KTÖS "sivil itaatsizlik" kararı aldı

KTÖS Dipkarpaz İlkokulu’nda sivil itaatsizlik eylemi kararı aldı

İşte KTÖS'ten yapılan o açıklama:

Dipkarpaz İlkokulu öğretmenleri özveriyle eğitim-öğretim işlerinin kesintisiz devam etmesini sağlamak için yıllardan beri elini taşın altına koyarak sorumluluklarını ve görevlerini yerine getirmekteydiler. Dipkarpaz İlkokulu da istikrarlı öğretmen kadrosuna sahip, uzaktan gelen öğretmenlerin uzun vadeli planlar yaptığı bir okuldu. 

Ülkemizin en doğal ve güzide bölgesi Dipkarpaz köyünde öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz yaklaşık 1,5 yıldır ayni idareci sorunu ile yaşamak zorunda bırakılmıştır. Okulda huzur kalmamış, çatışma ortamı yaratılmıştır.. Köyde yaşayan öğretmenler bölgedeki başka okulları tercih etmeye zorlanmış, uzaktan gelen öğretmenler başka yerde huzur aramaya başlamıştır. 

Süreç içerisinde görülmektedir ki bu sorunun çözülmesinin önündeki en büyük engel yine partizanlık ve yine siyasilerdir. Merkezden uzak olması itibarıyla daha da önem verilmesi gerektiğini düşündüğümüz Dipkarpaz İlkokulu’ndaki sorunların eğitim-öğretim süreçlerinin daha sağlıklı yürümesi açısından daha titiz ve dikkatli ele alınması gerekirken konu hem sürüncemede bırakılıp hem de gereken önem verilmemektedir. Hala öğretmen ihtiyacı giderilmemiş ve gönderilen öğretmenlere de idarecinin sistemsiz ve kayırmacı tavrı ile ihtiyaç olan alanlarında görev verilmemiştir. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Eğitim Bakanlığı ve Kamu Hizmeti Komisyonu okulumuzun geleceği ile ilgili hala daha önlem almamıştır.

Eğitim Bakanlığı’nın bu tavrı nedeniyle okulda çalışma ortamı bozulmuş, eğitim-öğretim süreçleri sekteye uğratılmış ve köyün genelinde olumsuz bir bakış açısının oluşmasına da neden olunmuştur. Ayrıca öğretmenlerin polis soruşturmasına kadar gönderilmesinin ve gözaltına alınmasının nedeni de Eğitim Bakanlığı’nın ayni vurdumduymaz yaklaşımının sonucu olarak ortaya çıkmıştır. 
Gelinen noktada ne Eğitim Bakanlığı ne de Kamu Hizmeti Komisyonu yaşanan sorunun çözümüne yönelik adım atmaktadır. Öğretmenler ve öğrenciler ayni idareci ile tartışmalı ve gerilimli bir eğitim-öğretim süreci götürmek zorunda bırakılmaktadır. 

Toplumsal olaylara karşı duyarlı, eğitim-öğretim faaliyetlerinde istekli, öğrencilerin ihtiyaçlarını iyi analiz eden öğretmenlerimizin okul yönetimi tarafından çatışma ortamına sürüklenmesi, psikolojik yıkıma uğraması, motivasyonlarının düşürülmesi, eğitim hizmetlilerinin baskı altına alınmaya çalışılması, özverili öğretmenlerimizin okuldan ayrılma koşullarının yaratılması ve tüm bu sıralananların istenmeyen olayların yaşanmasına vesile olması kabul edilecek bir koşul değildir.

Sendikamız konunun çözümü için taraflarla görüşmüş, Eğitim Bakanlığı yetkililerinden konuya duyarlılık göstermelerini ve ivedi olarak olayların önünü alıcı çözüm bulmasını istemiştir. Bununla birlikte okul öğretmenleri, öğrenci velileri imza toplayarak huzursuzluğu dile getirmiştir. Köyün seçilmişleri olan Belediye Başkanı ve muhtarlar arabuluculuk yaparak sorunun çözümü için gerekli mercilerle iletişime geçmiştir. Huzursuzluk bazı gazetelere konu olmuş, köşe yazarları tarafından toplumla paylaşılmıştır. Gelinen noktada Eğitim Bakanlığı konu ile ilgili çözüm üretmemiştir. 

Tüm girişimlerimize ve uyarılarımıza rağmen konu üstüne yatılarak ertelenen bir duruma bürünmüştür. Artık sorunun çözümü açısından öğretmenlerimizin tüm imkansızlıklara ve fedakarlıklarına rağmen eğitim-öğretim hizmetlerinin kesintisiz ve sağlıklı sürmesi mümkün değildir. 

Okul yönetimi tarafından okuldaki çalışma barışının bozulması ile birlikte okul yönetiminin idari yeteneğini ve meşruluğunu kaybettiği, bu yüzden eğitim-öğretim faaliyetlerinin çatışma ortamında yürütülemeyeceği kanısındayız. 

Bu anlamda okul öğretmenlerimiz Öğretmenler Yasası çerçevesinde eğitim-öğretim faaliyetlerine karşı olan sorumluluklarını yerine getirmeye devam ederken, okul yönetiminin alacağı hiçbir kararı tanımayacağını, okul yönetimi tarafından verilen emirleri veya görevleri yerine getirmeyeceğini sivil itaatsizlik altında sendikal eylem kararı çerçevesinde hareket edeceğimizi vurgularız.

Okul öğretmenlerimiz kendi okuluna sahip çıkarak eğitim-öğretim hizmetlerinin en iyi şekilde yürütülmesi açısından toplumsal ve sendikal bilinçle görevlerinin başında olacaklardır. 

Saygılarımızla.

Besim Baysal
KTÖS Örgütlenme Sekreteri