Maliye Bakanı Birikim Özgür, bu yıl kamu maliyesine Türkiye’den hiç katkı almadıklarını söyledi.
Son yedi aydaki katkının ise 30 milyon TL olduğunu ifade eden Özgür, maaş ödemelerindeki sıkıntının, savunma kalemine yapılan kesintiden kaynaklandığını, Maliye’den maaş alanların yüzde 25’inde kesinti yapıldığını, bunun birkaç gün içinde telafi edileceğini kaydetti.
Maliye Bakanı Birikim Özgür, Türkiye ile imzalanacak ekonomik programın KKTC tarafından hazırlanması gerektiğini ve gerekli çalışmaları yaptıklarını ancak su meselesi yüzünden bir takım gecikmeler yaşandığını belirtti.
Cumhuriyet Meclisi, Meclis Başkanı Sibel Siber başkanlığında saat 10.15’te toplandı.
Toplantının gündeminde güncel konuşmalar ve sorular yer aldı.
Meclis’te ilk olarak, Bağımsız Hasan Taçoy’un sunduğu Elektronik Haberleşme (Değişiklik) Yasa Önerisi’nin ivediliğini görüştü.
TAÇOY: “YETKİ BAKANLAR KURULU’NA VERİLMELİ”
Konu hakkında ilk sözü alan Bağımsız Milletvekili Hasan Taçoy, yasa önerisinde iki tane mevzu olduğunu belirterek, telefon abonelerinden alınan sabit ücretin değişmesi gerektiği söyledi. Öte yandan ülkede, fiber optik hatların oldukça fazla olduğunu ifade eden Taçoy, mevcut yasanın bu izinle ilgili yetkileri Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurumu’na verdiğini, bunun Bakanlar Kurulu’na verilmesi gerektiğini söyledi.
SANER: “SONRAYA BIRAKILMALI”
UBP Milletvekili Ersan Saner, öneride bulunan fiber optik kablo izinlerinin sadece Bakanlar Kurulu’nca verilmesinin başka sıkıntıları beraberinde getireceğini düşündüğünü belirterek, bunun ivediliğinin görüşülerek, daha sonraya bırakılması gerektiğini söyledi.
ERHÜRMAN: “TEKRAR ELE ALINMALI”
CTP Milletvekili Tufan Erhürman, yasa önerisi konusunda partilerinin sıkıntısı olmamasına rağmen, bazı maddelerin daha detaylı ele alınması gerektiğini söyledi. Erhürman, 4 ve 5’inci maddeleri olumlu bulunduklarını ancak, 2 ve 3’üncü maddelerin konusunun tekrar ele alınması gerektiğini düşündüklerini belirterek, bu öneriye ret vereceklerini söyledi.
TAÇOY
Hasan Taçoy ise yeniden söz alarak, değişiklik önerisini hazırlarken BTHK ve Başbakanlık yetkilileriyle görüşerek, bu değişiklik önerisini getirdiklerini belirtti.
Konuşmaların ardından ivedilik istemi oy çokluğuyla reddedildi.
Ardından Özdemir Berova’nın, KKTC Meclisi AP Daimi Heyet üyeliği de oylanarak oy çokluğu ile kabul edildi.
Başbakanlık’ın “TC-KKTC Hükümetleri Arasında Çevre Yönetimi İkili İş Birliği Protokolü”, Meclis’in bilgisine getirildi.
DENKTAŞ 2 KOMİTEDE BAŞKAN VEKİLİ
DP UG Genel Başkanı Serdar Denktaş’ın İdari, Kamu, Sağlık İşleri Komitesi ve “Anayasa, Cumhuriyet Meclisi İçtüzüğü, Siyasal Partiler Yasası ile Seçim ve Halkoylaması Yasası Değişikliklerini Hazırlamak ve Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici ve Özel Komite Başkan Vekilliğine seçildiği de milletvekillerinin bilgisine getirildi.
SİBER LUSAKA’DAKİ TEMASLARIYLA İLGİLİ RAPORU SUNDU
Toplantıda daha sonra Meclis Başkanı Sibel Siber, Zambiya’nın başkenti Lusaka’da yapılan PAB toplantılarındaki temaslarıyla ilgili raporunu sundu.
PAB’a gözlemci üye gönderilmesi için yazı gönderildiğini kaydeden Siber, tanınmış olsun ya da olmasın ülkenin gözlemci üyeliğine engel olunamayacağını söyledi; “Dünya demokrasisi buna karşı çıkmamalı” dedi.
“KÜÇÜK ADIMLAR AMA ÇOK ÖNEMLİ”
Bu yazıdan sonra 2014 yılında PAB Başkanı’ndan Cenevre’ye davet aldıklarını hatırlatan Siber, gözlemci üyeliğin zor bir süreç olduğunu kendilerine söylendiğini anlattı. Yeni PAB Başkanı’ndan da randevu talep ettiklerini, bu nedenle Zambiya’daki toplantıya katıldıklarını anlatan Siber, orada da yeni başkanla resmi görüşme yaptıklarını açıklayan Siber, “Bunlar küçük adımlar ama çok önemli” dedi.
Kıbrıs’ta iki ayrı halk olduğuna işaret eden Siber, çözüm olduğunda da 2 ayrı halk gerçeğinin değişmeyeceğini belirterek, “Oradaki temaslarımızda da bunu söyledik. Kıbrıs Türk halkına ambargo konulamayacağını söyledik.
Temaslarımızı devam edecek. Kadın ve genç vekil toplantıları için de temsiliyetimizi istedik” diye konuştu.
