[caption id="attachment_24474" align="alignleft" width="100"] OSHAN SABIRLI[/caption] Kıbrıs Müzakere sürecinde yine abuk subuk belirsizliklerin olduğu bir aşamada ilerliyoruz. Ülke adeta cadı kazanı gibi gözüküyor. Oysa ortada, net bir ifade, açıklama, sürece ivme katacak bir çalışma gözükmüyor. Ülkeye gelen, ülkeden giden, yeni atanan, yeni seçilen, seçime girecek olan ve daha birçok farklı kişinin, gayet kaygan bir zeminde ortada dolandığını görüyoruz. Sürece farklı kişiler müdahil oluyor, ya da müdahilmiş gibi gözüküyorlar. Son olarak Türkiye’nin çiçeği burnunda başbakanı Ahmet Davutoğlu adaya geldi. Öncesinde Erdoğan gelmişti. Verilen demeçler, yapılan basın açıklamaları hep ayni doğrultudaydı. Biz gazeteciler yapılan açıklamalarda çoğu zaman net bir şey bulmazken satır aralarını, mimikleri okuyarak olay çözümlemesi yapmaya çalışıyoruz. Oysa kapalı kapılar arkasında yapılan görüşmeleri de iyi değerlendirmek gerek. Salı günü Cumhurbaşkanı Dr.Derviş Eroğlu yine meclis heyetine bilgi verdi. Bu görüşme sonrasında Davutoğlu ve beraberindeki bakanlar gün boyu toplantılar yaptılar. Derken BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Lisa Buttenheim’in ara bölgedeki ikametgâhında bir çalışma yemeği yenildi. Liderlerin bu gün de görüşmesi bekleniyor. Nikos Anastasiades New York'ta yapılacak BM Genel Kurulu çerçevesinde, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile bir araya gelecek. Görüşmede, Kıbrıs sorunundaki son gelişmeler, bölgesel sorunlar ve Kıbrıs- ABD ilişkiler ele alınacak. Anastasiades – Kerry görüşmesinin Pazar günü yerel saatle 19.30’da, Kıbrıs'ın BM Daimi Temsilcisi'nin evinde gerçekleşeceği açıklandı. Çözümsüzlüğün katmerlenerek arttığı bir zamanda, arka arkaya olan bu gelişmeler bizi umutlandırmalı mı diye sorguluyor. Gizli kapılar arkasında yürütülen bu müzakerelerde BM’nin yaptığı yuvarlak açıklamalarda hep, “yararlı, verimli bir görüşme oldu” ifadeleri kullanılır. Öte yandan kimden, ne şekilde süreci okuyabiliriz diye sorgularken, Cumhurbaşkanı tarafından bilgi verilen siyasi parti temsilcileri bildik argümanları tekrarlıyor. 11 Şubat Ortak Metni’ndeki yol haritasına göre hareketin önemine vurgu yapılırken, müzakerelerle ilgili süreçte siyasi partilerin ufak tefek farklılıklarının olabileceği, ancak genel olarak ortak görüşlerin bulunduğu ifade ediliyor. Medazori olmasına karşın, tıkanıklığın yaşandığı bir aşamada 11 Şubat Ortak Metni can simidi gibi gelmişti. Hal böyle olunca sürecin hareketleneceğini, sanki Annan Planı modeli yeni bir anlaşmaya imza atılacağı sanılmıştı. Oysa aradan geçen 7 ay ve sürece dair Eroğlu’nun “Sizin köyü de istiyorlar” şeklindeki açıklamaları dışında dişe dokunur, çözüm yönünde atılmış ciddi bir adımın hiçbir belirtisi görülmedi. Ortada garip gelişmeler yaşanıyor. Ortada rutinin dışında bir gelişmenin olduğunu görmek istiyoruz ve bunu arzuluyoruz. Müzakere sürecinde kargaşa hali devam ederken kış gelmeden ortaya yeni bir şablon çıkarsa şaşmayın.
GÖZE ÇARPANLAR Sayın Özkan Yorgancıoğlu, Sibel Siber’in adaylığı konusunda yapılan oybirliği açıklamaları yeni bir polemik yarattı. CTP’de yapılan toplantının oldukça gergin geçtiği ifade edilirken, Eroğlu’nun bu seçim sürecinden oldukça memnun kaldığı ifade ediliyor. Sayın Pembe Birinci, özellikle Karpaz Özel Çevre Koruma Bölgesi üzerinde son zamanlarda çevre adına olumsuz gelişmeler yaşanmasına dikkat çekmeniz yerinde bir saptama olmuş. Karpaz’ın tatil günleri dışında da hatırlanması kesinlikle elzem oldu galiba. Sayın Halil İbrahim Akça, uzun süredir ülkede yaşanan durağan yapı bir anda Türkiye’de gerçekleşen seçimler ile birlikte diplomatik tansiyonu ve ziyaret trafiğini de yükseltti. Sanırız TC Başbakanı’nın ziyareti sonrasında 15 Kasım tarihine kadar yine sakin bir sürece giriyorsunuz. Sayın Doğuş Derya, milletvekili yemini verdiğiniz gün yaptığınız çıkış sonrasında CTP’nin başına bir çok sorun açacağınızın anlaşıldığı CTP’li yetkililer tarafından ifade ediliyor. Biz topluma faydalı olacak her türlü eyleminizde ve açıklamanızda size canı gönülden destek vermeye devam edeceğiz. Sayın Mustafa Naimoğluları, Hayvancılar Birliği’nin yaptığı eylemler bu ülkede her zaman toplumun desteğini almış olmasına karşın bu kez sosyal medyaya yansıyan fotoğraflarınız büyük tepki topladı. Sizin gibi bir veterinerin nasıl böyle bir hataya düştüğüne anlam veremedik. Sayın İsmail Gökçe, Kuzey Kıbrıs Turkcell’in sizin deneyimlerinize başvurması isabetli bir karar olmuş. Yarın akşam 19.30 – 21.30 saatleri arasında düzenlenecek etkinlik ile ülkemizde fotoğraf ve kısa film konusunda ülkeye katacağınız çok şey olduğuna inanıyoruz.
GÜNÜN FOTOĞRAFI [caption id="attachment_33498" align="alignleft" width="261"] First Lady olmak emek ve cesaret ister. Üstelik First Lady olmak karizma ve başarı ile de doğru orantılıdır. Hiç kuşkusuz Meral Eroğlu, ülke siyasetinde First Lady olmayı başaran ve orada olmayı hak eden ender siyasi parti lideri eşlerinden birtanesi konumunda…[/caption]
GÜNÜN FOTOĞRAFI
[caption id="attachment_33499" align="alignright" width="273"] Cumhurbaşkanı Dr.Derviş Eroğlu’nun TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğam ile kırmızı halıda yaptığı selamlama çok eleştirilmişti. Bu kez Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’nun kırmızı halı yürüyüşünün nasıl olacağı merak konusu oldu. Yorgancıoğlu, bu yürüyüşü ile Hollywood’ta bile yürümeye aday gibi gözüküyor.[/caption]