Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Saniye Albaş, sosyal adalet kavramının önemine dikkat çekti.
Dünyada sosyal adalet kavramına, adaletsizliğe ve adaletsizlikle mücadeleye dikkat çekmek için Dünya Sosyal Adalet Günü ya da diğer bir ifadeyle Sosyal Adalet Eşitliği Günü olarak kutlanmakta olduğunu belirten Albaş, sosyal adalet kavramının birçok disiplinde yer edindiğini söyledi. Albaş, burada akla gelen ilk örneğin ise toplumsal cinsiyet eşitliği olduğunu ifade ederek, “Sosyal adaletten bahsedeceksek toplumsal cinsiyet eşitliği kavramına değinmeden açıklama yapmamız olanaksızlaşır. Kadın ya da erkek fark etmeksizin eşit oldukları gözetilerek gerek iş gerek toplumsal gerekse aile yaşamlarında sözü edilen kavram üzerinden hayatta var olabilmelidir” dedi.
“Sosyal adaletten anlamamız gereken nedir sorusuna yanıtı Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Anayasasının başlangıç kısmında bulmaktayız. Sözü edilen Anayasada evrensel ve kalıcı bir barışın; ancak sosyal adalet temeline dayalı olması nedeniyle çok sayıda insan için, adaletsizliğin, sefaletin ve yoksulluğun bulunduğu çalışma koşullarının varlığı ve bunun dünya barışı ve ahengini tehlikeye düşürecek bir hoşnutsuzluğa yol açtığı ve bu koşulların örneğin; işsizliğe ve iş kazalarına karşı mücadele, geçim için asgari standardı sağlama, toplumun en kırılgan kesimi olarak görülen çocukların ve kadınların korunması, kadın erkek ayrımı yapmadan toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve daha insancıl koşullara sahip bir çalışma düzeninin oluşturulması gerekir” diyen Albaş, iç hukukumuza baktığımızda KKTC Anayasasının ilk maddesinde; devletin sosyal adalet ilkesine dayanan bir devlet olduğuna vurgu yapıldığını belirtti. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’nin, sosyal adalet ilkesine dayanan bir devlet olduğunu belirten Albaş, “Sosyal adalet ilkesine dayanan bir devletin ise ekonomik anlamda daha güçsüz sayılabilecek işçi sınıfı ile yine ekonomik anlamda güçlü dediğimiz işverenler gibi ikili ilişkilerde daha da önemsenen bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Eğitimde fırsat eşitliği gibi önemle üzerinde durulan konularda da yine sosyal adalet ilkesinden faydalanırız. Zira eşit şartlarda eğitim alamayan kişilerin eğitimde fırsat eşitliği hakkı ellerinden alınmış olur. Bugün her coğrafyada maddi olanaklara sahip olan ve olmayan ayrımına göre eşitliğin tam olarak sağlanamadığı ortaya çıkmaktadır. Ülkelerin ortak gayeleri bu konuda çaba sarf etmek ve her öğrenciye fırsat eşitliğini sağlamaktır. Bu yönde daha da aktif adımların atılması adil bir ortamın sağlanması açısından oldukça önemlidir” dedi.
Eşitliğe önem verilmesi ve adil olmayan durumların düzeltilmesi sosyal adalet ilkesinin amaçlarındandır
“Temel insan hakları açısından insan onurunun korunması, eşitliğe önem verilmesi ve adil olmayan durumların düzeltilmesi sosyal adalet ilkesinin amaçlarındandır” diyen Albaş, bu bağlamda bireylerin adalete güveninin artacağını ve refah içerisinde yaşanılacağını dile getirdi. Albaş son olarak “O hâlde bizlere düşen görevler; ayrımcılığın, eşitsizliğin, adil olmayan durumların, haksızlığın, hukuksuzluğun karşısında durabilmek, yılmadan mücadele edebilmektir” diyerek sözlerini tamamladı.