Ülkemizde vatandaşlar çok iyi kalitede üretilen yerli ürünlere ilgi göstermezken yurtdışından gelen ürünlerin hayatın her alanında yer ettiği dikkat çekiyor.
“FABRİKALARIMIZ ÜRETİYOR, İTHALLER TÜKETİLİYOR”
Ülkede yerli üretim yerine piyasada ithal ürünlerin rağbet görmesi ve tüketilmesi, yerli üretim yapan fabrikalar ile üreticileri yok oluşa sürüklüyor. Ülkede faaliyet gösteren toplam 750 fabrikanın ürünlerinin tercih edilmeyerek, ithal ürünlerin tüketilmesinin ülke ekonomisi açısından üzücü olduğu vurgulanıyor.
“YERLİ ÜRÜNLERE GÜVENSİZLİK”
Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, ülkede üretilen stratejik ürünlerin dahi desteklenmediğini belirterek, ithal ürünlere rağbet eden oteller ile restoranlara yerli ürün kullanma teşviki veya zorunluluğu getirilmesi gerektiğini vurguladı. Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı ise, bu durumun ekonomi açısından çok üzücü olduğunu vurgulayarak, yerel ürünlere halkın güvensizliği olduğunun tespit edildiğini, ayrıca ithal ürünlerin ülke piyasasına rahat girebilmesinin yerli üreticiyi zorladığını, pazar payının düşük olması nedeniyle hiçbir üreticinin tam kapasite çalışamadığını kaydetti.
Rana SARRO
Ülkede yerli üretim yerine piyasada ithal ürünlerin rağbet görmesi ve tüketilmesi, yerli üretim yapan fabrikalar ile üreticileri yok oluşa sürüklüyor.
Ülkede faaliyet gösteren toplam 750 fabrikanın ürünlerinin piyasada tercih edilmeyerek, ithal ürünlerin tüketilmesinin ülke ekonomisi açısından çok üzücü olduğu vurgulanıyor.
Bu konuda çalışmalar yürüten Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, ülkede üretilen stratejik ürünlerin dahi desteklenmediğini belirterek, ithal ürünlere rağbet eden oteller ile restoranlara yerli ürün kullanma teşviki veya zorunluluğu getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı ise, bu durumun ekonomi açısından çok üzücü olduğunu vurguladı ve bu konuda devlete görev düştüğünü hatırlattı.
Yerel ürünlere halkın güvensizliği olduğunun tespit edildiğini belirten Ali Çıralı, bunun ürünlerin kalitesizliğinden değil, devletin gerekli denetimleri yapmamasından kaynaklandığını söyledi.
Hâlbuki devlet makamlarının buradaki üretimlerin denetimlerini rutin olarak yaptığını kaydeden Çıralı, ithal ürünlerin, ülke piyasasına rahat girebilmesinin yerli üreticiyi zorladığını vurguladı. Bundan ötürü sanayicilerin pazar payının çok düşük olduğunu belirten Çıralı, piyasanın darlığından hiçbir üreticinin tam kapasite çalışamadığını kaydetti.
TULGA: “DEVLET VE TOPLUM SORUMLULUKLARINI YERİNE GETİREMİYOR”
Otel ve restoranlarda yerli üretim yerine ithal ürünlerin tüketildiğine, yerli ürünlerin desteklenmediğine dikkati çeken Tulga, toplumun da yerli ürün tüketimine önem vermediğine vurgu yaptı.
Otellere yerli ürün kullanma teşviki veya zorunluluğu getirilmesi gerektiğini vurgulayan Hürrem Tulga, “kendi görevlerini yapmayan bir toplum; sorumluluklarını yerine getiremeyen devlet, hükümet durumundayız. Kendi ürününü tüketmeyen bir toplum idare hakkı istiyor” dedi.
“STRATEJİK ÜRÜNLER DAHİ TÜKETİLEMİYOR”
Ülkede 4 tane stratejik ürün olduğunu; bunların narenciye, süt ve süt ürünleri, patates ve zeytin olduğunu belirten Tulga, devletin ise bu yerli ve stratejik ürünlerin dahi tüketilmesi için herhangi bir katkı yapmadığını vurguladı.
ÜRETİM VE PAZARLAMA KOOPERATİFİ
“Bu konuda çok ciddi çalışmalar yaptık. Üretim Ve Pazarlama Kooperatifi son noktasına geliyor. Çünkü bu konuda hakikaten destek ve politika yok. Yerli üretimin tüketilmesi, belli bir kaliteyi ve standardı yakalaması noktasında ülkede bir politika yok.
