Lute’un gelmesini bekliyorlar

Rum Yönetimi’nin, Kıbrıs sorunundaki gelişmeler konusunda bir izlenime sahip olmak için BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un, gelişini beklediği belirtildi.

Fileleftheros gazetesi, “Lute’u Bekliyorlar-Lefkoşa’da, Özel Danışmanın En Kısa Zamanda Ada’ya Geri Dönmesi Bekleniyor” başlıklı haberinde, Rum Yönetimi’nin, Kıbrıs sorunundaki gelişmelere dair izlenime sahip olmak amacıyla, ilk önce Kıbrıs’taki liderlerle görüşen, ardından ise belirli aralıklarla garantör ülkeler İngiltere, Atina ve Ankara’ya seyahat eden BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un, Ada’ya gelmesini beklediğini yazdı.

BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un, Kıbrıs’taki liderlere, iki aşamada, garantör ülkelerle temaslarını tamamladığı zaman geri döneceği yönünde söz verdiğini yazan gazete, ilk aşamanın, Lute’un geçtiğimiz Şubat ayındaki Kıbrıs temaslarının bitimi ve bunun akabinde Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in kendisinin, BM yetkilisi ile telefonda görüştüğünü açıklaması olduğunu belirtti.

Gazete Lute’un, Kıbrıs’taki liderlerle, yeni temaslarda bulunmak için gelmeye karar vermeden önce bazı telefon görüşmelerinin araya girmesinin de ihtimal dışı olmadığını yazdı.

Rum Yönetimi Başkanlığı’nda, Lute’un yeni bir ziyaretini özel bir ilgiyle beklediğini yazan gazete, Rum Yönetimi’nin, referans şartları üzerinde anlaşmaya varma olasılıklarının ve olanaklarının ne olduğunun ortaya çıkmasını arzuladığını belirtti.

TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun twitter hesabında yer alan kelimelerin, Lute ile gerçekleştirdiği görüşmede de söylenmesi durumunda, durumların o zaman daha da zor olacağını belirten gazete Türkiye’nin, Güvenlik ve Garantiler konusunu gündem dışında bırakmakta ısrar etmesi durumunda, referans şartları üzerinde anlaşmaya varılmasının, imkansıza kadar çok zor olacağını yazdı.

Gazete Rum tarafının, Lute’un gelişine bağlı olarak, Lute’un, referans şartları üzerinde anlaşmaya varılacak konuları kafasında netleştirip netleştirmediğini, Lute’un bir önceki ziyaretinde liderlerle görüşmek için hazırladığı gayri resmi belgenin akıbetinin ne olduğunu ve müzakerelerin en kısa zamanda yeniden başlaması için hangi olanakların var olduğunu görmek istediğini de belirtti.

Gazete haberinde ayrıca beklenen noktanın, Lute’un gelecek haftalarda, liderlerle yeni bir görüşmeler turu gerçekleştirmesi olduğunu yazdı.

“NE GARANTİLER, NE İŞGAL ORDUSU NE DE MÜDAHALE HAKLARI”

Fileleftheros gazetesi Rum Hükümet Sözcüsü Prodromos Prodromu’nun, merkezi Atina’da olan ve Güney Kıbrıs’a akredite edilen elçiliklerin ticaret ataşeleri ve yabancı diplomatları, Kıbrıs sorununun yanı sıra ekonomi, yatırım fırsatları ve enerji programları konusunda bilgilendirdiğini yazdı.

Habere göre Hükümet Sözcüsü Prodromos Prodromu, yabancı ataşeleri ve diplomatları Kıbrıs sorunundaki gelişmeler konusunda ayrıntılı bir şekilde bilgilendirirken, “Türkiye’nin işgal altındaki toprakların yasa dışı kolonizasyonundan” da söz etti.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Kıbrıs sorununun çözümü için sarf ettiği çabalardan ve müzakerelerin yeniden başlaması hedefiyle BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute aracılığıyla BM Genel Sekreteri’nin mevcut girişimden de söz eden Prodromu, AB ilke ve değerleri, BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararları temelinde, garantiler, müdahale hakları ve işgal ordusu olmaksızın, yaşayabilir ve işlevsel bir çözüm bulunması hedefiyle, müzakerelerin, Crans Montana’da kaldığı yerden devam etmesi gerektiğini söyledi.

Kıbrıs Rum tarafının çabalarına karşın, Türkiye’nin; garantilerin, Kıbrıs’taki Türk ordusunun varlığının korunmasındaki ısrarı nedeniyle bugüne kadar bir çözümün sağlanamadığını ileri süren Prodromu, AB’nin, Kıbrıs sorununa ilişkin yapıcı tezlerinden ve Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik çabalardaki mevcudiyetinden de söz etti.

Güney Kıbrıs’ın tek yanlı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölgesi içerisindeki hidrokarbon keşifleri konusunda ise Prodromu, Güney Kıbrıs için yeni ufukların açıldığını belirtirken Güney Kıbrıs’ın geliştirdiği üçlü işbirliklerinin önemini vurguladı.

Prodromu, Güney Kıbrs’ın enerji programlarının, AB’nin ilgili politikalarıyla aynı çizgide olduğunu ve “Kıbrıs Cumhuriyeti’”nin doğal kaynaklarından faydalanma ve araştırma yapmaya yönelik egemenlik haklarına dayandığını söyledi.

Prodromu, “yakıt sıvılaştırma terminalinin kurulmasının”, Rum “MEB’”i içerisinde keşfedilecek miktara bağlı olduğunu, sonuçlara göre ilgili kararların alınacağını belirtti.

Euroasia Interconnector (İsrail’den Güney Kıbrıs’a ve oradan da Yunanistan’a elektrik enerjisi götürülmesini öngören proje) konusunda ise Prodromu, bunun ülke adına kendileri için çok önemli bir çalışma olduğunu, Rum Yönetimi’nin, bu konuda, şirketlerle görüşme halinde olduğunu söyledi.