşma, egzersiz yapma, yürüme, kick boks yapma gibi) hüznünüz üzerinde ani rahatlama etkileri yaratır. Fizyolojik bir düzeyde – çünkü egzersiz, serotonin ve / veya norepinefrinin aktivitesini arttırır ve sinir hücrelerinin büyümesini teşvik eden beyin kimyasallarını uyarır – ama aynı zamanda duygusal düzeyde rahatlama verir, çünkü vücudunuzun sorumluluklarınızı alarak zihninizin ve bedeninizin efendisi olursunuz.

İLİŞKİNİZİN HİKAYESİNİ YAZIN

Bunu üç farklı yazma oturumunda üçüncü kişi bakış açısı ile yapın. İlk olarak, bu kadının bu adamla nasıl tanıştığını ve nasıl aşık olduklarını anlatın. Sonra aşkın hikayesini ve ilişkinin kalitesinin nasıl düştüğünü yazın. Sonunda ise dağılmanın öyküsünü anlatın. Bu size çok değerli bir perspektif kazandırır.

KİŞİSEL GELİŞİM KİTAPLARINDAN UZAK DURUN

Kitapçı rafları ‘Bunlar senin hatan. Bu durumu kendi düşünce şeklinle ya da çocukluk travmalarınla yarattın’ diyen kitaplarla dolu. Ancak bu doğru değil. Neden olduğuyla ilgili sebepler ya da böyle bir şeyin bir daha olmasını engellemeye yönelik fikirler bulmaya çalışmayın. Kırık kalbinizi olduğu gibi kabullenin. Üzüntünüzü bitirecek olan şey aslında budur.

ESKİ SEVGİLİNİZE KARŞI BİRAZ NEZAKET HİSSEDİN

Eski sevgilinize karşı şefkatinizi sürdürün. Bu her ne kadar mantıksız ve imkansızmış gibi görünse de; kalbinizde bir daha aşık olmaya niyetli olmadığınız biri için nazik duygular taşımak, zihninize istikrar ve huzur getirir. Eski sevgilinizin geçmişteki yanlışlarını unutmanıza, af etmenize veya eski sevgilinizle iletişim halinde kalmanıza gerek yok.

YENİ BİR DÜNYA YARATIN

Eğer onu geçen hafta gören ortak arkadaşlar bunu size söyleme ihtiyacı hissediyorsa (başka bir değişle hayatlarınız bir şekilde çakışıyorsa) yeni bir dünya yaratmak sizin için önemli bir adımdır. Kendi güvenli dünyanızı yaratın – onu kalabalıkta tanıyamayacak ve adını hecelemeyi bile bilmeyen yeni arkadaşlarla dolu – mecazi veya kelimenin tam anlamıyla sürpriz bir ziyarete izin vermeyin.

AŞKI TEKRAR BULACAĞINIZA İNANIN

Eski sevgilinizin sevebileceğiniz tek insanın olduğunu düşünme tuzağına düşebilirsiniz. Bu altı milyar insanın bulunduğu bir gezegende doğru olmayan bir düşüncedir. Öyleyse neden buna inanıyorsunuz? Bu, ilişkinin bittiğini kabul etmediğinizden kaynaklanıyor olabilir mi? Yoksa acı ile ilişkili kötü duyguların asla ortadan kaybolmamasından mı korkuyorsunuz? Bu korku sizi endişelendiriyor ve daha uzun süre kötü hissetmenizi sağlıyor. Kırık kalbinizin taşıdığı yük ağırlaşıyor ve bu sizi bir kısır döngüye sürüklüyor.

TEKRAR SEVMEYİ UNUTMAYIN

Yeniden sevin çünkü kalp sadece aşkla genişliyor. Daha çok aşık oldukça ve kalbinizin aşk acısı çekmesine izin verdikçe, kalbinizin daha genişlemesine ve derinleşmesine olanak verirsiniz. Eğer aşkınız gerçekten karşılıklı ise sevdiğiniz kişiler sizden ayrılsa bile kalbinizi terketmeyecektir. Reddedilme, kaybetme ve ölüm acısı verimli bir hale gelebilir. Evet, ne kadar derinden severseniz kalbiniz o kadar kırılacak, fakat aşkın size getireceği meyvelerin bolluğundan memnun olacaksınız.”