“ÜRETİLEN DEĞERLENDİRİLEMİYOR”
Patates üretiminde, parmak patates üreten bir fabrikanın dahi ülkede bulunmadığını işaret eden Hürrem Tulga, üretimi olan ülkede, laboratuar, kooperatif, depolama, toptancı hali, dağıtımın olmamasının eksikliğine dikkati çekti.
ÇIRALI: “YERLİ ÜRÜNLERE GÜVENSİZLİK VAR”
Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı ise, yerel ürünlere halkın güvensizliği olduğunun tespit edildiğini belirterek, bunun ürünlerin kalitesizliğinden değil, devletin gerekli denetimleri yapmamasından kaynaklandığını söyledi.
Lokomotif sektör olan turizm sektörlerinde, yerel ürünlerin kullanılma oranlarının artırılabildiği oranda ekonominin sürdürülebilir bir yapıya ulaşılabileceğine dikkati çeken Çıralı, “bizim Sanayi Odası olarak, bu yöndeki çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmalar kapsamında, anket çalışmalarımız olmuştur. Yerel ürünlere halkımızda bir güvensizlik olduğu tespiti de yapılmıştır. Fakat bu ürünlerin kalitesizliğinden değil, devletin gerekli denetimleri yapmamasından dolayı bir güvensizlik oluştuğunun tespiti yapıldı” dedi.
“YERLİ ÜRÜNLER RUTİN OLARAK DENETLENİYOR”
Hâlbuki devlet makamlarının buradaki üretimlerin denetimlerini rutin olarak yaptığını kaydeden Çıralı, Sağlık Bakanlığı, Veteriner Dairesi, Tarım Bakanlığı ve özel şirketlerin de gerekli denetimleri yaptıklarını vurguladı. Çıralı, denetimlerin rutin olarak yapılmasına rağmen, halkla paylaşılmadığından bir güvensizlik oluştuğunu anlattı ve “bu güvensizliği aşmamız gerekiyor” dedi.
“PAZAR PAYI ÇOK DÜŞÜK”
Çıralı, ithal ürünlerin, ülke piyasasına rahat girebilmesinin yerli üreticiyi zorladığını vurguladı. Bundan ötürü sanayicilerin pazar payının çok düşük olduğunu belirten Çıralı, piyasanın darlığından hiçbir üreticinin tam kapasite çalışamadığını kaydetti.
“YERLİ ÜRETİMİMİZ DEZAVANTAJLI”
İthal ürünlerde hiçbir vergi uygulanmadığına dikkati çeken Çıralı, ithal ürünleri ithal eden firmaların pazarlama konusunda uzman oldukları, buna karşın yerel firmaların pazarlama uzmanlığının bulunmamasının bir dezavantaj olarak ortada durduğunu vurguladı. Ayrıca Türkiye medyasının, yerli medyadan daha fazla izlenilmesinin de, Türkiye kanallarında reklamları dönen ithal ürünlere teşvik ettiğini kaydeden Çıralı, “ama bizim yerli üretimimizin, o şansı yok” dedi. Çıralı, reklam, tanıtım, pazarlama bacağında da yerel üretimin, ithal ürünlere karşı dezavantajı olduğunu vurguladı.
“DEVLETE GÖREV DÜŞÜYOR”
Sanayi Odası’na üye 750 sanayici, hayvansal ürün üretimi, tarımsal ürün üretimi ve esnafın ürettiği ürünlerin iç piyasada tüketilememesinin önemine işaret eden Çıralı, yerel ürünlerden, gerek tarımsal, gerek hayvansal, gerekse sanayi ürünlerinin piyasada tüketilme oranlarının artırılmasının yollarının bulunması gerektiğini, burada devlete de görev düştüğünü kaydetti.
“750 FABRİKA VAR”
“Ülkede uçak hariç her şey üretilir” diyen Çıralı, sadece Sanayi Odası şemsiyesi altında, 22 değişik sektör olduğunu belirtti ve bunları şöyle sıraladı:
“Ahşap-doğrama (mobilya), gıda, içecek, su, alkollü-alkolsüz içkiler, kuruyemiş, kahve, plastik ürünleri, kimyasal ürünler, temizlik ürünleri, inşaat sektörüne yönelik ürünler; tuğla, kiremit, boya, parke, döşeme; zeytin, zeytinyağı, bal, reçel, süt, süt ürünleri, hellim ve ihtiyaç olan her şey üretiliyor” dedi.