LİMAN MI? SORMA GİR HANI MI?

Taner ULUTAŞ

[caption id="attachment_24477" align="alignleft" width="100"] TANER ULUTAŞ[/caption] *KKTC’nin en önemli limanı konumundaki Mağusa Limanında yaşananlar, hayret uyandırıyor. Park alanı ve küçük bir meyhaneye dönüştürülen limanda güvenlik zafiyeti yaşandığı öne sürülüyor. *Bir bakanın oğluna kaçak olarak gümrükten geçirmek istediği inşaat kelepçeleri nedeni ile kesilen gümrük bedeli sonrasında Mağusa Limanına giden bakanın asılsız suçlamalar ile gümrükçülere soruşturma açtığı öne sürülüyor. KKTC’nin en güvenli ve güvenlik açısından sorunsuz olması gereken Limanların ‘Sorma gir hanına’ dönüştürüldüğü ve güvenlik açısından SOS verdiği öne sürülüyor. Mağusa Limanına park edilen ve günlerce park halinde bırakılan araçların güvenlik açısından zaafiyet yaratığı ve kaçakçılara alt yapı oluşturduğu iddia ediliyor. PARK YERİMİ GÜMRÜK ALANI MI ? Mağusa Limanında görevli güvenilir bir kaynak yaptığı açıklamada, Mağusa Limanı güvenlik açısından son derece zayıf bir liman. Güvenlik hiç yok. Liman ‘Sorma gir hanına’ dönüşmüş durumda. Birçok vatandaş arabalarını limana park ederek gemiye binerek ülkeyi terk ediyor. Park ettikten sonra örttükleri arabaları günlerce limanda kalıyor. Ülkeye döndükten sonra da arabalarına binip limandan ayrılıyorlar. Ama park edilen arabalar ile birileri dışarıya ne taşıyor kimse de bilmiyor dedi. KAÇAK MALLARA GÜMRÜK ALINDI DİYE SİNİRLENDİ Ayni kaynak açıklamasına devamla şunları kaydetti. ‘kısa bir süre önce bir bakanın oğlu kendi şirketinde kullanmak için inşaatlarda kullanılan kelepçeler getirdi. Gümrükçü arkadaşlar gümrüğe bildirilmeden geçirilmek istenen bu kelepçeleri kontrol esnasında fark ederek hem gümrük bedelini tahsil ettiler. Bakanın oğlu buna sinirlenerek oradan ayrıldı. GÜMRÜKÇÜLERİ SUÇLADI Önceki Pazar günü ilgili bakanımız Mağusa Limanına geldi. Gümrükçü arkadaşlar kendisini çıkıp selamlamamışlar diye yapmadığını bırakmadı. Mağusa Limanından ayrıldıktan sonra gümrükçü arkadaşları öğlen üzeri uyumakla suçladı. Geçenlerde gümrükçü arkadaşlar biz çalışanlara kendilerinden ifade istendiğini ve haklarında soruşturma açıldığını söylediler. Burası nasıl bir memleket inanın hiç anlamıyorum’ BAKAN İNTİKAM ALMAK İSTİYOR Bakan intikam peşinde ve sırf oğluna gümrükçüler gümrük cezası kestiler diye şimdi gümrükçülerden intikam almak istiyor diyen ayni kaynak, Mağusa Limanının sorma gir hanına döndüğünü ve birçok gece kurulan masalar ile küçük bir meyhaneye dönüştüğünü görmeyenler şimdi gümrükçü arkadaşlarımızdan intikam almak istiyorlar. Olmadık suçlamalar ile soruşturma açarak ifadelerine başvuruyorlar açıklamasında bulundu..


