KAHİRE "Müslüman Kardeşler Teşkilatı ve Cumhurbaşkanı Mursi'nin performansı, cezaevi seçeneğini masaya koyuyor" ifadeleriyle 3 Haziran tarihinden önce Mursi yönetimine ağır eleştiriler yönelten muhalif Değişim ve Kalkınma Partisi Başkanı Basım Hafaci, yaşananları "askeri darbe" olarak nitelendirdi. Hafaci tarafından yapılan yazılı açıklamada, "30 Haziran gösterileri için sokağa inen eylemcilerin öfkesi, ne Mübarek'in adamlarını yeniden iktidara getirmek, ne de ordunun yönetime el koyması içindi. Gösteriler devrimi tamamlama hedefiyle yapıldı, darbe için değil" denildi. Ülkedeki tüm siyasi güçlere ve askeri yönetime seslenilen açıklamada, "Mesajım herekese: Mısır'ı bir grubun ya da bir akımın çıkarları sebebiyle parçalamayın. Halkın öfkesi meşru, darbe bir hataydı. Bunun çözümü Mübarek'in adamları değil" ifadelerine yer verildi. Sivillerin askeri yargılamalara tabi tutulması konusunda daha önce yaptığı açıklamalarla İhvan'ın tavrını eleştiren muhalif 6 Nisan Hareketi Üyesi Vail Abbas da ordunun yönetime el koymasını "askeri darbe" olarak değerlendirdi. Abbas yaptığı basın açıklamasında, "Halihazırdaki durum, Mısır'ın birinci derecede askeri yönetim altında olduğu bir dönemden geçtiğini gösteriyor" dedi. Müslüman Kardeşler Teşkilatı'ndan ayrılan Heysem Ebu Halil de yaptığı açıklamada, yaşananların "askeri darbe" olarak isimlendirilmesinden yana olduğunu belirtti. Ebu Halil, "Mursi'nin yönetimde başarısız olması muhaliflerini kendisine karşı birleştirmişti ancak ordu, muhaliflerin İhvan'a sempati duymasını sağladı" ifadelerini kullandı. Kahire Üniversitesi Siyaset Sosyolojisi Bölümü Öğretim Görevlisi İbrahim el-Beyumi Ganim AA muhabirine yaptığı açıklamada, "İlkeler bölünemez. Mursi'nin izlediği siyaseti liberal ilkelerle eleştirenler için söylüyorum, bugün yaşananların liberallikle ilgisi yok" görüşünü dile getirdi. Mevcut durumun çözümü için, geçici Cumhurbaşkanı Adli Mansur'un istifası, anayasanın yeniden yürürlüğe girmesi ve Mursi'nin yönetime getirilerek erken seçime gidilmesi önerisinde bulunan Ganim, önerinin uygulamaya konması gerektiğini ya da ülkedeki durum daha kötüye gitmeden varsa başka önerilerin gündeme getirilmesinin zorunlu olduğunu vurguladı.