Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Mağusa İlçesi’nin organizasyonuyla rutin olarak düzenlenen “Mağusalı Sohbetler” etkinliğinin bu haftaki konuğu gazeteci, yazar, akademisyen, Kıbrıs Haber Ajansı editörü ve Gazete Duvar muhabiri Dr. Nikolaos Stelya oldu. CTP’nin Mağusa İlçe Binası’nda yoğun bir katılımla gerçekleşen söyleşinin konusu, “Türkiye ve Yunanistan Seçimleri Sonrasında Kıbrıs ve Doğu Akdeniz” oldu. Dr. Nikolaos Stelya hem Türkiye hem de Yunanistan’ın seçim atmosferi ile ilgili bilgiler paylaştı, görüşlerini sundu. Stelya, Türkiye’deki seçimlerin ardından olası her durumda Kıbrıs konusu açısından olabileceklerle ilgili edindiği bilgileri de paylaştı. Söyleşiye, CTP Mağusa Milletvekilleri Teberrüken Uluçay, Şifa Çolakoğlu, Eski Başbakan Ferdi Sabit Soyer, Gazimağusa Belediye Başkanı Dr. Süleyman Uluçay, CTP Gazimağusa İlçe Başkanı Oktay Kayalp, Gazimağusa Belediye Meclisi üyeleri, çok sayıda partili ve yurttaşlar katıldı.
MERT: MAĞUSALI SOHBETLER İKİ HAFTADIR AYNI TEMAYI İŞLİYOR
Etkinliğin moderatörlüğünü yapan CTP Mağusa İlçesi Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Cemal Mert, iki haftadır üst üste aynı konu teması altında Mağusalı Sohbetler’i gerçekleştirdiklerini söyledi. Geçtiğimiz hafta Prof. Dr. Ahmet Sözen ile küresel ve bölgesel gelişmeler ışığında Doğu Akdeniz ve Kıbrıs konusunu konuştuklarını, Sözen’in 1970’lerden bu yana küresel gelişmeler, büyük güçlerin arasındaki değişimler ve Doğu Akdeniz’e ve Kıbrıs’a etkilerini anlattığını anımsatan Mert, bu akşam Dr. Nikolaos Stelya ile Yunanistan ve Türkiye’de yapılacak seçimlerin ardından oluşacak dinamiklerin Kıbrıs’a nasıl yansıyacağını konuşacaklarını dile getirdi. Dr. Cemal Mert, konuşmacı Dr. Nikolaos Stelya’ya davetlerine katıldığı için teşekkür etti.
STELYA: PARLAMENTER SİSTEME GEÇİŞ ZOR GÖRÜNÜYOR
Söyleşide konuşma yapan Dr. Nikolaos Stelya, İngiltere merkezli haftalık The Economist Dergisinin Türkiye’deki seçimlerle ilgili olarak “2023 yılının En Önemli Seçimi” manşeti ile ilgili bilgiler verip, görüşlerini paylaştı. İlgili haber-yorumun Türkiye’de iktidarın büyük tepkisini çektiğini ifade eden Stelya, Türkiye’deki bir önceki seçim tarihi olan 2018 yılından bugüne kadar yaşanan ekonomik, demokratik ve etnik sorunlara değindi. Millet İttifakının seçimi kazanması halinde parlamenter sisteme geçmede büyük güçlük yaşayacağına değinen Stelya, parlamenter sisteme geçişte gerekli olan Anayasa değişikliğinin hayata geçebilmesi için Meclis’te gereken çoğunluğu sağlamanın oldukça zor olduğuna vurgu yaptı.
YUNANİSTAN SEÇİMİ
Dr. Nikolas Stelya, 21 Mayıs tarihinde gerçekleşecek olan Yunanistan seçimleri ile ilgili görüşlerini ve elde ettiği bilgileri de paylaşırken şu ifadelerde bulundu:
“Yunanistan’da şu an itibarıyla Miçotakis liderleğinde tek başına iktidar vardır. Muhafazakar ve aşırı sağ unsurların desteğiyle 2019 Temmuz’undan bu yana iktidarda olan bir hükümetle Yunanistan yoluna devam ediyor. Son kamuoyu araştırmalarına göre Yunanistan’daki tek parti iktidarı bu seçimle birlikte sona erecek. An itibarıyla hiçbir parti tek başına iktidara yetebilecek sandalye sayısına erişemiyor. Son anketlere göre, muhafazakar Yeni Demokrasi Partisi % 30 - 32 bandında, merkez sola kaymış olan eski zamanların radikal solu Syriza Partisi % 25 bandında, Pasok %10, Yunanistan Konumist Partisi % 5 ve diğer küçük partiler takip ediyor”. Yunanistan’da ekonomik krizin yansıtılanın aksine henüz bitmediğini, seçimden sonra da ilk gündem maddesinin hala ekonomik kriz olacağını anlatan Stelya, ekonomik krizin yanında demokraside de erozyonlar olduğunu hatta bazı kesimlerin Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’i “ Erdoğanlaşma” ile benzeştirdiklerini dile getirdi.
ERDOĞAN KAZANIRSA “GEVŞEK FEDERASYON, KILIÇDAROĞLU “KAPALI KUTU”
Dr. Nikolas Stelya, Türkiye’deki seçimlerin ardından Cumhur İttifakı’nın ve Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimden galibiyet alması opsiyonu düşünüldüğünde bazılarında olumsuz bir tablo oluşabileceği algısı olduğunu, ancak Güney’deki elçiliklerle konuştuğunda bunun tam tersi bir görüntü ile karşı karşıya kaldığını söyledi. Stelya konuyla ilgili konuşmasına şöyle devam etti: “Bu konuda çok ilginç bir gelişme ile karşı karşıyayız. Güney Lefkoşa’daki diplomatik temsilciliklerdeki beklenti seçimlerden sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görevde kalması halinde Kıbrıs’ta yeni bir süreç başlayacağı, bu sürecin de “Gevşek Federasyon” denilen model olacağı üzerinde duruluyor. Bu modele İngilizler de ‘Olabilir. Beyin cimnastiği yapabiliriz’ demişti. Bundan iki hafta önce BM nezdinde yetkili olan bir diplomat tarafından bana söylenen, yaz aylarından önce bu sürecin başlayacağı, enerji konusuyla birlikte yoğunlaşacağı. 2023’ün sonlarına, 2024’ün başlarında en geç Kıbrıs’ta tarihin tekrardan hızlandığı bir sürece girebileceğimiz oldu. Ancak ben bu görüşe mesafeliyim”.
Millet İttifakı ve Kılıçdaroğlu’nun galibiyetinde ise yetkin bir Yunan diplomatın kendisine Kıbrıs sorunu ile ilgili “kapalı kutu” yorumunda bulunduğunu kaydeden Stelya, Millet İttifakı içerisinde Kıbrıs sorununa karşı olumlu mesajların var olduğunu, ancak patikte ne olacağını bilemediğini, Kıbrıs politikalarının tam olarak anlayaşılabilmesi için biraz daha beklememiz gerektiğini işaret etti.