Özyiğit: 'Mont Pelerin zirvesi tarihi bir fırsata çevrilebilir'

Cemal Özyiğit başkanlığındaki TDP heyeti Akçay'ı ziyaret etti, bölgedeki vatandaşlarla buluştu, sorunları dinledi, sorularına yanıtlar verdi

Cemal Özyiğit başkanlığındaki TDP heyeti Akçay'ı ziyaret etti, bölgedeki vatandaşlarla buluştu, sorunları dinledi, sorularına yanıtlar verdi

Özyiğit: 'Mont Pelerin zirvesi tarihi bir fırsata çevrilebilir'

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, İsviçre'de dün başlayan Mont Pelerin Zirvesi'nin, on yıllardır devam eden Kıbrıs Sorunu'nun çözümünün temellerinin atılması açısından çok önemli olduğunu belirterek, "5 gün sürecek olan Mont Pelerin zirvesi, tarihi bir fırsat olarak önümüzde durmaktadır. Tüm kesimlere düşen görev, bu tarihi fırsatı iyi değerlendirerek, orta doğu ve dünyaya örnek olabilecek bir çözümün temellerini atmaktır" dedi.

         Akıncı ile Anastasiades tarafından 17 ayda yürütülen müzakerelerde çözüm yönünde umut verici ilerlemelerin kaydedildiğine dikkat çeken Özyiğit, "Zorlukların farkında olmakla beraber, bugüne kadar ortaya konan çaba ve sağlanan gelişme boşa gitmemelidir. Bunun için de en temel ihtiyaç cesaret ve kararlılıktır. Önümüzde tarihi bir fırsat bulunmaktadır ve bu fırsat  çözümle taçlanmalıdır" dedi.  

TDP bir süre önce başlattığı köy ziyaretlerini sürdürüyor. Genel Başkan Cemal Özyiğit, Genel Sekreter Asım İdris, milletvekili Zeki Çeler, Güzelyurt İlçe Başkanı Kamil Gilanlıoğluları, bazı PM ve MYK üyelerinden oluşan TDP heyeti, bu çerçevede geçtiğimiz gün Akçay'ı ziyaret etti. Bölge halkının yaşadığı sorunların dinlendiği ziyarette, başta Kıbrıs konusu ve iç politikada yaşanan gelişmelere yönelik bilgiler aktarıldı, vatandaşların sorularına yanıtlar verildi.

         Akıncı ile Anastasiades'in Mont Pelerinde önce Yönetim ve Güç Paylaşımı, Avrupa Birliği, Mülkiyet ve Ekonomi konulu 4 başlığı tamamlamaya çalışacağını, ikinci aşamada ise toprakla ilgili kriterlerde yakınlaşma arayışına girileceğini açıklayan Özyiğit, bunlarda uzlaşı sağlanması halinde ise son aşamada Türkiye, Yunanistan, İngiltere’nin de yer alacağı beşli konferansın tarihinde uzlaşı sağlanması halinde ise, güvenlik ve garantilerle birlikte harita konusunun gündeme geleceğini kaydetti.

         Gelinen aşamada adil, kalıcı ve yaşayabilir bir federal çözüme ulaşma yönündeki zemin ve gerekliliğin halen güçlü bir şekilde ortada olduğuna dikkat çeken Özyiğit, "Sürecin sonunda her iki toplumun da içselleştireceği bir çözümün ortaya çıkması son derece önemlidir. Bir taraf kendi haklarını korumaya çalışırken, hassasiyet gösterirken, karşı tarafın da hakları olduğu gözardı edilmemelidir. Bu şekilde yaklaşım gösterilmesi 2 evet çıkması için çok ciddi bir zemin yaratacaktır" ifadelerini kullandı.

"Üzerinde anlaşmaya varılanlar konular"

         TDP Milletvekili Zeki Çeler de konuşmasında müzakerelerde gelinen son aşama ve üzerinde anlaşılan konularla ilgili bilgiler verdi. Çeler, çözümün parametrelerinin 11 Şubat 2014'te imzalanan ve Meclis'teki tüm partilerin onayladığı ortak metinde belirtildiği gibi, iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı bir federasyon olacağını söyledi.

        

         Varılan mutabakat uyarınca toplumların özgür yaşayacaklarını, siyasi eşitlik olacağını, güvenlik içinde yaşacaklarını ve sayıca daha az olan toplumun da kararlara etkin katılım göstereceğini belirten Çeler, çoğunluğun oyunun asla bir tahakküme dönüşmeyeceğine dikkat çekti.

         Çeler, Federal hükümetin yetkilerinin Anayasa tarafından belirleneceğini, Anayasada artık yetkilerin kurucu devletler tarafından kullanılacağı, ve eşit statüde iki kurucu devletin olacağını, iki kurucu devletin de ayrı meclisi, ayrı hükümeti, yargı organları, polis teşkilatları olacağını, uluslararası anlaşma yapma yetkilerinin olacağını belirtti.

         Zeki Çeler, ister Kıbrıs’ta isterse yurtdışında yaşasın tüm KKTC vatandaşlarının federal devletin vatandaşı ve AB vatandaşı olacaklarını, Kıbrıslı olup KKTC kimliğine başvurmayanların da aynı haklara sahibi olacaklarını açıkladı.

         Federal devlette senatörlerin sayısının eşit (20-20) olacağını da belirten Çeler, Polis sayısının nüfus oranına göre belirleneceğini, ancak silah taşıyan Kıbrıslı Türk ile Kıbrıslı Rum sayısının eşit olacağını söyledi.