Eğitim Bakanlığı’nın bilimsel bir kanıt sunmadan, antidemokratik bir yaklaşımla öğretmenlerin emeğini itibarsızlaştırmaya çalışması öğretmenimizi mutsuz etmiştir.
Eğitim Bakanı, en temel ihtiyaçlardan biri olan eğitim hakkına öğrencilerin nitelikli, ücretsiz, sağlıklı ve güvenli bir şekilde erişimi için bütçeden pay ayırmayarak, okulların ihtiyaçlarını karşılama sorumluluğunu okul aile birlikleri ve sendikalara havale etme gayreti, Bakanın gailesinin eğitimin niteliği olmadığının ispatıdır.
İki hafta sonra okulların açılacağı ve ihtiyaçlarının nasıl karşılanacağını toplumun sorgulaması ve sendikalarımızla birlikte hesap sorması demokrasi gereğidir.
Okullarımız için büyük, Eğitim Bakanı için küçük teknolojik, fiziksel ve eğitim mefruşatı ihtiyaçlarını yeniden hatırlatırız.
- Yaptığımız bir araştırma bize okulların yirmi bin TL ve iki yüz elli bin TL arasında değişen yıllık giderleri (öğrenci nüfusu, öğretmen sayısı ve okulun alanına göre) olduğunu göstermektedir. Geçtiğimiz yıl 43,387 öğrencinin kamu eğitim aldığı devlet okullarına hükümet tarafından tek bir kuruş bütçe verilmemiştir.
2-Okulların %20’sinde öğretmen tuvaleti, öğrenci tuvaleti, kantin ve açık oyun alanı eksiklikleri vardır. Çocukların zihinsel, bedensel ve ruhsal gelişimine yardımcı olan müzik, resim, beden eğitimi ve yabancı dil gibi derslerin işleneceği ayrı sınıflar okulların %60’ında yoktur. Kıbrıs iklim şartlarında sağlıklı bir şekilde beden eğitimi ve spor yapabilmek için gölge alana ihtiyaç duyulduğu aşikârken, okulların %80’inde kapalı spor salonu yoktur.
3. Okulların %40’ında güvenlik kamerası, %65’inde ise gece bekçisi yoktur. Okullarımızın yarısından fazlasının deprem fizibilite raporu bulunmamaktadır.
4. Araştırma sonuçlarına göre bugün okullarımızın %60’ında bilgisayar/laptop eksikliği, %70’inde ise akıllı tahta/projeksiyon aleti eksikliği görülmektedir. En temel teknolojik ihtiyaç olan internet erişimi ise okulların %30’unda yoktur. 14. Araştırmamızın sonuçlarına göre okullarımızın %55’inde spor malzemeleri, %65’inde müzik ve çalgı aletleri, %70’inde ise resim ve el işi malzemeleri eksikliği vardır.
EĞİTİM VE SAĞLIK için kullanılmayan kaynaklar nereye aktarılıyor?
Eğitim Bakanı ve diğer bakanlar her fırsatta fakir/fukara edebiyatı yaparak devleti ağlama duvarına çevirmişlerdir. Bu ülkede kaynak vardır, hükümet tarafından kaynakların sorumsuzca kullanılması söz konusudur.
Bu hükümet 70 tane üçlü kararname ile atanmış kişiye ayda 3.9 milyon TL, 116 müşavire ayda 6 milyon TL, her bir dış temsilcilik çalışanına ayda ortalamam 86 bin TL ödeme yapacak kadar refaha sahiptir!
Bu hükümet Kalkınma Bankasından verilen ancak geri ödemesi yapılmayan 750 milyon TL krediyi sorgulamayacak veya ihalesiz yakıt alımından kaynaklı Elektrik Kurumu’nun 223 milyon TL zarara uğratacak zenginliğe sahiptir!
Bu hükümet, ultra zenginlere teşvik verecek, vergi indirimi yapacak kadar lüks bir vicdana sahiptir!
Bu hükümet, okulları ve hastaneleri dökülürken, 2 milyar 497 milyon TL maliyeti olan Külliye’de ısrar edecek bir itibara sahiptir!
Kısacası kaynaklar itibara, şana, şöhrete, yandaşa aktarılıyor!!! Vatandaşın eğitim ve sağlık hakkı engelleniyor!!!
Ortaya çıkan sonuçlar, eğitime daha fazla bütçe ayırmayıp, kaynakları sorumsuzca harcayanlardan hesap sorulması gerektiğini açıkça göstermektedir.
Sendika olarak görev ve sorumluluklarımızın bilincinde çalışmaya devam edeceğimizi kamuoyu ile paylaşırız.
Saygılarımızla.