Lefke Avrupa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Sağlık Yönetimi Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Macide Artaç Özdal AIDS ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1988 yılında, 1 Aralık günü Dünya HIV/AIDS günü olarak kabul edildiğini belirten Özdal, bu günün özel bir gün olarak ilan edilmesinin nedeninin ise tüm dünyada HIV/AIDS hakkındaki farkındalığın artırılması ve erken tanı ve tedavi yöntemlerinin vurgulanması olduğunu ifade etti.
“HIV (İnsan immunyetmezlik virusu) bağışıklık sistemi hücrelerine zarar veren ve ölümle sonuçlanabilecek ciddi sağlık sorunlarını sebep olan bulaşıcı bir hastalıktır. HIV ile enfekte olan kişiler uygun bir şekilde tedavi edilmez ise hastalık ilerleyerek Kazanılmış İmmün Yetmezlik Sendromu (AIDS) olarak isimlendirilen ölümcül hastalığa neden olabilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2020 verilerine göre dünyada 37.7 milyon kisi HIV ile enfektedir ve 2020 yılında 680,000 kişi HIV enfeksiyonuna bağlı sebeplerden yaşamını yitirmiştir. Bunun yanı sıra, yine 2020 verilerine göre, bu kişilerin 16% HIV ile enfekte olduklarını bilmemekte ve enfekte olan kişilerin 37%’sinin antiretroviral tedaviye erişimi bulunmamaktadır” diyen Özdal, bu değerler çerçevesinde, HIV/AIDS’in dünyada milyonlarca insanın sağlığını olumsuz etkileyen önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu söylemenin mümkün olduğunu belirtti.
HIV bulaşı kolay yöntemler ile önlenebilen bir hastalık olduğunu dile getiren Özdal, “Korunmasız cinsel ilişki HIV’nin en önemli bulaşma yoludur. Bunun dışında, enfekte olmuş enjektörlerin veya kesici delici aletlerin ortak kullanılması ve enfekte olmuş bir hamile kadından bebeğine virus geçmesi diğer bulaş yollarındandır” dedi.
Özdal açıklamasının devamında şunları kaydetti; Bu yılki Dünya AIDS gününün 2021 yılı teması “Eşitsizliği Sonlandır, AIDS’I Sonlandır” olarak belirlenmiştir. Bazı toplumlarda, yeterli teşhiş ve tedavi imkanlarına erişiminin sınırlı olması ile AIDS hastalarının zamanında tedavi olamaması ve etkin bir şekilde tedavi edilememesi nedeni ile AIDS kaynaklı ölümler daha fazla olmaktadır. Nüfus yoğunluğu, ekonomik güçlükler ve COVID-19 pandemisinin neden olduğu kaynak sıkıntıları, özellikle gelişmekte olan ülkelerde büyük sağlık sorunlarını da beraberinde getirmekte ve HIV/AIDS hastalarının yoğunlukta olduğu bu ülkelerde hem bulaş riski artmakta, hem de uygun tedavi hizmetlerine erişim azalmaktadır. Bu doğrultuda, tüm paydaşlar üzerilerine düşenleri yerine getirmeli ve toplumlar arasında büyük eşitsizliğe neden olan HIV/AIDS için etkin müdahale yöntemleri geliştirilmeli ve uygulanmalıdır.