Ülkemizde henüz kesinleşmese de 2 kişiye, Deli Dana hastalığı ön teşhisi kondu. Ardından ise bu 2 kişiden birinin yaşamını kaybettiği açıklandı.
2 KİŞİDEN 1’i ÖLDÜ: Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde Deli Dana hastalığı bulguları saptanan iki kişiden birinin yaşamını yitirdiği açıklandı. Son iki hafta içinde hastanenin nöroloji kliniğine başvuran hastalardan iki tanesinde “Deli Dana hastalığı” bulgularının saptandığı belirtildi. Tüm tetkiklerin tanıya yardımcı olmakla birlikte kesin tanının, doku analizleri ile yapıldığını ve sonucun en geç iki hafta içinde alınmasının beklendiği kaydedildi.
BAKANLIKTAN AÇIKLAMA: Bunun üzerine Gıda, Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu, ülkedeki sığırlarda “Deli Dana” hastalığı bulunmadığını belirterek, halkın endişe etmemesini istedi. Sennaroğlu, bu nedenle “Deli Dana” ön teşhisi almış hastaların geçmiş yıllar içerisinde hastalığın görüldüğü ülkelerdeki ürünlerden tüketmiş olma ihtimali üzerinde durdu.
Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde Deli Dana hastalığı bulguları saptanan iki kişiden birinin yaşamını yitirdiği açıklandı. Son iki hafta içinde hastanenin nöroloji kliniğine başvuran hastalardan iki tanesinde “Deli Dana hastalığı” bulgularının saptandığı belirtildi. Tüm tetkiklerin tanıya yardımcı olmakla birlikte kesin tanının, doku analizleri ile yapıldığını ve sonucun en geç iki hafta içinde alınmasının beklendiği kaydedildi.
Bunun üzerine Gıda, Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu, ülkedeki sığırlarda “Deli Dana” hastalığı bulunmadığını belirterek, halkın endişe etmemesini istedi. Sennaroğlu, “Deli Dana” ön teşhisi konan hastaların geçmiş yıllar içerisinde hastalığın görüldüğü ülkelerdeki ürünlerden tüketmiş olabileceğini kaydetti.
Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ramadan Kamiloğlu, Creutzfeldt-Jacob (Deli Dana) ön tanısı konulan hastalardan birinin öldüğünü açıkladı.
Kamiloğlu yaptığı yazılı açıklamada, kesin tanı için beyin dokularından alınan doku örneklerinin tanı konulacak ilgili merkeze gönderilmek üzere alındığını, konu hakkında bilgi geldikçe bilgi akışına devam edileceğini ifade etti.
Sağlık Bakanlığı, dün Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Nöroloji Servisi’nde, nörodejeneratif bir beyin hastalığı ön tanısı ile tetkik ve tedavi edilmekte olan iki hastanın, halk arasında “deli dana” olarak bilinen Creutzfeld-Jacobs hastası olduklarına dair kesin bir bulgunun olmadığını açıklamıştı.
Açıklamada, henüz kesinleşmese de söz konusu kişilere, Creutzfeld-Jacobs hastalığı ön tanısı konduğu belirtilerek, kamuoyunun hassasiyetini göz önünde bulundurarak, yanlış bir anlamaya mahal vermemek için açıklama yapılma gereği duyulduğu kaydedilmişti.
NALBANTOĞLU HASTANESİ: “CREUTZFELDT-JACOB HASTALIĞI BULGULARI SAPTANDI”
Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi, Creutzfeldt-Jacob (Deli Dana) hastalığı bulguları saptanan iki kişiden birinin tüm çabalara rağmen kurtarılamadığını açıkladı.
Hastalıkla ilgili kesin tanının doku analiziyle mümkün olduğuna işaret edilerek, hastalardan alınan beyin omurilik sıvılarının (BOS) tektik edildiği ve sonuçların en geç iki hafta içinde alınacağı kaydedildi.
Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ramadan Kamiloğlu ile Nöroloji Klinik Şefi Sıla Usar dün yaptıkları ortak açıklamada, devlet hastanesinde deli dana hastalığıyla ilgili saptanan bulguları ve gelişmeleri kamuoyuyla paylaştı.
