LEFKE TURİZM DERNEĞİ, LEFKE TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK BÜTÇELİ SİVİL TOPLUM PROJESİNİ ALMAYI BAŞARDI
KARLITAŞ: “KIBRIS’A ÖZGÜ BİTKİLERİN YANISIRA KEKİK VE ADAÇAYI GİBİ DOĞAL BİTKİLERİN YETİŞTİRİLECEĞİ AROMATİK BİTKİ BAHÇESİ VE LAVANTA BAHÇESİ OLUŞTURUYORUZ”
“PİLAVUNA BÖREK SATIŞI SEVİYESİNDE KALAN FESTİVALLERİN ÇITASINI, BU PROJE VASITASIYLA YÜKSELTMEK VE KÜLTÜR SANAT BOYUTU KAZANDIRARAK ULUSLARASI FARK YARATMAK İSTİYORUZ”
“LEFKE’YE MUFLON, SOLİ’YE AFRODİT HEYKELİ. İLÇE MERKEZİNE SOLİ’DEKİ KUĞU MOZAİĞİNİN YANISIRA ÇEŞİTLİ NOKTALARDA GRAFİTİ ÇALIŞMASI YAPILACAK”
“ÇEVRE, KADIN, SPOT, SANAT, KÜLTÜR VE TURİZM KONULU İKİ TOPLUMLU ETKİNLİKLER YAPIYORUZ”
KKTC'nin batısında, Trodos dağının eteklerinde, yer altı ve yer üstü zenginlikleri, bitki örtüsü ve hoş havasıyla her dönem dikkat çeken Lefke, çevre sorunları ve ekonomik zorluklara rağmen turizmde ben de varım demeye çalışıyor.
Mimarisiyle, konaklarıyla, camileriyle tam bir tarihi Osmanlı kasabası olan Lefke’de yerel yönetimler ve sivil toplum örgütleri, kendi kimliklerine, yöresel mimarilerine, bölge esnafına ve gelenek göreneklerine, Cittaslow değerlerine sahip çıkarak turizm yapıyor.
Lefke Turizm Derneği, Güney Kıbrıs’tan Doğa Dostları Derneği’yle işbirliği içinde yürüttüğü AB destekli projeyle, Lefke ve çevresindeki tarihi ve turistik yerlere yeni değerler katarak, bölgeye daha fazla turist çekmeyi planlıyor.
Lefke’de herkesin görebileceği bir noktaya muflon heykelli bir meydan kurmayı, tarihi şehir Soli’ye, yine oradan çıkan ancak Güney Kıbrıs’ta müzede bulunan Afrodit heykelinin aynısını yaptırmayı planlayan dernek ayrıca bölgede aromatik bitki ve lavanta yetiştirmeyi düşünüyor.
LEFKE’YLE İLGİLİ OLUMSUZ ALGI
TAK muhabirinin sorularını yanıtlayan Lefke Turizm Derneği Başkanı Hasan Karlıtaş, 2010’da derneği kurarken, birinci hedeflerinin “CMC atıklarının kirlettiği bir doğa, kirli bir deniz ve bölgede yetişen ürünlerin yenmemesi gerektiği” gibi Lefke’yle ilgili olumsuz algıyı değiştirmek olduğuna işaret etti.
“Yeşil, güzel, sakin, geleneksel yapısı korunmuş ve kendisine özgü cevizi, hurması, portakalı bulunan bir Lefke olduğunu göstermeye çalıştık. Bunu bir nebze de olsa başardık. Şu an sevinçle görüyoruz ki bölgeye güzel bir hareketlilik getirildi. Bundan da cesaret alarak iki toplumlu AB projesine başvurduk. Derneği daha ileri götürmek için girdiğimiz bu projeyle Lefke tarihindeki en büyük bütçeli sivil toplum projesini almayı başardık”
HEDEF GENÇLER
Karlıtaş, gençlerin hedef alındığı ve iki toplumun yakınlaşmasının da amaçlandığı AB destekli İki Toplumlu Diyalog Projesi’nin 296 bin Euro’luk bütçesiyle bölgede Aromatik Bitki Bahçesi - Lavanta Bahçesi kurmayı, 2 heykelle 1 mozaik çalışması yapmayı, bölgede gerçekleşen 2 festivale destek sağlamayı, 24 gezi ve çok sayıda iki toplumlu etkinlikle atölye çalışması yapmayı planladıklarını belirtti.
