KAHİRE Mısır Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada, "Bakanlar Kurulu, ülkedeki güvenlik konularını masaya yatırdıktan sonra Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarındaki 'terör eylemleri' ve yol kesme gibi ülke güvenliğini tehdit eden durumların kabul edilemez olduğu sonucuna vardı. Kurul, bu eylemlerin, ülkenin milli güvenliğini tehdit ettiğine ve vatandaşların içine korku saldığına karar verdi" ifadesi kullanıldı. Açıklamada, "Şiddet ve terörle mücadelede halk tarafından devlete verilen yetkilendirmeye dayanarak İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim, anayasal hükümlere uygun olarak toplumsal güvenliğin sağlanması ve tehlikelere son verilmesi için gereken önlemlerin alınması konusunda görevlendirildi" denildi. İçişleri Bakanı İbrahim'e verilen görevlerin detayları açıklanmazken, darbe karşıtı gösterilerin şiddet kullanılarak dağıtılıp dağıtılmayacağı konusuna da açıklık getirilmedi. Rabiatul Adeviyye'deki göstericiler ve İhvan'dan Bakanlar Kurulu kararına tepki Mısır'da Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda toplanan darbe karşıtları ile Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan), Bakanlar Kurulu'nun, İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim'i "Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarındaki gösterilerde ülke güvenliğini tehdit eden tehlikeleri" sona erdirmekle görevlendirmesine tepki gösterdi. Bakanlar Kurulu'nun, İçişleri Bakanı'nın görevlendirildiğini açıklamasının ardından, Rabiatul Adeviyye Meydanı'ndaki göstericiler, eylemlerinin şiddet içerikli olmadığını vurgulamak için "Barışçıl, barışçıl" sloganları attı. İhvan'dan tepkiler İhvan Siyasi Büro Sorumlusu Hüsam el-Mirgisi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Bakanlar Kurulu'nun gösterilerin zorla bastırılmasını öngören açıklamaları AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın çabalarını boşa çıkarma girişimidir" dedi. Mirgisi, "Hükümetin çalışmaları, askeri darbenin gidişatından duyduğu endişeyi gösteriyor. Bizim gösterilerimiz, tabiri caizse onların boğazına dayanmış bir bıçaktır. Gösterilerimiz barışçıl. Uluslararası heyetler ve Mısır halkı buna şahit. Bizi terörle suçlayanlar, silahsız göstericilere ateş açarak ve eylemlerini dağıtmakla tehdit ederek asıl terörü yapanlardır" diye konuştu. Darbe karşıtı göstericilerin hiçbir şiddet olayına karışmadığını dile getiren Mirgisi, "Darbe karşıtları, Cumhuriyet Muhafızları Karargahı önünde ve Rabiatul Adeviyye'de katliama maruz kaldı. Buna rağmen İhvan, meşruiyet geri dönünceye dek gösterilerini sürdürecek. Gösterilerin şiddet kullanılarak bastırılması, meşruiyete olan desteğimize devam etme ısrarımızı daha da körükleyecek" ifadesini kullandı. "Tehditler bizi yıldıramaz" İhvan Sözcüsü Cihad Haddad da "Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarında göstericilerin dağıtılması için şiddet kullanılacağı yönündeki tehditler bizi yıldıramaz, barışçıl eylemler düzenlemekten alıkoyamaz" dedi. Haddad, "Karşımızda, eylemcileri yolundan döndürmek için suça başvuran darbe yönetimi var. 'Milli güvenliği tehdit ediyor' ifadesine şaşıyorum. Milli güvenlik, Adeviyye ya da Nahda'yla değil Cumhurbaşkanlığı sarayındaki silah depolarıyla tehdit ediliyor. Gösterilerimiz tüm dünyaya açık. Herkes gelip milli güvenliğinin tehdit edilip edilmediğini görebilir" değerlendirmesinde bulundu. Öte yandan AA muhabirinin yargı kaynaklarından aldığı bilgiye göre, Başsavcılık, Müslüman Kardeşler Teşkilatı Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii ve yardımcıları Reşad Beyyumi ile Hayrat Şatır'ın "Protestocuları öldürmeye teşvik" suçlamasıyla yargılandıkları davayı ceza mahkemesine gönderdi. Beyyumi ve Şatır, soruşturma kapsamında cezaevinde tutulurken, hakkında yakalama emri bulunan Bedii'nin henüz gözaltına alınmadığı belirtildi. Bedii'nin, darbe karşıtlarının gösteri düzenlediği Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda olduğu ileri sürülüyor.