Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu güncel konuşmalarında saat uygulamasının değişmemesi, AB uyum yasalarıyla yapısal reform yasalarındaki gecikmeler ve Mali Protokol konuları ele alındı.
ERHÜRMAN: “GEREKEN YAPILMAZSA KONU MAHKEMEYE TAŞINACAK”
Uygulamanın Türkiye’de değişmesi halinde burada da değişeceği yönünde söylemler olduğunu hatırlatan Erhürman, Türkiye’ye bakılarak, uygulama yapılmasını eleştirerek, o zaman ülkede ayrı bir hükümetin olmasının da gereksiz olduğunu söyledi.
Erhürman, “Bir irade ortaya koymayacaksınız ve bu ülkede yaşayanlar üzerinde iradeniz olmayacaksa o zaman siz ülkeyi yönetemiyorsunuz” dedi. Erhürman, geçen yıl dağ yolunda öğrencilerin öldüğü kazaya dikkat çekti.
Tufan Erhürman, bütün bunlar defalarca konuşulmuş olsa da, bir ilerleme kaydedilmediğini ve hükümetin bu konuda bir sorumluluk almadığını ve irade sergilemediğini savundu.
Yaz saati uygulamasının 2004 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile alındığını ifade eden Erhürman, ilgili genelgeyi okudu.
Erhürman, hükümetin 12 yıl sonra bir karar çıkararak, Bakanlar Kurulu kararını iptal ettiğini ve yaz saati uygulamasını sürekli kılınarak yasalara aykırı hareket ettiğini kaydetti.
Ülke koşulları dikkate alınarak, uygun kararlar alınmasının hükümetin görevi olduğunu söyleyen Erhürman, Türkiye’nin 80 milyonluk kocaman bir coğrafya olduğunu ve kendine göre karalar aldığını ancak ülkede halkın talepleri ve coğrafya koşulları ortadayken bu kararın devam ettirilmesini eleştirdi.
Ülkede uyulmayan bir yasa ve mevzuat olduğunu vurgulayan Erhürman, artık halkın ihtiyaç ve taleplerini dikkate alınmasını istedi. Erhürman, gerekenın yapılmaması halinde, mahkemeye taşınacağını kaydetti.
BEROVA: “BU UYGULAMANIN TÜRKİYE’YE GÖRE DÜZENLENMESİ DOĞAL”
Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Özdemir Berova, Erhürman’a cevaben yaptığı konuşmada, saat konusunun ciddi anlamda polemik konusu edildiğini ve konunun çarpıtıldığını söyledi.
Berova, yasa ve mevzuat konusunun araştırılacağını ifade ederek, dünyada saat uygulamasının, ülke koşulları dikkate alınarak yapıldığını anlattı ve bunlara örnekler verdi.
Özdemir Berova, ekonomik, sosyal ve kültürel faaliyetlerin bir çoğunun Türkiye ile yapıldığı düşünüldüğünde, bu uygulamanın da Türkiye’ye göre düzenlenmesinin doğal olduğunu ve kararı alırken de bunu göz önünde bulundurduklarını kaydetti.
Berova, mevzuat neyi öngörüyorsa, gereğinin yapılacağını belirtti.
Özdemir Berova’nın konuşması esnasında milletvekilleri arasında tartışmalar yaşandı.
ERHÜRMAN YENİDEN SÖZ ALDI
CTP Milletvekili Tufan Erhürman, yeniden söz alarak, böyle bir Bakanlar Kurulu’nda, bir bakanın hukuku uygulayacağını söylemesinin önemli olduğunu belirterek, Berova’nın bütün söylemlerinin birbiriyle çelişkili olduğunu ileri sürdü.
Saat konusunun “ideolojik” olduğu yönündeki söylemlerden artık vazgeçilmesi gerektiğini vurgulayan Erhürman, bu ülkede halkın talepleri, ihtiyaçları ve çocukların kaçta kalkıp yollara düşeceğinin önemli olduğunu, kendilerinin de bunu ortaya koyduklarını kaydetti.
ERÇAL: “ÖNEMLİ YASALARIN HEMEN HEMEN HİÇ BİRİNE DOKUNULMADI”
CTP Milletvekili Hüseyin Erçal da “Hükümetin AB ve Yapısal Dönüşüm Programına Uyum Yasalarının Yapılmasındaki İsteksizliği” başlıklı konuşmasında, hükümetin göreve başlamasından bu yana geçen sürede önemli yasaların hemen hemen hiç birine dokunmadığını ileri sürdü.
Bu yasaların, AB uyum yasaları ve Türkiye ile yapılan ekonomik anlaşmalarda yer alan yapısal dönüşün programlarla ilgili olduğuna işaret eden Erçal, 78 konudan 10 taneyi yerine getirmenin bir başarı olmadığını savundu.
Erçal, kamu reformu konusunda gerekenlerin yapılmamasını eleştirerek, kamu reformunun geçmesi halinde neler olacağını anlattı. Hal Yasası’nın da Meclis’ten geçirilmediğini ifade eden Erçal, bu yasanın halk sağlığı ve gıda güveliği açısından önemine işaret etti.
Hüseyin Erçal, Yurttaşlık Yasası konusunda da gerekenin yapılmadığını belirterek, yasaların bir an önce geçirilmesi için hükümete çağrı yaptı.
