Yıl 2024!
İki insanımız bir konteynerin içinde zehirlenerek can verdi.
Zihinsel engelli bu kardeşler ısınmak için elektrikleri olmadığı için jeneratör çalıştırdılar.
Elektrikli sobalarını yakıp uyudular.
Jeneratörden çıkan zehirli duman sonları oldu.
Elektrikleri yoktu.
Evleri yoktu.
Engelli oldukları için kendilerini idare etmeleri zordu ve yalnızdılar.
Devlet yanlarında değildi.
Bir çoğumuzun da bu sefaletten haberi yoktu.
Bu suç hepimizin ama önce devletin!
Sosyal devlet olamadık.
İskele’de sosyal hizmetlerin bu dramdan haberi varmıydı!
Olsaydı şuan yaşıyor olurdu bu iki kardeş.
Aynı adada aslında aynı gemideyiz resmen.
Küçücük bir adada birbirimizden haberimiz yok!
Komşumuz açken tok uyur olduk!
Devlet ise bizden beter…
Vatandaşının durumundan öldüğünde haberi oluyor…
...
Ombudsmanın raporu mahkemeye gider mi?
Ombudsman, Eski Eserler ve Müzeler Dairesi tarafından yapılan kiralama işlemlerinin yasa dışı olduğunu, İhale Yasası’na aykırı ihalesiz işlemler yapıldığını tespit etti.
Kiralama işlemleri Kamu İhale Yasası’na göre ihaleye çıkılarak yapılması gerekirken yasaya aykırı şekilde kiralamalar yapmış.
Konunun Türkçe meali şu anlama geliyor; kiralama işi eşe dosta partiliye kıyak çekilerek yapıldı.
Bu kiralama işlemlerinin altında kimlerin imzası var!
İmzalar orada duruyor, sorumlular belli!
Peki gereken yapılacak mı, yoksa konu mahkemeye gidecek mi?
Yasa tanımazlık hak hukuk bilmezlik ayan beyan ortada.
Utanç verici bir durum.
Bu işin üstü örtülüp konu kapatılabilir mi yoksa en tepeye kadar hesap sorulur mu göreceğiz bakalım.
KKTC’nin nüfusunu bilen var mı?
KKTC’nin devlet olma vasfını sarsan en önemli konulardan birisi de nüfusumuzun ne olduğunu tam olarak bilmememiz.
Bu ülkede nüfus tahmini elektrik sayaç sayısından, GSM abone sayısından günlük ekmek tüketiminden falan yapılıyor hala.
Ha birde siyasiler bazı tahminlerde bulunuyor.
Son tahmin Hasan Taçoy’dan geldi.
1 Milyon dedi!
Nüfusu bilinmeyen bir ülkede nasıl planlama yapılır?
Özellikle eğitim ve sağlık konusunda göz kararı planlama yaparak nereye kadar gidebiliriz.
Ekonomik planlama ve kalkınma stratejileri için nüfus bilgisi gereklidir. Hükümetler, işgücü, eğitim, sağlık ve altyapı gibi alanlarda yatırımlarını planlamak için nüfusun büyüklüğünü, yaş dağılımını ve eğitim seviyesini bilmelidir.
Bütün dünyada eğitim, sağlık, konut ve diğer sosyal hizmetlerin planlanması ve sunulmasında nüfus bilgisi kullanılır.
Ülke nüfusunu bilmek, bir ülkenin ekonomisini, sosyal politikalarını, çevresini ve dış politikasını planlamak ve yönetmek için olmazsa olmazdır.
İstatistiksiz, plan programsız baştan sağma bir yönetim anlayışı.
Geleceğimiz belirsiz, rüzgar hangi yöne iterse o tarafa savruluyoruz.
Asgari ücret az, Muhtarları da memur yapın!
Muhtarlara verilen mali desteğin 2024 bütçesine asgari ücretin yüzde 95' i kadar ödenecek şekilde ayrıldığı açıklandı.
Devletimizin ne kadar zenginleştiğini böylece görmüş olduk.
Demek ki para çok. Kaynak sıkıntımız yok.
Muhtarlar zaten belli bir hizmet ücreti alıyor vatandaştan.
Üstüne de neredeyse bir asgari ücret maaş bağlanıyor.
Benim önerim muhtarları da memur yapın kurtulun.
Asgari ücret az!
Sınır kapılarını rahatlatın!
Hayat pahalı, hem esnaf hem vatandaş zorda
Piyasa kör topal ilerliyor.
Piyasayı ayakta tutan ve çarkı döndüren bir mucizemiz var.
Komşumuz Rumlar!
Marketlerimiz, esnafımız, sağlık sektörümüz, makinistimiz, benzincimiz, kumarhanecimiz, aklınıza kim gelirse güneyden gelenler sayesinde nefes alıyor.
Piyasaya ciddi anlamda para girişi var.
Bu yüzden güneyden adaya geçişler için kırmızı halı sermemiz gerekirken sınır kapılarında uzayan kuyruklara çare bulamıyoruz.
Akıl alır gibi değil.
Bırakın gelsinler yemek yesinler, alışveriş yapsınlar, benzin alsınlar, kıyafet alsınlar, doktora gitsinler, kumar oynasınlar.
Zorlaştırmayın, kolaylaştırın!