Ensar Vakfı’nda yaşanan skandalın ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu hakkında sarf ettiği sözler hala gündemdeki yerini koruyor. Kılıçdaroğlu bu çıkışı ile tüm seviye tartışmalarına rağmen olayın unutulması engelleyip gündemde kalmasını başarmış görünüyor. Hatta bazıları olaylardan Kılıçdaroğlu'nun çıkışı ile haberdar oldu. Aile Bakanı Ramazanoğlu’nu suskunluğunu eleştiren Kılıçdaroğlu “Aile bakanı birilerinin önün yatmış vaziyette o da konuşmuyor” demişti. Türkiye gündemine ilk olarak 17-25 Aralık tapeleri ile giren "önüne yatmak" deyimi, birinin önündeki engelleri kaldırmak, korumak anlamına geliyor. Bu deyimden cinsiyetçi bir anlam ve hakaret çıkarmak aslında oldukça zor.
Kılıçdaroğlu, kullandığı “önüne yatmak” tabiri sebebi ile başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere hükümete yakın çevreler tarafından sert bir dille eleştirildi. Bu eleştiri fırtınasına yetmez ama evet rezaletine imza atan birçok isim de katılmakta gecikmedi. Hâlbuki “önüne yatmak” ve “altına yatmak” arasındaki farkı bal gibi bilen bu isimlere CHP’yi sorsanız başlarlar CHP tepeden inmeci, CHP halktan kopuk, CHP halkın dilini konuşmuyor diye. Cinsiyetçi bir dil kullandı diye CHP’yi eleştiriyorsan CHP halka indi işte güzel kardeşim daha ne istiyorsun? Sana bir sır vereyim; Türkiye’de gişe rekorları kıran Nuri Bilge Ceylan filmleri değil Recep İvedik serisi. Kemalizm ile savaşırken ortalık bir anda çocuklara, hayvanlara tecavüz edenlerle dolunca şoka giren sosyologlar, sosyologlarımız*... Hadi yaşadığınız coğrafyadan bihabersiniz, yaptığınız hatalardan bari ders alın. Başkanlık sisteminin oylanacağı olası bir anayasa referandumunda ikinci yetmez ama evet vakasının yaşanmasının hiç de uzak bir ihtimal olmadığı sanırım daha net anlaşılmıştır.
Çocuklara tecavüz ediliyorken, Aile Bakanı “bir kere rastlanmış olması, hizmetleriyle ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz” demişken tek satır laf etmeyenlerin Kılıçdaroğlu’nun seviyesini eleştirmesi kullanışı aptallıktan da öte. İlköğretim çağındaki çocuklar için yatılı yurt kurulması boşuna yasak değil. Kendisini koruyamayacak yaştaki minicik yavrular sapıklara emanet edilirken, görevi bu çocukları korumak olan bakan yasa dışı bu yurtların sahibi olan vakfa “hizmetleriyle ön plana çıkmış bir kurumumuz” derken siz tutmuş hala Kılıçdaroğlu’na yükleniyorsunuz. Siyasal İslamcılar bu vakıfları kendi altın nesillerini yetiştirme projesi olarak gördüklerinden kol kırılır yen içinde kalır deyip savunmacı bir refleks sergiliyorlar. Sizinkisi ise olsa olsa kullanışsız aptallık...
* 1l0n4'nın hayaleti kullanıcısının 10 Nisan’da attığı twitten alıntıdır.