Koronavirüs salgını nedeniyle 2 ay ara verdikleri etkinliklere 1 Haziran'da yeniden başlayacaklarını kaydeden Karlıtaş, cevre, kadın, spor, sanat, kültür ve turizm konulu bu etkinliklerin her birini, katılımı artırmak ve daha etkin olmak için bir başka paydaş örgütle işbirliği yaparak gerçekleştireceklerini söyledi.
“Örneğin şubat ayında Lefke Barış Koşusu yaptık. İkisi kuzeyden, ikisi güneyden 4 dernekle birlikte yaptık. Koşarak Aplıç Kapısı geçildi. Öncesinde çevreci örgütlerle işbirliği yaptık. İki toplumdan çevre konusunda duyarlı gençlerin bir araya geldiği etkinlik organize ettik”
LEFKE’YE MUFLON, SOLİ’YE AFRODİT HEYKELİ
Projenin içeriğinin sadece etkinlikle sınırlı olmadığını, Lefke ve çevresinde kalıcı bazı sanatsal çalışmaları da kapsadığını kaydeden Karlıtaş, ilk etapta Kıbrıslı Türk ve Rum sanatçıların birlikte 2 heykel çalışması yapilacağını söyledi.
“Lefke merkeze 2020 içinde bir muflon heykeli yerleştirilecek. Kıbrıslı Türk sanatçı Serhat Selışık’ın bir çalışması olacak. Yeşilırmak, Bağlıköy ve Lefke’de görülen ve bir Kıbrıs endemiği olan Muflon'un heykeliyle insanların üzerine çıkıp fotoğraf çekebileceği, dokunabileceği, bir meydan yaratmayı planlıyoruz”
Karlıtaş, ikinci heykel çalışmasının ise Soli tarihi kentindeki kazılarda çıkarılan ve şu an Güney Kıbrıs’ta bir müzede bulunan Afrodit heykeli olacağını kaydetti. Karlıtaş, adada çıkan en güzel Afrodit heykeli kabul edilen bu heykelin aynısını yapıp, Soli’ye yerleştirmek istediklerini belirtti.
“Günde 500-600 turistin ziyaret ettiği Soli’ye yeni bir değer katmayı amaçlıyoruz. Yine Soli’de çıkan bir kuğu mozaiği var. Onun konu olduğu bir çalışmayı da yine Lefke’nin bir yerine yerleştireceğiz”
LEFKE DUVARLARINA GRAFİTİ
Karlıtaş, üçüncü sanat çalışmasının ise Lefke’de bulunan 4 noktaya sanatsal temalı grafiti yapılması olduğunu söyledi.
“Bir yarışma şeklinde olacak bu çalışma sonunda Lefkoşa ve diğer şehirlerde olduğu gibi, bölgeyi ziyaret edecek insanlara fotoğraf çekerek yanlarında götürebilecekleri birkaç güzel görüntü sunacağız”
BÖLGEYE AROMATİK BİTKİ BAHÇESİ VE LAVANTA BAHÇESİ
Hasan Karlıtaş, proje çerçevesinde Kıbrıs’a özgü endemik bitkilerin yanısıra kekik ve adaçayı gibi doğal bitkilerin yer alacağı Aromatik Bitki Bahçesi ve Lavanta Bahçesi oluşturulacağını belirtti.
“Bağlıköy yolundaki 2 dönümlük bir alana eylül ayında ilk lavantalarımızı ekeceğiz. İnsanların gelip ziyaret edecekleri, gençlere bitkilerin tanıtılacağı bahçeler olacak. Böylece sadece festival zamanları ya da belli zamanlarda değil de her zaman bir hareketlilik kazandırmayı amaçlıyoruz”
CEVİZ VE HURMA FESTİVALLERİNE DESTEK
Karlıtaş, proje kapsamında bölgede gerçekleştirilen Hurma ve Ceviz festivallerinin destekleneceğini ve kalitesi artırılarak uluslararası boyut kazandırılmaya çalışılacağını söyledi.
