Kuruluştan Yeniden Kurtuluşa…

Kıvanç BUHARA

Aylar önce, bu köşede, endişelerimi, korkularımı siz sevgili okuyucularla paylaşmıştım…! “ - Bu gidişle Türkiye’de bir iç savaş çıkacak, Türkiye ne yazık ki bölünmenin eşiğine getirilecek” diye yazmıştım! Bir tarafta PKK, öteki tarafta İslamcı terör örgütleri Türkiye’yi hedeflerine koymuşlar, vuruyorlar! “ - Vuranları vurmak caizdir” fetvasıyla hareket eden devlet de, acımasızca vuruyor! “ Angajman kuralları” diyorlar bu eyleme askeri terminolojide… Bir başka deyişle, “misli ile mukabele!” Ne demek bu? “Sen bana bir bomba atarsan, ben de sana yüz bomba atarım” demek… Yüzlerce bombanın düştüğü yer,Mohaç meydan savaşının geçtiği alan değildir… Mohaç ovasında kadınlar, çocuklar yoktu… Ölenler Osmanlı ve Macar askerleriydi! Şimdi ise, bombaların düştüğüyerler sivillerin; kadın ve çocukların, yaşlı insanların oturduğu yerlerdir! Ve ne acıdır ki, asker ve teröristlerden fazla sivil ölmektedir! Uygar dediğimiz ve övünürken harmanlara sığdıramadığımız “yeniçağ” medeniyeti… Arap’ı, Yahudi’si, Rus’u, Türk’ü ABD’lisi, Fransız’ı, İngiliz’i… Vururken sivil-asker ayrımı yapmıyor! Kentler, köyler vuruluyor; okullar, ibadet yerleri, hastaneler yerle bir ediliyor! Barut ve tüfek icat edilmeden önceki savaşlar, bu günkülere göre çok daha merhametliydi… Çocukları acımasızca katleden İsrail’i kınayan muhteremler, kendileri çocuk ölümlerine neden olurken, nasıl bir ruh hali içindedirler? *** Bu günkü ahval ve şerait(*) değerlendirilince; Demokrasi ve hukuk yolundan ayrılan ve son hızla faşizme yol alan Türkiye’nin son duracağı yeri kestirmek mümkün değildir! Barışçı yöntemlerle, uygar diyaloglarla elde edilecek sonucu; Yakarak, yıkarak, öldürerek elde etmek gaflettir, aymazlıktır, gaddarlıktır! Nihayetinde, “Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünü” savunanlara söylenecek olan, “ ayrılan ayrılsın, giden cehenneme gitsin, yeter artık!” Emperyalizm, Türkiye’yi bu noktaya getirmek için, Cumhuriyetin kurulduğu yıllardan beri uğraşmaktadır! Zincirin Kürt halkası koparsa… Ki, akıllılar korkudan eve kapanınca, geriye kalan aklı yetmezler kopsun diye uğraşıyor… Öteki halkaları yerinde tutmak kolay olmayacak… *** Aklı başında Kıbrıslı Türkler, Türkiye’nin karışmasının buralarda nelere neden olacağını çok iyi hesaplamalıdırlar! Olacakları doksan yıl öncesinden öngören Mustafa Kemal ATATÜRK’ÜN “Gençliğe Hitabesini” bu günlerde birkaç kez üst üste okumakta fayda var! Türkiye Cumhuriyeti’nin nasıl kurtulacağı orada yazılıdır! (*) Durumlar ve koşullar