Kamuoyunda ‘Meclis heyeti gezmeye gitti’ şeklinde eleştiriler olduğunu kaydeden Siber, gözlemci talebi için ciddi gayretler sürerken böylesi eleştirilere üzüldüklerini söyledi.
ÇAKICI: “HAZIRLIK YAPILMALIYDI”
Siber’den sonra söz alan TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı, maaş kesintileri konusunu gündeme taşıdı.
Hükümete sorular yönelten Çakıcı, “Ekim ayından itibaren hazırlık yapılması gerekirken, neden martta protokolü bahana ediyor ve maaşlardan kesinti yapıyorsunuz? Bilerek ve isteyerek özelleştirmeleri gündeme getirmek için bu oyunları yapıyorsunuz” iddiasında bulundu.
Protokol sürecine işaret eden Çakıcı, “Protokolü sizin geciktirdiğiniz yönünde düşünceler var, protokolün sivil toplum örgütü, milletvekilleriyle, tartışılması gerekirdi, kimseyle paylaşılmadı” dedi.
Çakıcı, protokolün neden ekim ayına kadar hazırlanmadığını sordu.
DENKTAŞ: “HÜKÜMET DEVAM ETMEYECEKSE İMZALAMAYIN YENİ HÜKÜMETİN ELİNİ AYAĞINI BAĞLAMAYIN”
DP UG Genel Başkanı Serdar Denktaş da aynı gündemle ilgili söz aldı. Program taslağının son şeklini bilmediklerini anlatan Denktaş, “Türkiye’ye de sordum. Bana ‘ne görüşü bekliyorlar, gayrı ciddi hazırlanmış, biz bir şey hazırlıyoruz’ dediler” şeklinde konuştu.
Kimseden protokolün içinde ne olduğunu öğrenemediklerini ifade eden Denktaş, muhalefetin desteğinin de alınmasının gerektiğini vurguladı ve “taslağın sır gibi saklanmasını” eleştirdi.
İmzalanmadan protokolün kendilerine verilmesini de temenni eden Denktaş, maaşların ödenememesini de eleştirdi. Ülkede böyle bir şeyin ilk defa olduğunu söyleyerek, Başbakan’ın bu açıklamaları yaparken istifasını da vermesi gerektiğini savundu.
Hükümet devam edecekse, bu protokolün imzalanmasını isteyen Denktaş, “Hükümet devam etmeyecekse, protokolü imzalamayın, yeni hükümetin elini ayağını bağlamayın” dedi.
“İmzalayacağı protokolün arkasında siyasi iradeyi kullanacaksa protokolü imzalasın, hükümet bir ay sonra dağılacaksa imzalamasın” diyen Denktaş, protokolün hem muhalefetle, hem de sivil toplum örgütleriyle paylaşılması gerektiğini vurguladı.
ÖZGÜR: “2016’DA KAMU MALİYESİNE HİÇ KATKI ALMADIK, SAVUNMA KALEMİNE DE YARDIM ALMADIK”
Maliye Bakanı Birikim Özgür de eleştirilere cevaben yaptığı konuşmada, 2008 yılından itibaren alınan Türkiye desteklerine dikkat çekerek, kendilerini esasen ilgilendirenin mali protokol olduğunu vurguladı.
2015 yılında Türkiye’den 154 milyon 680 bin TL katkı alındığını, bunun kamuya ödenen kısmının 100 bin TL, savunmaya ödenen kısmının ise 55 milyon TL olduğuna dikkat çeken Özgür, 2016’da kamu maliyesine hiç katkı almadıkları gibi, savunma kalemine de yardım almadıklarını vurguladı.
“AÇIK SAVUNMA KALEMİNE YAPILAN KESİNTİDEN KAYNAKLANIYOR… MALİYEDEN MAAŞ ALANLARIN SADECE YÜZDE 25’İNDE KESİNTİ YAPILDI”
Son 7 ayda Türkiye’den sadece 30 milyon TL katkı aldıklarına dikkat çeken Özgür, Maliye’de yaşanan açığın savunma kalemine yapılan kesintiden kaynaklandığına dikkat çekerek, Maliye’den maaş alanların sadece yüzde 25’inde bu kesintinin yapılacağını kaydetti.
“BİRKAÇ GÜN İÇİNDE TELAFİ EDİLECEK”
Bu kesintinin birkaç gün içinde telafi edileceğini vurgulayan Özgür, ülkenin bir mali kaynağa ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Programı Türkiye’nin değil, kendilerinin hazırlaması gerektiğine dikkat çeken Özgür, hükümetin gerekli çalışmaları yapığını, su meselesi yüzünden bir takım gecikmeler yaşandığını sözlerine ekledi.
ATUN
Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanı Sunat Atun da, bir hükümetin hazırladığı program, bir sonraki hükümete devrettiğinde, diğerinin “bunu uygulamam” deme şansı olmadığını vurguladı.
Ekonomik programların, Türkiye’yle imzalandığını çünkü finansman açığı olduğunu anlatan Atun, Türkiye’den yüzde 35 oranında finansman sağlandığını bildirdi.
Ülkenin çok ciddi reform hazırlıklarına ihtiyacı olduğunu vurgulayan Atun, işsizliğe çare, milli gelire destek olunması gerektiğini kaydetti.
YORGANCIOĞLU
CTP Milletvekili Özkan Yorgancıoğlu ise, 2014 yılında, 2015-2018 protokolüne zemin olması açısından bazı çalışmalar yapıldığını, Doğu Akdeniz Üniversitesi’ne rapor hazırlattıklarını anlattı.
Yorgancıoğlu, “hiçbir hazırlık yapılmadı” eleştirilerinin yanlış olduğunu vurguladı.