Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odası Birliği (KTMMOB) Başkanı Seran Aysal, Kıbrıs Postası TV’de Gökhan Altıner’in sunduğu “Sabah Postası” programına konul olarak, Türkiye Cumhuriyeti tarafından Kermiya bölgesine yapılması planlanan “Külliye” ve KKTC vatandaşlığına alınan “Külliye mimarı” ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Aysal, “Vatandaşın çocuğuna süt alamaz, elektrik ve su faturası ödeyemez durumda olduğu bir süreçte, sen apartmandan çıkıp villa alır mısın? Yapmazsın, yapmamalısın çünkü ülkenin gündemi geçimdir, bu topraklarda yaşamaktır. Devlet, her bir kuruşu doğru yönetmeli” dedi.
Külliyenin Türkiye Cumhuriyeti tarafından yaptırılacak olmasının anımsatılması üzerine Aysal, “Bu parada, Anadolu halkının vergileri vardır” şeklinde konuştu.
“Bizim külliyeye gerçekten ihtiyacımız var mı?” diye soran Aysal, “Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC’nin ikili ilişkileri, halkların kardeşliği başka bir şeydir, tartışılan bu değildir. Örneğin Kıbrıslı Türkler olarak çıkıp, Sayın Erdoğan’a, ‘Külliyeden daha iyisini hak ediyorsunuz, biz size İngiliz koloni döneminden bir yapı yapalım’ desek? Ya da Aliyev çıkıp, Rusya çağrılığını sembolize eden bir saray yapalım dese? Bu olabilir mi? Bu konu, başlangıç noktasından itibaren sakat” şeklinde konuştu.
Külliyenin Kıbrıs kültüründe yeri olmadığını söyleyen Aysal, “Türkiye’de de yoktu, sonradan oldu” dedi.
Külliye meselesini ilk duyduklarında tam olarak tanımını bilmediklerini belirten Aysal, “Bu mesleğin içinde bulunan insanlar olarak öğrenmek adına durduk internete yazdık, kitaplara baktık. Burada anlatmak istediğim şu; bize ait olmayan şeyler, bize dikte edilmeye çalışılıyor. Bunlar doğru yaklaşımlar değildir” dedi.
Mevcut Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın eksikleri olabileceğini ancak söz konusu binanın tarihi ve siyasi bir sembol olduğunu belirten Aysal, “O binanın bir tanınmışlığı var. 1960 Cumhuriyeti’nden bu yana Kıbrıs Türklerin kullanımında olan bir binadır. Ama külliyenin bizimle ilgisi yok. Bu ortamda bunun tartışılması topluma karşı saygısızlıktır” ifadelerini kullandı.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan külliye mimarının KKTC vatandaşı yapılmasıyla ilgili konuşan Aysal, “Bu vatandaşlık, vatandaşlarımıza, ekmeğimize, itibarımıza saplanmış bir hançerdir. Her şeyden önce hukuka aykırıdır. Bu hükümet her şeyi hukuku zorlayarak yapmaya çalışıyor ve bunu topluma iyi bir şeymiş gibi lanse ediyorlar. Bu vatandaşlık, külliyen hukuksuz olarak verilmiştir” şeklinde konuştu.
Mimar sıfatını taşıyan bir kişiye, hukuksuz bir şekilde vatandaşlık verilmesinin, kendisini ve camiasını rahatsız ettiğini vurgulayan Aysal, “Üstelik benim bir üyem olan Başbakan’ın bunu yapması, bizi çok daha fazla rahatsız ediyor” dedi.
Aysal ayrıca, külliye mimarının vatandaş yapılmasına en büyük tepkinin, odaya mensup UBP’li üyelerden geldiğini söyleyerek, “Bir fiil UBP için ön plana çıkanlar, en önde koşanlardan tepkiler geliyor. Bu dönem birilerinin lüks gösterişlerinin dönemi değil” ifadelerini kullandı.
Barolar Birliği ve Tabipler Birliği ile birlikte, söz konusu vatandaşlığa karşı mücadele başlattıklarını belirten Aysal, konuyu mahkemeye taşımayı düşündüklerini belirtti.
Aysal, ülkedeki tüm siyasi partileri, tüm istisnai vatandaşlıkları dava etmeye de davet etti.