Lübnan'da Hassan Diyab liderliğindeki hükümetin Beyrut Limanı patlaması sonrası 10 Ağustos 2020'de istifa etmesinden 13 ay sonra yeni bir hükümet kuruldu.
Kendisinden önceki iki ismin hükümet kuramamasının ardından 26 Temmuz'da başbakanlığa getirilen Necib Mikati'nin 1,5 ay süren çalışmaları sonuç verdi. Başbakan Mikati, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ile yaptığı görüşmenin ardından kabinesini açıkladı.
Daha önce de iki dönem başbakanlık yapan ve Lübnan'ın en zengin insanı olarak bilinen Mikati, ülkesini içinde bulunduğu krizden kurtarmak için elinden geleni yapacağına dair söz verdi.
Bunun için hükümet olarak uluslararası kuruluşların yanı sıra diğer Arap ülkelerinden de destek arayışında olacakları mesajını veren Mikati, ülke içinde de ayrıştırıcı siyasetin artık bir kenara bırakılması gerektiğini söyledi.
Lübnan'da yaşanan kriz nedeniyle Beyrut'taki bir benzin istasyonunun önünde oluşan uzun araç kuyruğu
Mikati, hükümet kurulduğu taktirde Uluslararası Para Fonu (IMF) ile görüşmeleri yeniden başlatmak için girişimde bulunacağını açıklamıştı.
Reuters'a konuşan Lübnanlı siyasi kaynaklar, Lübnan'daki tarafların uzlaşması için gösterilen çabalara öncülük eden Fransa ile yapılan temaslar sonucunda hükümet için anlaşmaya varıldığını söyledi.
Yeni bir hükümetin kurulması, Lübnan'ın ihtiyacı olan uluslararası yardım için ortaya koyulan en önemli koşuldu. Ancak kurulan hükümetin talep edilen reformları yerine getirip getiremeyeceği henüz belirsiz.
Kamuoyu şüpheyle yaklaşıyor
Çoğunlukla teknokratlardan oluşan hükümetteki bakanların her biri, en az bir fraksiyon tarafından onaylanarak kabineye alındı. Ancak bu fraksiyonların Lübnan'da 1975-1990 yılları arasındaki iç savaştan beri siyasete tahakküm eden gruplar olması, kamuoyunun yeni hükümete şüpheyle yaklaşmasına neden oluyor. Lübnan'da birçok insan, ülkeyi onlarca yıldır yöneten aynı siyasi partilerin radikal değişiklikler yapmasının zor olduğuna inanıyor.
Beyrut Limanı'nda 4 Ağustos'ta meydana gelen patlamada 200'den fazla kişi hayatını kaybetmişti. Patlamanın ardından beceriksizlik ve yolsuzluk suçlamalarının yöneltildiği Diyab hükümeti, istifa etmek zorunda kalmıştı. Birbirine rakip siyasi grupların o tarihten beri yeni bir hükümet üzerinde anlaşamamaları ise Lübnan ekonomisinin daha da kötü bir hâl almasına neden olmuştu.
Büyük bir benzin krizine sahne olan Lübnan'da uzun elektrik kesintilerinin yanı sıra ilaç sıkıntısı da yaşanıyor.