Bu ülkenin EKONOMİ yönetimi, “çok uzun isimli bakanlığın” sorumluluğundadır. Daha doğrusu adı öyle konulmaya çalışılmaktadır. Ekonomi Bilimi ile yakından uzaktan ilgisi alakası olmayan konular, saçma sapan tespitler, gereksiz icraatlar almış başını gitmektedir. Hükümet Programı ile vaat ettikleri aşağıdadır. Buna uyuluyor mu? Okuyunca göreceğiniz üzere: Hayır! “Keyfi ve peşkeş” uygulamalarının artarak devam ettiği İDDİALARI var. “PATRON ve ADAMLARI” hikâyesi hortlatılmaktaymış gibi duruyor. Görünüşe göre; torpil, adam kayırmacılık, rant sağlama azaltılamamaktadır. Buna ne niyet vardır ne de istek. SERBEST LİMAN Bölgesinde neler oluyor? “Kötü kokular yükseliyor. Burun direkleri kırılıyor.” diye, şikâyetler almış başını gidiyor. İşini gücünü yapan, taahhüdünü yerine getiren, kirasını ödeyen, aktif olan girişimcilere; kira sözleşmesinde OLMAYAN maddeler(!) gerekçe gösterilerek ve sözleşmelerinin İPTAL edildiği bildirilerek YABANCI sermayeye, bu şirketlerin icarlarında olan yerler PEŞKEŞ çekilmeye çalışılıyormuş. Bu firmalar KKTC’yi, sizin boşu boşuna, türlü gerekçelerle, dünyanın parasını harcayıp kapısından bile girmeyi beceremediğiniz yerlerde temsil etmektedirler. Sizin “devlet” olarak attığınız imzalara güvenip MİLYON DOLARLIK” iş taahhüdüne girişmişlerdir. Şimdi onlara “çık, git” demekte hiç sakınca görmüyormuşsunuz! Siz “babanızın çiftliğinde” mi yaşadığınızı zannediyorsunuz? Hukuk Devleti ve/veya Devletlerin Devamlılığı İlkelerini hiç duydunuz mu? 6 Eylül 2013 tarihinde, ekonomiden sorumlu bakanlığın başında bulunan kişinin, Yüce Meclis kürsüsünden okuduğu “programda” neler yazdığını hatırlıyor musunuz? Bakın bakalım, yukarıda anlatmaya çalıştığım ama isim vermediğim işletmelere, aşağıda vermiş olduğunuz sözlerden hangisini uyguladınız? “Hükümetimiz, EKONOMİ’nin önünü açarak ülkemizin çağdaş yaşama ulaşması için yoğun çalışmalar yürütecektir. Ülkemiz tarihinde, çeşitli ekonomik kalkınma programları uygulanmıştır. Yaşanan tecrübeler, serbest piyasa sistemi içinde işleyen, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve şeffaflığın egemen olduğu ekonomilerde, daha sıhhatli ve rasyonel bir gelişme ve kalkınmanın sağlandığını göstermektedir. Hükümetimiz açısından ekonomik büyüme ve istihdam artışının özel sektör kanalıyla gerçekleştirilmesi esastır. Güçlü, sürdürülebilir, özü ile uyumlu, doğal kaynakları ile desteklenen, çevre ve dünya ekonomileri ile sağlıklı ve mütekabil bağlantılara dayalı ekonomik model oluşturulacaktır. Özel sektör ve paydaşların katılımı ile yeni bir stratejik planlama yapılacaktır. Dünya’daki eğilimler ve özel sektörün gelişimi dikkate alınarak, ülkemizin rekabet üstünlüğüne sahip olduğu ve yüksek katma değerli sektörler desteklenecektir. Ekonomide verimliliği ve rekabeti artıracak ve üretim potansiyelimizin tam olarak kullanımını sağlanacaktır. Bu reformlar, tüm toplum kesimlerinin katılımı ile toplumsal barış ve uzlaşı içerisinde ülke koşulları dikkate alınarak süratle hayata geçirilecektir. Yeni pazarlara ulaşmak için pazarlama teşvik sistemi uygulanacaktır. Özel sektörün markalaşma yönündeki çalışmaları özendirilecek ve teşvik edilecektir. İhracatçı firmaların en önemli girdilerini oluşturan enerji, istihdam ve haberleşme giderleri düşürülecek, ihracatçılarımızın rekabet gücü arttırılacaktır. İstihdam yaratan, teknolojik gelişmeyi hızlandıran, bölgesel gelişmişlik farklarını azaltan etkin bir teşvik sistemi kurulacaktır. Sanayicimizin ihtiyaç duyduğu, düşük faizli finansmana erişim kolaylaştırılacaktır. Hammaddesi tamamen yerli üretim olan ürünlerin ithalatı yeniden düzenlenecektir. Sanayi sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücü ile ilgili çalışmalar geliştirilecektir. Sektörel ve bölgesel bazda, firmaların kümelenmelerini sağlayacak organize sanayi bölgeleri ve teknopark uygulamaları yaygınlaştırılacak, hâlihazırda var olan bölgelerin altyapıları geliştirilecektir. Sanayileşmede, kurumsal sosyal sorumluluk, insan ve çevre faktörleri hassasiyet ile ele alınıp desteklenecektir. AB gümrük birliğinde olan ülkeler ile serbest ticaretin geliştirilmesini sağlayacak tüzüklerin hazırlanması için gerekli mekanizmaların hayata geçirilmesi hedeflenir. KKTC’nin sınır ötesi ticarette avantajlı ülke konumuna gelmesini sağlamak amacıyla “Kuzey ile Güney Arasındaki Ticaret Kaymasının Analizi ve Kuzey için Politika Önerileri” araştırma raporu da dikkate alınmak suretiyle “Sınır Ötesi Ticaret Stratejisi Eylem Planı” hazırlanacak ve uygulamaya konulacaktır. İşletmelerin fiziki, teknolojik ve üretim altyapılarının geliştirilmesi hedeflenmektedir. KOBİ stratejileri, ürün ve işletme kalitesi artırıcı, pazarlama anlayışını geliştiren ve yatırımları planlı bir şekilde yönlendirebilecek şekilde düzenlenecektir. Reel Sektör Danışma Kurulu iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi için etkin ve aktif rol üstlenecektir. Yenilikçiliğin geliştirilmesine yönelik programların hazırlanarak etkin bir biçimde uygulanması amacı için ilgili Bakanlık bünyesinde AR-GE birimlerinin kurulması hedeflenecektir.” Hiçbir sözünüzü tutmayıp tam tersini uygulamaktasınız. Hem ayıp hem de yazıktır! Sizin gibilerin bu uygulamaları yüzünden, siyasete duyulan güven, SIFIRIN ALTINA doğru hızla ilerlemektedir. VAHŞİ KAPİTALİZM uygulamalarınız sadece halkı değil, KAPİTAL sahiplerini de canlarından bezdirmiştir. Sorulması gereken soru şudur: “Siz kimin için çalışıyorsunuz?”