New York Post‘un haberine göre, 1130 yılında inşa edilen 900 yıllık yapı, 3,7 dönümlük bir arazi üzerine kurulu 26 bin 909 metrekarelik saray gibi bir alana yayılmış ve toplam 50 odaya sahip.
Dört katlı binada sinema, kütüphane ve eğlence alanının yanı sıra şapel ve zindan gibi benzersiz eski tarz odalar da bulunuyor.
Top 10 Real Estate Deals’ın raporuna göre, yapı 15’inci ve 17’nci yüzyıllarda bazı değişiklikler geçirmiş ve yıllar içinde Napoleon Bonaparte, Papa Pius VI, Prenses Isabella von Bourbon-Parma ve İmparator Franz Stephan von Lothringen gibi ünlü ziyaretçileri konuk etmiş.
Daha önce fiyatı 13.127 milyon dolar olarak belirtilen bu simgesel yapı, müzayade evi Sotheby’s International Realty tarafından “Aşağı Avusturya’da hala özel kişilerin elinde bulunan az sayıdaki yapıdan biri” olarak değerlendiriliyor.
Şirket, 1 Aralık’tan itibaren teklifleri kabul edecek.
Çeşitli imkanların bulunduğu dört katlı bina aynı zamanda müzik tarihinin de önemli bir parçası. Mozart, bugün dünyanın en değerli eserlerinden biri olarak kabul edilen ünlü ‘Requiem’ini bu kalede hazırlamaya başladı. Ancak ünlü besteci 1791’de 35 yaşında hayatını kaybetti ve son başyapıtı Requiem’i yarım bıraktı.
Kalenin önceki sahipleri yapıyı, müzik performansları ve konferanslar için birinci sınıf bir cazibe ve etkinlik merkezi olarak kullanıyordu ancak şu anda kale, kulüp salonu ve tiyatro gibi bağımsız işletmelere de ev sahipliği yapıyor.