Türkiye ve KKTC medyasının son dakika gelişmesi olarak duyurduğu “Avustralyalı uyuşturucu baronu” operasyonunun ardından büyük bir skandal ortaya çıktı.
Operasyon, İngiltere ve Avustralya’da alay konusu oldu. Türkiye ve KKTC medyasının “Interpol tarafından kırmızı bültenle aranan Avustralyalı uyuşturucu baronu Mark Douglas Buddle KKTC'de FBI ajanları tarafından yakalanarak sınır dışı edildi.
Ankara'ya gönderilen kokain çetesi lideri, işlemlerinin ardından Avustralya’ya iade edildi” haberleri bağımsız kaynaklarca doğrulanamadı.
FBI OPERASYONU ÜSTLENMEDİ, AJANLAR SAHTE!
Türk medyası Mark Douglas Buddle’ın ısrarla FBI ajanları tarafından yakalandığını iddia ederken İngiltere’nin önemli haber sitesi dailymail.co.uk, ajanların sahte olduğunu FBI’nın KKTC’de operasyon yapmadığını FBI kaynaklarına dayanarak ispatladı.
Operasyonla adeta dalga geçen İngiliz yayın organı, yerel polislerin FBI kılığına girerek operasyon yaptığını yazdı. Avustralya’nın güvenilir haber siteleri dailytelegraph.com.au ise Mark Buddle'ın Kıbrıs polisi tarafından silah zoruyla FBI kılığında baskın yapılarak 'kaçırıldığını' yazdı. “Yakalandı” diye duyurulan Mark Douglas Buddle’ın KKTC’de resmi oturma izniyle bir yıldır yaşadığı ortaya çıktı. Bir önceki hükümetin oturma izni verdiği Mark Douglas Buddle’ın, şimdiki hükümet tarafından operasyonla Türkiye’ye yollanmasının ardında siyasi olayların olduğu konuşuluyor.
KIRMIZI BÜLTENLE ARANMIYOR, AVUSTRALYA’YA İADE EDİLMEDİ
Bütün medyanın kırmızı bültenle Interpol tarafından arandığını yazdığı Mark Douglas Buddle’ın kırmızı bültenle de aranmadığı ortaya çıktı. Birçok yayın organı Mark Douglas Buddle’ın ülkesine yollandığını yazdı ama Buddle Ankara’da bulunuyor ve iade edilmedi.
MARK DOUGLAS BUDDLE’IN MAL VARLIĞINA MI ÇÖKECEKLER?
Türk yayın organları Mark Douglas Buddle için “uyuşturucu baronu” ifadesini kullanırken Avustralya ve İngiltere medyasının Mark Douglas Buddle ile ilgili böyle bir suçlayıcı ifade kullanmaktan kaçındığı gözlendi. KKTC’de kısa sürede büyük yatırımlar yapan Mark Douglas Buddle’ın, iade edilmesi durumunda mal varlığına çöküleceği iddia ediliyor. Yetkililerden tatmin edici açıklama gelmezken, operasyonun adli değil siyasi olduğu ağırlık kazanıyor.