Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Akademisyeni Dr. Necati Özler, “Hipertansiyonda Denge” ile ilgili bilgilendirmeler yaptı.
“Yüksek kan basıncı olarak bilinen hipertansiyon, Dünya Sağlık Örgütü’nün raporlarına göre ölümün önlenebilir en önemli nedenidir. Hipertansiyon dünyada olduğu gibi adamızda da yaygın olarak görülmektedir. Yüksek kan basıncına sahip bireylerde, kan basıncındaki ani değişimler sonucu, çeşitli mekanizmalar ile reaksiyon zamanı ve denge kontrolünün etkilendiği bilinmektedir” diyen Özler, hipertansiyonu (HT) olan bireyler incelendiğinde; bireylerin denge ve fiziksel aktivite seviyelerinin düşük olduğu ve dengenin korunmasında sorumlu olan büyük kas gruplarının bu bireylerde normal bireylere kıyasla daha zayıf olduğunun kanıtlanmış olduğunu söyledi. Özler, bu kaslardaki kuvvet kaybının fiziksel aktivite seviyesi ile doğrudan ilişkili olduğunu belirterek, fiziksel aktivite seviyesindeki azalma ile beraber hipertansiyonlu bireylerin denge seviyesinin daha da kötüleşmekte olduğunu ifade etti. Sonuç olarak hipertansiyonlu bireylerin düşme riskinin daha yüksek olduğunun kanıtlanmış olduğunu dile getiren Özler, bu bulgulara göre yüksek kan basıncı postüral stabiliteyi bozan potansiyel bir risk faktörü olduğuna değindi.
“Literatür bize hem kan basıncını dengede tutmak hem de fiziksel aktivite seviyesini korumak için haftada en az 3 gün 20 dakikalık orta şiddetli yürüme aktiviteleri önermektedir. Bu bilgiler ışığında hipertansiyonlu bireylerin fiziksel aktiviteden korkmadan günlük rutinlerine mutlaka yürüyüşü eklemeleri önerilmektedir” şeklinde önerilerde bulunan Özler, bu anlamda fizyoterapistlere klinikte önemli rollerin düşmekte olduğunu belirtti. Özler son olarak, “Hipertansiyonlu bireylerin rehabilitasyonunda denge faktörü es geçilmemeli ve büyük kas gruplarına yönelik kuvvetlendirme programları ve aerobik egzersizler eklenmelidir” dedi.