1974 sonrası Ada’nın Kuzeyinde kalan tüm zenginliklerin yok edilip Demirel’in deyişi ile ‘’KKTC’yi bir sente muhtaç’’ edenler derken bu noktaya neden? Nasıl? Niçin? Geldiğimizi sorgulamamız gerekmektedir.
Toplumlar layık olduğu idareler ile yönetilir. Çok doğru bir ifadedir.
Demokrasilerde yönetenleri halk seçer ve bunu özgür iradesi ile yapar. Maalesef halkımız sandığa giderek gerekli tercihini yapar ancak verdiği oyun denetimini yapmaz. Hep popülizmin esiri olur ve neticesinde hep onun peşinden koşar. Bireysel çıkarları için hiçbir yanlışın peşinden gitmez hatta yanlışa alkış tutarlar. Bu durum o kadar ileriye taşınmış ki artık halkımız Takım tutar gibi parti tutmaya başlamışlardır.
Olayı bu noktaya getiren en büyük neden sürekli değişen hükümetler hep partizanca davranarak Devlet’in her kademesinde partizanlık yapmaları ve partizanca davranmalarıdır.
İşte bu döngü içinde halk artık bir parti ideolojisi değil takım tutmaktadır.
Halk için önemli olan kendi takımının kazanmasıdır. Kazandıktan sonra ne yapmış kimler Bakan olmuş, müsteşar olmuş, müdür olmuş, onlar bu işin ehli mi değil mi?
Hiç ama hiç önemi yok yeter ki kendi bireysel tatminini bulsun.
Ha bulmasa ne olur tekerleme hazır UBP’lisi ‘’Gider oyumu CTP’ye veririm’’ diye bağırır,CTP’lisi da gider oyumu UBP’ye veririm’’ diye bağırır.UBP ile DP’yi saymıyorum çünkü taraf değişenlerin biletleri gidiş-dönüş olarak kesilmiştir.
Dikkat ederseniz bu gelişmede hiç Neden? Nasıl? Niçin? Sorularına cevap yoktur.
İşte size örnek son kabine ve meslekleri.:
Başbakan: Siyasal bilgiler (İnşallah basın yayın bölümünden değildir)
Başbakan yardımcısı ve Maliye Bakanı: İngiltere’de matbaacılık ve Ekonomi eğitimi aldı.
Dışişleri Bakanı: Amerika Arizona ÜNİVERSİTESİ Siyasal bilgiler Dış İlişkiler Bölümü.
İçişleri Bakan: Hacettepe Üniversitesi İşletme Yönetimi ve Turizm Bölümü
Bayındırlık ve ulaştırma: Uludağ Üniversitesi Müzik Öğretmenliği
Milli Eğitim ve Kültür: Doktor Genel Cerrah
Ekonomi ve Enerji Bakanı: İngiltere Leicester Üni.Sosyal bilimler BA Economics mezunu
Turizm ve Çevre Bakanı: GAÜ Yat Kaptanlığı
Tarım Ve Doğal Kaynaklar Bakanı: Atatürk Üniversitesi Türk Dili Ve Edebiyatı
Sağlık Bakanı: Dr. Kadın Doğum Uzmanı
Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanı: Mimar
Mesela bunların kaçı meslekleri ile ilgili veya başarıları ile ilgili bir makamdadır?
Hal böyle olunca bu makamların yapacağı üçlü kararname tayinleri, kurum ve kuruluşlarla ilgili yapacakları müdür ve yönetim kurulu tayinleri ne kadar yerinde olacaktır.
Zaten kendisi dahi makamında bölgesel parti gücü ile oturan bir bakan nasıl popülist atama yapmayıp düzgün atama yapabilecektir. İşte zincirleme giden bir yapı.
Ben iddiamı ortaya koydum sıra Bakanlarda onlar da atadıkları üçlü kararname tayinlerini ve kurum atamalarını İsmen, makam ve en önemlisi meslek olarak açıklasınlar.
İşte o zaman sap ile samanı biz mi karıştırıyoruz yoksa onlar mı?
Anlayalım.
Eğer onlarsa gençlik yıllarında öğrendiğim bir söz ‘’Medet ya Cici ‘’….