Sağlıkla ilgili yasal düzenlemelerin de hala geçirilemediğini vurgulayan Erçal, “Bunların anası olan Döner Sermaye Yasası da hala meclise getirilmedi” dedi. Yerel Yönetimler Yasası’nın da ayni şekilde Meclis’e getirilmediğini ifade eden Erçal, su ile ilgili yasaların akıbetini sordu.
ÇAVUŞOĞLU: “AB UYUM YASALARINI KONUSUNDA HİÇBİR PARTİNİN PRENSİP SORUNU OLMADI”
Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Nazım Çavuşoğlu da eleştirileri yanıtladığı konuşmasında, bazı konuları konuşurken süreci de takip etmek gerektiğini belirterek, Kamu Reformu Yasası’nın 2009 seçimlerine giderken gündeme getirildiğin ancak birçok kez söylenenle yapılanların örtüşmeyebileceğini söyledi.
Yerel Yönetimler Yasası konusunda, geçmişte çok kapsamlı bir çalışma yapıldığını, 26 belediye başkanının oy birliğiyle bir yasa yapılarak, konunun meclise taşındığını anlatan Çavuşoğlu, hükümetin düşmesiyle yasanın kadük olduğunu anımsattı.
Çavuşoğlu, eleştirilen yasa tasarıları konusunda bilgiler vererek, yaşanan süreçleri aktardı ve kendilerinin yapamadığını, bundan sonra hükümete geleceklerin yapabileceği anlamına gelmediğini kaydetti.
AB uyum yasalarını geçirme konusunda hiçbir partinin bir prensip sorunu olmadığına işaret eden Çavuşoğlu, Türkiye ile yapısal dönüşüm programlarının uygulanması konusuna değinerek, bu konuda çok hummalı çalışmalar yapıldığını anlattı.
Çavuşoğlu, bu konuların seçim zamanı değil, her zaman konuşulması ve milletvekillerinin motive edilmesi gerektiğini vurguladı.
AKANSOY: “DENETİM VE PLANLAMA KONUSUNDA SINIFTA KALMIŞ HÜKÜMETLER SİLSİLESİ VAR”
CTP Milletvekili Asım Akansoy “Çalışma Hayatı” konusunda yaptığı güncel konuşmada, mali protokol konusuna değinerek, önemine işaret etti.
Akansoy, bu konuda bugüne kadar yapılan işlerin, hükümetin kendi ölçütleri içinde 1.5 yıllık karnesini gösterdiğini ifade etti.
İşgücü Anlaşması protokolüne de değinen Akansoy, İş Yasası’nın değiştirilmesi konusunda ilgili bakanlığın sonuç alıcı bir adım atmadığını kaydetti. Akansoy, son zamanlarda ortaya konulan icraatlarda denetimin giderek azaldığının görüldüğünü söyledi.
Yapılan diğer uygulamaları da eleştiren Akansoy, aktif istihdam tedbirleri konusunda da ilgili bakanlığın gerekli çalışmaları yapamadığını kaydetti.
Denetim ve planlama konusunda sınıfta kalmış hükümetler silsilesi olduğunu dile getiren Akansoy, denetim ve planlama konusunda ciddi önem verilmesi gerektiğini ve ilgili bakanın irade ortaya koymadığını savundu.
SANER: “NE SÖZ VERDİYSEK ONU YERİNE GETİRDİK”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hamza Ersan Saner de, eleştirileri yanıtladığı konuşmasında, kendisinin ne söz verdiyse onu yerine getirdiğini, uygulamaya girmediyse onun sorumlusunun kendileri olmadığını kaydetti.
Mali Protokol konusunda hiçbir sıkıntıları olmadığını vurgulayan Saner, bu konuda önümüzdeki hafta kapsamlı bir basın toplantısı yapacaklarını belirtti.
Aylık borçlanmalarla emeklisini ödemek için borç alan kurumun, artık borçlanmadan bunu yapabildiğini aktaran Saner, İş Gücü Protokolü konusuna değinerek, ön izinle ülkeye gelecek işçiler konusunda gerekli düzenlemelerin yapıldığını anlattı.
Saner, İş Gücü Protokolü’nü, Türkiye’deki gelişmelere bağlı olarak uygulamaya koyamadıklarını ifade etti.
Bakan Saner, Çalışma Dairesi’nin devre dışı kalması gibi bir durumun ise söz konusu olmadığını vurgulayarak, denetimlerin de sıkıntısız devam ettiğini kaydetti.
Yapılan denetim sayının, CTP hükümeti döneminden daha fazla olduğunu belirten Saner, kayıt dışılıkla ilgili paralı affın başarılı olduğunu ve 6 bin 342 kişinin kayıt altına alındığını vurguladı.
İş Sağlığı ve Güvenliği Tüzüğü’nün 1989’da geçtiğini, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın ise 2008’de CTP tarafından geçirildiğini anlatan Saner, yasanın 1989’da geçirilen tüzükle yönetildiğini aktardı.
Saner, ilgili tüzüğün hazırlanarak, bunun geçirilmesi için çalıştıklarını belirterek, artık ön izin başvurularının online yapılacağını sözlerine ekledi.
AKANSOY YENİDEN SÖZ ALDI
Yeniden söz alan CTP Milletvekili Asım Akansoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın faaliyet raporlarının yayımlanmasını istediklerini, ellerine en son ulaşan faaliyet raporunun Mart 2017 olduğunu söyledi.