Mağusa İnisiyatifi kurulduğu 10 yıldan beridir Kıbrıs sorununun anahtarı olarak Kapalı
Maraş;ın rolünü ortaya koyan bir sivil toplum örgütüdür.
Mağusa genelinde toplumlararası iş birliğinin geliştirilmesine yönelik yaptığımız çalışmalar
gerek yerel, gerek uluslararası alanda kabul görmektedir. Etkinliklerimiz ve bakış açımız
sadece Kıbrıslı Türkleri değil, Maraş;n yasal sahipleri olan Kıbrıslı Rumlar tarafından da
kabul görmektedir.
Maraşın uluslararası hukuk ilkeleri içinde, temel insan haklarına saygılı biçimde ve iyi niyet
çerçevesinde açılmasının etkili bir Güven Yaratıcı Önlem olacağı açıktır.
Ancak, dün gerçekleştirilen Maraş hamlesi provokatif bir eylemdir. Gerçekleştirilen eylem iki
toplum arasındaki ilişkileri olumsuz etkileyeceği gibi, Kıbrıslı Türklerin ve Türkiyenin de
geleceğini olumsuz etkileyecek olan bir adımdır. Uluslararası aktörleri yeni yaptırımlar alma
yönünde cesaretlendirecek olan bu eylem halihazırda insanlık ayıbı olarak yıllardır rehin
tutulan Maraş bölgesi tarihine ek bir kara leke olarak işlenmiştir.
Mağusa İnisiyatifi olarak Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türklerin geleceklerini belirleme hakkının
kendi ortak iradelerinde olduğuna inanmakta, Maraşın geleceğinin de ancak ve ancak
Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların demokratik iradesi tarafından belirlenebileceğine
inanmaktayız.
Gerçekleştirilen tek taraflı eylemin Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında olduğu kadar
Kıbrıslı Türklerin içinde de kutuplaşmalara sebep olacağı açıktır.
Mağusa İnisiyatifi olarak Maraş’ta gerçekleştirileceği iddia edilen oldubittiyi kınamaktayız.
Maraş konusunda diyalog ve işbirliği ortamının yaratılması için kentin geleceği konusunda
Birleşmiş Milletleri proaktif adımlar atmaya davet ederiz.
Toplumlararası ilişkilerin sağlıklı bir zemine taşınabilmesi için BM550 numaralı kararda da
belirtildiği gibi Maraşın BM idaresine aktarılması vurgusunu hatırlatırız.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin Maraş konusunu daha fazla öteleme zamanının
kalmadığını vurgularız.
Konunun ada üzerinde meşru hakları olan toplumların iradesini yansıtacak biçimde bir Güven
Yaratıcı Önlem olarak görüşülmesi için adadaki BM İyi Niyet Misyonunun etkin bir diyalog
ortamını oluşturmasını talep ederiz.
Kapalı bölge Maraş’ın yasal sahiplerinin mülkiyet haklarına uygun nitelikte bir barış projesi
olarak ele alınması gerektiğini hatırlatmak isteriz.
Aynı şekilde ada sakinlerini, gerçekleştirilen provokatif eylemlere dahil olmamaya çağırırız.