Reuters, Brüksel’deki diplomatlara dayandırarak verdiği haberinde, NATO’nun bu krizi çok “hassas” olduğu gerekçesiyle kamuoyunda tartışmaktan ve tarafları karşısına almaktan özenle itina ettiği yorumunu yaptı.
Yine diplomatlara atıfta bulunularak kaleme alınan haberde, söz konusu krizle ilgili başlatılan soruşturmanın, iki ülke arasında devam eden ve tonu giderek artan tartışmayı sonlandırmaktan uzak olduğu saptaması yapıldı.
"NATO Türkiye'yi karşısına almak istemiyor"
Avrupalı bir diplomat, “sorun halının altına süpürüldü” diyerek Paris ve Ankara arasındaki krizle ilgili ittifakın tutumunu özetlerken, diğer bir diplomat, stratejik konumu ve askeri gücü itibarıyla NATO’nun Türkiye’yi hedef göstermekten özenle kaçındığı saptamasında bulundu.
Bu durumda iki tarafın da zafer kazandığı ilanında bulunarak, karşılıklı suçlamalarını sürdürdüğü ifade edildi.
Bununla birlikte NATO, iki müttefik arasında arzu edilmeyen çatışmaların önüne geçmek için taraflar arasında müzakerelerini sürdüğü hatırlatılırken; bir diplomat, “Bu müzakerelerden bir sonuç alınıp alınmayacağı belli değil, Paris, Ankara ve Atina’dan gelen sert demeçler ülkelerin pozisyonlarına geri dönmelerini de güçlendiriyor” diyerek karamsarlığını dile getirdi.
"Macron ve Erdoğan, Avrupa’nın büyük adamı olmak istiyor"
Haberde, geçen yıl Türkiye’nin ABD’nin desteğini alan Suriye’deki PKK kolu ile mücadelesinde kendisine ittifakın destek vermemesi halinde NATO’nun Rusya karşısında Baltık ülkeleriyle yapacağı anlaşmayı veto etme tehdidinde bulunduğu hatırlatıldı ve bu konuda Ankara ve Brüksel arasında çıkan gerginliğe de atıfta bulunuldu.
Bu arada yine Reuters’e konuşan Avrupa’da görevli bir Amerikalı diplomat ise “Macron, Avrupa’nın büyük adamı olmak istiyor, Erdoğan da aynısını istiyor, Türklerle olması gereken bir çözüm var.” diyerek ülkesinin krize bakışını özetledi.