Neden istifa ediyorum..

Arif Alasya

TKP’nin kurulduğu 1976 yılından itibaren bu partinin her zaman çeşitli kademelerinde görev almış bir TKP’liyim. Birçok yerde adımı bilmeyen insanlar bana ‘’TKP’li adam’’diye hitap eder.

2002 yılı sonrası yaşanan BDH süreci sancılı bir süreç olmuştur.

Ancak bölünmüş TKP ve BDH’yı yeniden bir araya getirmek en doğru gelişme olacağı için Bu yolda eski bir partili olarak her iki partiyi birleştirmek için her türlü gayreti gösterdim.

Güzelyurt ilçesindeki arkadaşlarım bu çalışmalarımın en büyük şahitleridir.

Köklü gelenekten gelen bir parti olarak kurulan TDP.2013 genel seçimleri öncesi özellikle aday saptama döneminden sonra alınan, kimine göre başarılı kimine göre başarısız seçim sonrası Başkan Çakıcı’nın Başkanlıktan istifası getirmiştir.

Yerine Başkanlığa aday olan sanki sadece suç Başkanın imiş gibi Genel sekreter aday olmuştur.

O günlerde böylesi bir davranışın etik olmadığını eğer bir sorumluluk varsa tüm yönetimin olduğunu ve başkan adayının bu kadronun dışında olmasını savundum. Olmadı ve Genel Sekreter hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi Genel Başkan oldu.

2014 yerel seçimleri öncesi başarının ‘’Solda birlik’’ile sağlanacağı düşüncesinden hareketle parti içinde bir hareketin öncülüğünü yaptım. Gerçekten büyük bir uğraş sonucu bu hareket gerçekleşti.(son akşamki gelişmelerin kimin hatırına askıya alındığını bilenler bilir)sonuçta Amiral gemisinin alınması ve birçok yerde meclis üyelerinin kazanılması ile sonuçlandı.

Bu büyümenin partiye getirdiği ivme ile 2015 yılında gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçiminde sessiz kalan eski TKP’li ve çözüme inanan diğer partilerin seçmeni ile Sn.Akıncı Cumhurbaşkanı seçildi.

Bu seçimlerde hem ilk turda hem ikinci turda en yüksek oyu alan Güzelyurt ilçesi oldu.

İki seçim sonrası TDP kurultay sürecine girdi ve ilk İlçe seçimi Güzelyurt’da yapıldı. Ne gariptir ki bu günlere gelineceğinin haberini veren bu ilçe kongresi oldu. Kendi iddialarının aksine bu partiyi bölmeye başlayan Cemal Özyiğit’in kendisi ve yönetimi oldu. O kadar gözü dönmüştü ki Kongre sonrası ortaya çıkan sonuç için ‘’Başkan partiyi bölmeye başardın mutlu musun?’’soruma karşılık bana yani bunca yıllık bu hareketin bir neferi olarak çalışan kişiye ‘’Git be karagöz işine’’diyecek kadar küçüldü.

Kongeyi takip eden günlerde yaşanan içlerinde hemen hemen tüm geçmiş ilçe başkanlarının olduğu istifalara karşı ‘’ Önümüzde yapacak çok işimiz var, ‘istediğim olmadı’ diye küsenlerle vakit kaybetmeyeceğiz. Çürükler temizlenmelidir bir yerde bizim böyle ayak oyunlarına vaktimiz yok...”

Açıklaması yapan bir Başkan.

Maalesef Güzelyurt’da başlayan bu süreç özellikle Mağusa ve İskelede de devam ettirilmek istenmiş ancak başarılamamıştır.

Arkasından gelen Kurultay sürecinde yaşananları burada yazmak istemiyorum. TKP geleneğine yakışmayan hareketlerdi.

Başkan kurultay sonrası yaşananlardan kendisinin ve MYK’sının hiçbir sorumluluğu olmadığını iddia ederek her türlü başarının kendisinden kaynaklandığını iddia etmektedir

İşte son gelişmeler için yaptığı açıklamadan inciler:

1-      3 yıl önce gerçekleşen yönetim değişikliğiyle partimiz önemli başarılara imza atmıştır.

2-      Son dönemde bu başarıların ve yükselişin önünü kesmek için bu ayrılan arkadaşlarımız çeşitli girişimlerde bulunmaya başlamış, bizler de buna haklı olarak duruş gösterince partiyi bölen pozisyonuna itilmek istenmişizdir.

3-      Bizler herkesin fikrini söylediği ve bu fikirlerin değer bulduğu, adamcılığın, çıkarcılığın partimizden silinip gittiği bir yapı hayal ettik.

4-      Ama değerli yoldaşlarım bilmenizi isterim ki bedeli ne olursa olsun bu parti benim dönemimde bu şekilde yönetilmeye devam edecektir. Herkes fikrini söyleyecek, özgürce kendini ifade edecek ve yeri geldiğinde en sert biçimde eleştirecektir

5-      Çünkü bu anlayış yerel seçimlerde ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde nefes aldığımız sürece gurur duyacağımız müthiş başarı hikâyelerini partimizin tarih yapraklarına yazmıştır.

6-      Bu partinin serüveni 18 Mart 1976’da başlamış ve biz ona iyi bakarsak sonsuza kadar da bu geleneğin hayat bulacağı çatı olacaktır.TKP’nin tüm kadroları da, son dönem enerjileriyle muazzam başarılar kazanmamıza sebep olan genç arkadaşlarım da partimize sahip çıkmaktadır.

Maalesef bu açıklamaları partinin gerçekleri ile bağdaşmamaktadır. Tam tersi partide kendisiyle beraber oluşturulan bir kitlenin çıkarları korunmaktadır. Bu açıklama ile TKP’nin değerlerini ve kadrolarını ne kadar yanında hissetmektedir. Tartışılır.

Partinin yaşadığı başarıları kendine ve çevresindeki küçük gruba mal etmekte ve kendilerinden olmayanı ‘’Bölücü, çürük. art niyetli’’gibi suçlamalarla itham etmecedirler.

İşte yukarıda sıraladığım nedenler ve daha fazlasıyla TKP kökünden bu düne kadar destek verdiğim oluşumunda kurucu üye olduğum TDP üyeliğinden istifa ediyorum.

NOT: Gelinen bu noktada artık yaşım nedeniyle de hiçbir siyasi oluşumun içinde doğrudan yer almayacağımı, kendi siyasal duruşuma yakın siyasal oluşumlara sadece katkı koyabileceğimi da açıklamak isterim. Ancak bu TDP olmayacaktır.