Açıklamada, “Harcanan tüm çabaya karşın hastalarımızdan birini dün kaybetmiş bulunmaktayız. Adli Tıp ve Beyin cerrahisi meslektaşlarımızın beyinden aldığı doku örnekleri Sağlık bakanlığınca ilgili merkezlere ulaştırılıp analizleri sağlanacaktır. Böylece kesin tanıya ulaşma şansımız olacaktır” denildi.
Açıklamada, son iki hafta içinde hastanenin nöroloji kliniğine başvuran hastalardan iki tanesinde “Creutzfeldt-Jacob hastalığı” bulgularının saptandığı belirtildi. Her iki hastanın EEG ve MRG tetkiklerinin Creutzfeldt-Jacob hastalığı ön tanısını desteklediği belirtilen açıklamada, hastalardan alınan beyin omurilik sıvıları (BOS) tektik edilmiş olup, sonuçların en geç iki hafta içinde tarafımıza ulaşması beklendiği kaydedildi.
Açıklamada, “Tüm tetkiklerin tanıya yardımcı olmakla birlikte kesin tanı, doku analizleri (biopsi-patolojik tektik) ile yapılmaktadır” denildi.
SENNAROĞLU: “DELİ DANA” HASTALIĞI YOKTUR”
Bunun üzerine Gıda, Tarım ve Enerji Bakanı Önder Sennaroğlu, ülkedeki sığırlarda “Deli Dana” hastalığı bulunmadığını belirterek, halkın endişe etmemesini istedi. Sennaroğlu, “Deli Dana” ön teşhisi konan hastaların geçmiş yıllar içerisinde hastalığın görüldüğü ülkelerdeki ürünlerden tüketmiş olabileceğini kaydetti.
Tarım Bakanı Önder Sennaroğlu, Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde iki hastaya Creutzfeldt-Jacob (Deli Dana) hastalığı ön tanısı konulması ve bu hastalardan birinin vefat etmesi üzerine yazılı bir açıklama yayınladı.
Sennaroğlu, “Deli Dana” ön teşhisi konan ve vefat eden hastadan kesin tanı için alınan beyin dokusunun ilgili merkeze gönderildiğini ifade ederek, sonucun kesinleşmemiş olmasına karşın halkın endişelerini gidermek için açıklama ihtiyacı duyduğunu belirtti.
“DELİ DANA ÜLKEDEKİ SIĞIRLARDA BULUNMUYOR”
“Deli Dana” hastalığının ülkedeki sığırlarda bulunmadığını vurgulayan Sennaroğlu, hastalığın klinik olarak ülkedeki sığırlarda tespit edilmediğini ve söz konusu hastalığa neden olan et, kemik ve kan unu gibi mamullerin ithalatının ülkede 2001 yılından beridir yasak olduğunu ifade etti.
Sennaroğlu, halkın içini rahat tutmasını isteyerek, panik yapacak hiç bir neden olmadığını vurguladı, gerekli her türlü araştırmayı yapmakta olduklarını kaydetti.
“HASTALIK ANCAK 10-20 YILDA ORTAYA ÇIKAR”
Önder Sennaroğlu, ülkede “Deli Dana” hastalığının sığırlarda klinik olarak görülmediğini belirterek, yıllardır ülkede canlı hayvan ithalinin yasak olduğunu anımsattı. Sennaroğlu, hastalığın prion proteinine bağlı olduğunu belirterek, bu etkenin uzun sürede hastalığa yol açtığını ve ancak 10 – 20 yıl içerisinde ortaya çıkabileceğini belirtti.
Sennaroğlu, bu nedenle “Deli Dana” ön teşhisi almış hastaların geçmiş yıllar içerisinde hastalığın görüldüğü ülkelerdeki ürünlerden tüketmiş olma ihtimali üzerinde durdu.
“Deli Dana” hastalığının canlı hayvanlardan birbirine bulaşmadığını belirten Sennaroğlu, hastalığı taşıyan hayvanlardan elde edilmiş et, kemik ve kan unu gibi hayvan yemlerine katılan ürünlerin hastalığa neden olduğunu ve söz konusu mamullerin AB ile eş zamanlı olarak 2001 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla ülkeye girişinin yasaklandığını anlattı.