“Pilavuna börek seviyesinde kalan festivallerin çıtasını, bu proje vasıtasıyla yükseltmek ve kültür sanat boyutu kazandırmak istedik. Festivallere barış temali uluslararası fark yaratmayı amaçlıyoruz. Gelen insanlara ortak etkinlikler, doğa yürüyüşleri, atölye çalışmaları da yapılacak”
LEFKE ÖZEL PROJELERLE DESTEKLENMELİ
Lefke’nin Kıbrıs’ın tartışmasız en özel ve en güzel bölgelerinden biri olduğunu ancak merkezi hükümetin en fazla ihmal ettiği bölgelerin de başında geldiğinden yakınan Karlıtaş, özellikle hurma ceviz narenciye ağaçlarının yarattığı yeşil dokuyla, Osmanlı karakteri taşıyan mimari dokunun hak ettiği değerin çok azını gören Lefke’nin özel projelerle desteklenmesi gerektiğine inanıyor.
Karlıtaş, bir cittaslow şehri Lefke’nin, Osmanlı mimari karakterleri, evleri ve sokakları göz önünde bulundurularak yapılacak güzel bir turizm planlamasıyla benzersiz bir kasaba olabileceğine inanıyor.
“Ne yazık ki Osmanlı konaklarının önemli bir bölümü yıkılma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Geçen yıl 2 konak yıkıldı. Bunlara müdahale edilip, mülkiyet sorunlarının çözümlenmesi lazım. Etnografya müzesi olarak bazılarının toparlanması, Vakıflar İdaresi’nin devreye girip, bu konuda üzerine düşeni yapması lazım”
“TARİHİ BİNALAR KAMULAŞTIRILMAZSA, BİR TARİH YOK OLACAK”
Lefke’de binalarla ilgili en büyük sorunun mülkiyet konusu olduğunu, esas mal sahipleri öldüğü için hissedarlara ulaşmanın oldukça zor olduğunu kaydeden Karlıtaş, “Başka ülkelerde devletlerin bu gibi tarihi binalara el koyma, kamulaştırma yetkisi var. Eğer bizde de bu yapılmazsa bir tarih göz göre göre yok olacak” dedi.
Karlıtaş, dernek olarak geçen bölgedeki tarihi bir binayı kiralayıp, öz kaynaklarıyla orijinal dokusuna göre restore ettiklerini ve şu an Lefke Turizm Merkezi olarak kullanılan binanın halkın ziyarete açık olduğunu belirtti.
Lefke Belediyesi ile derneğin ortak projesi olan Lefke Vasıf Palas’ın bir kent müzesine dönüştürülmesine yönelik bir kaynak ayrılmamasından duyduğu rahatsızlığı da dile getiren Karlıtaş, “Kamulaştırması yapıldı. Projeleri çizildi. Alt yapı hazır ancak bütçe yok” dedi.
“Turizm bir vizyon işidir. Turizme de inanmak gerekiyor. Merkezi yönetimlerin yerel yönetim ve sivil toplumla birlikte çalışıp, güçlerini birleştirmesi gerekiyor. Ülkedeki plansız ve programsızlıktan Lefke de payını alıyor. Ancak bunlar çözülmeyecek sorunlar değil. İyi bir vizyonla sorunlarımızdan kurtulabiliriz”
"ÖNCE BİREYLER ARASI BARIŞ SAĞLANMALI, DİYALOG İÇİN İŞBİRLİĞİ ŞART”
Hasan Karlıtaş, Lefke Turizm Derneği ile Güney Kıbrıs’tan Doğa Dostları Derneği’nin diğer sivil toplum örgütleriyle işbirliği içinde yürüttüğü bu projede de, tüm iki toplumlu etkinliklerde olduğu gibi esas hedefin barış olduğuna dikkat çekti. “Önce bireyler arasında bu barışı sağlayıp, güven oluşmasını sağlamak lazım. Özellikle yaşlılar gibi ortak yaşanmışlığı olmayan gençlere ortak geçmiş ve ortak özelliklerini gösterip, işbirliği yapabileceklerini yaşayarak göstermeyi amaçlıyoruz”
Hasan Karlıtaş, işbirliğinin önemine vurgu yaparak, “Diyalog için işbirliği şart. Birbirimiz tanımak için de işbirliği şart” dedi. İlk hedefi Lefke ve çevresi olsa da amacın bütün adaya yayılmak olduğunu kaydeden Karlıtaş, projenin sonunda bir çalıştay yapıp, diyaloğun geliştirilmesine yönelik bundan sonra neler yapılabileceğini ele alacaklarını belirtti.