Uluslararası Lahey Mahkemesi’nin, İngiltere’nin askerî üs bulundurduğu Hint Okyanusu ortasındaki Chagos Takımadalarındaki yönetimini en kısa sürede sonlandırmak zorunda olduğu yönündeki kararı, İngiltere’nin Kıbrıs’taki egemen askerî üsleri dolayısıyla Rum basını tarafından Kıbrıs’la doğrudan ilişkilendirilerek aktarıldı.
Fileleftheros, haberi “İngilizleri Gitmeye Çağırdı... Uluslararası Lahey Mahkemesi’nin St Maurikius’taki Askerî Üslerle İlgili Önemli Karar… İngiliz Üsleri Nedeniyle Kıbrıs’ı Doğrudan İlgilendiriyor” başlığıyla aktardı.
Gazeteye göre, Uluslararası Lahey Mahkemesi, BM Güvenlik Konseyi’nin, İngiltere’nin daha önce sömürgesi olan ve halen toprağını askeri üs olarak kullandığı Maurikius’taki yönetiminin Uluslararası Hukuk açısından meşru olup olmadığına dair görüş istenmesi üzerine, İngiltere’nin Maurikius’taki yönetimine en kısa sürede son vermek zorunda olduğuna oybirliğiyle hükmetti, görüşünü dün açıkladı.
Aralarında, toprağının yüzde 3’ü İngiltere tarafından askerî üs olarak kullanılan (Güney) Kıbrıs’ın da bulunduğu 22 ülkenin Lahey Mahkemesi huzurunda savunma yaptığına işaret edilen habere göre, Rum yönetimi adına mahkemede savunma yapan Başsavcı Kostas Kliridis Rum Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Davanın olumlu sonlanması çok ciddi bir hukuki silah olacak. Self determinasyon (kendi kaderini tayin) hakkı, bağımsızlık verilirken hâkim olan şartlara bakılmaksızın, her zaman saygı gösterilecek, devredilemez bir haktır.”
Alihtia, haberi “Maurikius Kararı Kıbrıs’a Dokunuyor… Uluslararası Lahey Mahkemesi: Birleşik Krallık Chagos Takımadalarının Yönetimine Son Vermek Zorunda” başlık ve spotuyla ikinci manşet olarak değerlendirdi.
“BAĞIMSIZLIK İLAN EDİLDİĞİNDEKİ DEĞİL BUGÜN UYGULANMAKTA OLAN ULUSLARARASI HUKUK TAHTINDA İNCELENMELİ”
Gazeteye göre, Rum Hukuk Dairesi, önümüzdeki günlerde Mahkeme’nin görüşünü detaylı inceleyeceğini belirtmekle birlikte, genel ilke konularına dair ortaya çıkan şu noktalara işaret etti:
“Taraflardan biri öteki tarafın idaresi altındayken yapılan anlaşma, meşru uluslararası anlaşma demek değildir. Gayrı meşru dekolonizasyonun etkileri, bağımsızlık ilan edildiğinde değil, bugün uygulanmakta olan Hukuk tahtında incelenmelidir.
Dekolonizasyon prosedürü uluslararası hukuka uygun tamamlanmayan durumlarda bir ülkenin hükümranlık bölgesinde süregelen idarenin yasal etkileri, ilgili devletin ayrılması veya bağımsızlığı zamanında geçerli olan değil, bugün geçerli olan uluslararası hukuk ışığı altında değerlendirilmelidir.
Dekolonizasyonun parçası olmayan toprakta eski sömürge gücü tarafından idarenin sürdürülmesi, yasadışı uluslararası uygulamanın devamı anlamına gelir ve en kısa sürede son verilmelidir. Self determinasyon hakkının tanınması, uluslararası toplumun menfaatine zorunludur ve bütün devletler, bu yönde BM ile işbirliği yapmak zorundadır.”
Gazete, İngiltere Dışişleri Bakanlığı’nın Uluslararası Lahey Mahkemesi’nin görüşüne ilk tepkisini “bağlayıcılığı olan hukuki yargı değil, tavsiye niteliğinde” diye nitelediğini, haberine ekledi.
Fileleftheros “Üslerle İlgili Anlaşmaya Hazır” başlıklı haberinde, İngiltere hükümetinin, İngiltere’nin AB’den ayrılışının (Brexit) anlaşmasız gerçekleşmesi halinde, Kıbrıs’taki üsler bölgesinde yaşayanların gündelik hayatının ve askerî tesislerin işleyişini güvence altına alacak bir anlaşma istediğini yazdı.
Habere göre İngiltere Başbakanlığı Basın Sözcüsü, Rum Haber Ajansı’na (KİPE) İngiltere hükümetinin, anlaşmasız Brexit durumunda Rum yönetimi ile böyle bir anlaşmaya hazır olduğunu söyledi.
Haberi, Politis “Kıbrıs’a Da Uzanan Önemli Karar… Uluslararası Mahkeme Birleşik Krallığın Chagos Takımadalarındaki İdaresine Son Vermek Zorunda Olduğuna Hükmetti” ve Haravgi, haberi “Lahey Kararının İngiliz Üsleri’ne Etkileri” başlığıyla aktardı.