Her şeyin bir doyum noktası var. 48 yıllık müzakere sürecinde doyum noktasına geldik. Türkiye ile istişare içerisinde yürütülen müzakere sürecinin sonunda tüm tarafların kazançlı çıkacağı bir akıl yolunda buluşma imkanı var.
SLOGANLARIN ARKASINA SAKLANILMAMALI
Mümkün olmayacağını bile bile sürekli imkansızı talep ederek sloganların arkasına saklanmakla müzakerelerde bir yere varmak mümkün değildir. Yeter ki makul ölçüler içerisinde olunsun. Neyin mümkün, neyin mümkün olmadığını Rum tarafı da iyi hesap etsin. Bizim gösterdiğimiz iyi niyeti, olumluluğu onlar da sergilesin. O zaman anlaşılmayacak bir şey kalmaz.
DOĞAL TAKVİM ÇALIŞIYOR
Çözüm için doğal takvim oluştu, aşama aşama gidiyoruz. Kasım ayının ilk haftasında, bizim öteden beri seslendirdiğimiz yurt dışında süreklilik arz eden bir toplantı formatına hemen ardından da 5’li toplantıya geçebileceğimizi umut ediyoruz. Bu şekilde, nihai biçim garantörlerin olduğu bir ortamda güvenlik-garantilerle son şeklini alabilecek. 2016’da çözüm hedefinin artık tüm tarafların ortak hedefi haline geldi.
017 ORTALARINDA REFERANDUM
Dinamikler sürekli değişiyor. O nedenle çözmeyi başarabiliyorsak, iki taraf da dengeli bir uzlaşmaya hazırsa ki biz hazır olduğumuzu çok net gösteriyoruz, o zaman 2016 yılında bir çözüm neden olmasın? Tabii bunun teknik detayları 2017’ye sarkabilir. Bu çalışmalar devam ederken 2017’nin ortalarına doğru bir referandum planlanır. Halkımıza yeterli zaman da verilir. O noktaya varabilmek için daha alınması gereken bir mesafe var.