    Sahibine Mesajlar Sayın Kutlay Erk, yaptığın dürüstçe açıklama ile inan sempati topladınız. Bazı siyasiler gibi Su dediğin zaman Beşparmak dağlarından Trodos dediğin zaman Gaziverren’den bahsetmediniz. Ben siyasetçinin işte böyle bodoslama gidenini severim. Çünkü yalancının mumu üfleyince söner. Yalan söyleyerek bir gönülde bir çiçek olacağınıza doğru söyleyerek birçok gönülde buket olmak daha güzel olur. Değil mi? ***** Sayın Rauf Ersenal, Vakıflar İdaresinin Yönetim Kurulu Başkanı olduktan sonra bakıyorum Vakıfların çehresi değişti. Sanat ve Kültüre olan ilginiz gıbta ile izleniyor.  Sosyal Medya’da paylaştığınız Akdeniz Arkaik Eserlerin görüntüsü muhteşemdi. Veysi soyer’in gündeme uygun fotoğrafları da sanırım insanımıza çok şeyler anlattı.KKKTC yeteneksiz ve beceriksiz bazı idarecilerden çektiğini ABD Usame Bin Ladin'den çekmedi Rauf’um. Yola devam. ******* Sayın Niyazi Kızılyürek, Yenidüzen’deki yazınız ilginçti. Rahmetli İsmet Kotak’ın gemilerle gece taşıdığımız Türkiyeli göçmenleri yerleştirirken nerden geldiniz söyleyin yerleştiğiniz köyün ismini koyalım demesi sanırım ondan daha ilginçti. Baltayı taşa vurdum Türk Köyü oldu, itirafı galiba biraz eksik kaldı. Baltayı taşa vurduktan sonra tekmeyi de Kıbrıslı Türk’ün kaba yerine salladım soluğu Londra ve Melburun’da aldı diye ilave etselerdi daha doğru olacaktı. Dağ başına kış gelirse, bizim gibi duyarsız ve neme lazımcı insanların başına da çok iş gelir. Değil mi? ******* Sayın Aybars Karaatmaca, Türkcell olarak büyük bir misyonun öncülüğünü üstlendiğinize tanık oluyoruz. Bandabuliyam ile üreticinin yanında, festivaller ile o bölge insanının koltuk altında olmanız hiçbir iş yapmayan ‘YES SİR’cü bazı siyasiler ile graso ve yağdanlık uzmanı birçok Müdürün sinirine dokunuyor. Gün gitsin para gelsin kitabını okuyan bu müdürleri çok rahatsız ediyorsunuz. Türkcell’in full çeken bataryası ile halkın kapsama alanına girerken, bu efendilerin zayıflayan bataryaları nedeniyle onların kapsama alanı dışında kalıyorsunuz. Ama olsun mühim olan halkın kapsama alanına dahil olmak değil mi? ******** Sayın Münür Öztürk, bir hayvansever olarak hayvanlar isimleri gibi sahipsiz olduğunu dile getiriyorsunuz. 5 İlçede barınak şart diye de ilave ediyorsunuz. İlahi Münür gardaş, barınak demek para demek. Para da resepsiyon ve 5 yıldızlı otellerde yemek ve şov demek. Hangi siyasetçi bu şovun bundosundan keserek hayvanları düşünecek diye sorsam. Sevgili Münür birçok siyasetçinin kendisine bile faydası yok, hayvanlara nasıl faydası olacak? ******* Sayın Hasan Nihat Erduran, dün gerçekleşen F 1 yarışında benim favorim Mersedes’tir dediniz. Tabi Michael Schmaher’siz F 1’i buldunuz istediğiniz gibi favori seçersiniz. Shumi olsaydı sanırım eskiden olduğu gibi Ferari’nin eksoz dumanını solumaktan bayılacaktınız.  Çorak tarlada bostan yetişmez, Schmusiz F 1 tatsızlığından seyredilmez Müdürüm. ******* Sayın Bertan Zaroğlu, maşallah ağzından gül yaprakları, dudaklarından yaseminler dökülüyor. Bertan’cığım sayende çok naçizane kelimler öğreniyoruz. Benim kelime dağarcığına sayende Soyununu sopunu bilirim, hesabını sormayan namerttir kelimesinin yanı sıra hayvan,  kelimelerini de ekledim. Sen bülbül gibi şakımaya, şahin gibi saldırmaya devam et. Nasıl olsa bizim dağarcık boş. Sayende doldurmuş oluruz. Ne dersin?  


GÜNÜN FOTOĞRAFI