Kırsal Kesim Arazilerin yanısıra hali araziler ile ekilmesi için kiralanan arazilerde partizanlığın dik alasının yaşanmakta olduğu öne sürülüyor. UBP partisinin tek başına hükümet olduğu dönemlerde yaşandığı öne sürülen partizanlığa tepki gösteren ve partizanlık yapılarak arazi dağıtımı yapıldığını ileri süren Cumhurbaşkanı adayı Sibel Siber, Başbakan olduğu dönemde de konu ile ilgili olarak Başsavcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. ADİL VE ŞEFFAF OLSUN DEMİŞTİ Eski Başbakan, Meclis Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Sibel Siber, kamu arazilerinin kiralanması konusunda, net, sağlam, dayanaklı bir tüzük maddesi olmadığını, bu arazilerin gelişigüzel kiralandığını belirtmiş ve kamu arazilerinin adil, şeffaf ve ihale usulüyle kiralanması gerektiğini kaydetmişti. KİRALADIKLARI ARAZİLERİ İPTAL ETTİLER Ancak UBP hükümetini eleştiren Sibel Siber ile CTP’nin atadığı üst düzey bürokratlar adil, şeffaf dağıtılması gerektiğini öne sürdükleri arazileri kiralanan şahısların elinden neden göstertmeden alarak kendi yandaşlarına kiralamaya başladı. İnönü Köyü’nde P/HXXIII:59’da bulunan 240.72 parsel nolu hali araziyi 2014 Eylül ayında kirayan Süreyya Kuyucuoğlu’nun, CTP’li İnönü Köyü’nün eski bir belediye başkanının girişimi ile elinden alındığı öne sürülüyor. AĞAÇLARINI KURTARMAK İSTEDİ PARTİZANLIĞA KURBAN GİTTİ Hali araziyi kiraladıktan sonra iptal kararı ile karşı karşıya kalan Süreyya Kuyucuoğlu yaptığı açıklamada, Benim İnönü’de babamdan kalan bir arazim var. Arazime Zeytin ve diğer ağaçlardan ektim. Miras olarak bana kalan arazimin yanında küçük birde hali arazi vardı. Eski Belediye başkanı benim arazimin yanına mandıra yaptı. Traktörünü kiraladığım hali araziye koyarken hayvanları da ağaçlarımı yiyordu. Bende ağaçları korumak için arazimi telledim. Bu nedenle benim ile zıtlaşarak parti rozetini de kullanarak hali arazinin iptal edilmesini sağladı. Bu resmen kabul edilebilir bir durum değil. Partizanlığın bu kadarı da görülmüş değil. Ben hakkımı mahkeme yolu ile arayacağım ifadesinde bulundu. HÜKMETTİ İPTAL ETTİ 16 Ocak 2015 tarihinde bana Mağusa Kaymakamı Şifa Çolakoğlu imzalı bir yazı fakslandı ve kiraladığım hali arazinin iptal edildiği bana bildirildi diyen Süreyya Kuyucuoğlu, 5 Ocak tarihinde hazırlanan yazıyı alınca Mağusa Kaymakamlığına gittim. Oradaki memurlar ile görüşerek bunun nedenini sordum. Kararın Kaymakam tarafından alındığını ve hali arazimin iptal edildiğini bana söylediler dedi. BİRDE GÜLEREK DALGA GEÇTİLER Süreyya Kuyucuoğlu açıklamasına devamla, ben hakkımı mahkemelerde arayacağımı konuyu basında da duyuracağımı söyleyince bana gülerek bizde okuruz ve dinleriz dediler. Bir kurum bu kadar duyarsız olamaz. Ve bir memur bir vatandaşa bu tip alayımsı davranış sergileyemez ifadesinde bulundu. **** Sahibine Mesajlar Sayın Derviş Eroğlu basın sizde bahsederken bağımsız Cumhurbaşkanı adayı, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, derken kasıklarımı tuta tuta gülüyorum. Size bağımsız denirken UBP ve DP kapı arkasında kahkaha atıyor. Sayın Cnumhurbaşkanım dur durak demeden gezmeniz oy potansiyelinizi artırıyor. Kıbrıs konusunda “Bir sona doğru gidildiğini ve bugünkü durumun daha fazla devam etmemesi gerektiğine” vurgu yaptınız. Son derken neyi kastettiğinizi pek anlayamadık. Yani Kıbrıs Meselesine ‘NOS’ derken KKTC For Ever mi? Yoksa iki kesimli federasyon mu demek istediniz? Bakın bu durumu bilemedim. Ancak benim için fark etmez. Çünkü bilmediklerimi ayağımın altına alsaydım başım göğe ererdi diye düşünürdüm. ** Sayın Sezgin Ahmet bahçede gezinirken kar yağışını izlemek sanırım insan için büyük keyif. Bahçede lapa lapa kar yağarken dolaşmanın keyfine doyum olmaz. Hava soğuk buz gibi ama o güzelliğin verdiği keyif insanın içini ısıtıyor. Bizim de buralarda hava buz gibi ama biz hem havanın soğukluğundan hemde hükümetin yasalarına bile sahip çıkmayarak halkını şok kararlar ile buz gibi yapması hem içimizi hemde dışımızı buz gibi yapıyor. Sayın Sezgin Ahmet bunlar hepsimizin anasını ağlatırken geride playback yapıyor. ** Sayın Hasan Taçoy su ve sel baskınlarını önlemek için Lefkoşa Sanayi Bölgesi dışında yaptığınız toprak seti güçlendirerek deliği de tıkamışsınız. Bu günlerde yağan yoğun yağmurun yaratacağı sel baskınlarını da kısmen önelmişsiniz. Ancak bu setin beton püskürtme ile güçlendirilmesi gerekirmiş. Aksi takdirde bu geçici bir tedbirden öteye gitmezmiş diyor bizim Minik Kuşlar. Yollardaki langufa ve lukkolardan arabalarda ne ön düzen nede arka düzen kaldı. Önü arkası dümdüz olan arabaları siyasilerin umursamazlığı nedeniyle kaybettik. Bari sel felaketi olmadan cevahiri kurtaralım. Bakın siyasetin turşu suyu gibi olduğunu, içenin midesinin bulandığını, içmeyenin de ağzı sulandığını biliyoruz. Birçok siyasinin koltukta ağzı sulanırken, yapılanlar nedeni ile bizim midemiz bulanıyor. Bilesiniz. ** Sayın Şifa Çolakoğlu Mağusa Kaymakamı olarak bakıyorum ilginç kararların altına imza atmaya devam ediyorsunuz. Vadili göledinin kapaklarını açarak ekili arazilerin sular altında kalmasını sağladıktan sonra şimdi de hükmü karakuşi bir karar ile Süreyya hanıma kiralanan İnönü’deki hali arazinin kira sözleşmesini iptal etmişsiniz. Ve işin en ilginç tarafı da eski bir belediye başkanını hoş görünmek için kendinizi Kanuni Sultan Süleyman’ın veziri azamı Pargalı İbrahim’in yerine koymuşsunuz. Bakın Pargalı da Kanuni’yi yağlayıp grassolardı ama sonunda fazla yağdan ayağı kayınca Kanuni’nin kılıcı üstüne düşerek kelle ‘Bumburo’ gitmişti. Aman dikkat edin kraldan fazla kralcılar bu ülkede pek makbul sayılmazlar. Makbul yerine olsa olsa koltuktan alınınca siyasi Maktül olurlar. ** Sayın Doğan Sahir, bir çevreci olarak Türkiye’nin Akkuyu bölgesinde yapılması kararı alınan Nükleer Enerji Santrali’ne karşı ülkede oluşturulan “Nükleere Hayır Platformunun” yanında Lefkoşa’da yürüyüş düzenlemişsiniz. 25 – 30 kişilik bir grubun katıldığı yürüyüş sonrasında dağ taş inim inim inlemiş. Sayın Sahir, Bafra Bölgesinde günde 1000 ton lağımın boşaldığı denizde sizi çağırıyordu. Ama sanırım o zaman kulağınızdaki pamuk nedeni ile bu çığlığı duymamıştınız. Ünlü düşünür İbni Haldun gülü seven dikenine katlanır. Kaktüsü sevenin vay haline derdi. Bizde sizleri bir çevreci olduğunuz için çok severdik. Ama gül yerine kaktüsü sevmenin ne olduğunu bu vesile ile de anlamış olduk. ** Sayın Tügen Çelik bakıyorum değerli eşiniz Onur Çelik ile İzmir’in yolunu tutmuşsunuz. İsa Bey Bağevinde ‘Kör kuyuyu’ (Mide) taşlarken çok mutluyum diye yazmışsın. Allah mutluluğunu hiç eksik etmesin. Bak sevgili Tügen insanın içi sende olduğu gibi güzellikler ve insan sevgisi ile dolu oldu mu her zaman mutlu olur. Hele hele yanında çok değer verdiği ve çok sevdiği insanlar da olursa Edip Akbayram’ın değmen benim gamlı yaslı gönlüme türküsü ona şeker şerbet gibi gelir. Tügen bağ çapa, tarla sapan ister. Sen sevgi tarlanı sapan, saygı bağını çapa ile çok güzel çapaladın. Şimdi bu sevgi ve saygının ürünü olan mutluluk sana güzel bir şekilde geri dönüyor. Bal demekle ağız tatlanmaz be abim. [caption id="attachment_48324" align="alignleft" width="650"] Günün Fotoğrafı[/caption]