Saldırıda ölen ve yaralananların çoğu kadın ve çocuklardı. Pakistan Devlet Başkanı saldırıyı kınadı hükümet de üç gün yas ilan etti.
Saldırıyı üstlenen Cemaat-ül Ahrar'ın sözcüs
ü Ehsanullah Ehsan, Pakistan gazetesi Express Tribune'e açıklamasında "Paskalya'yı kutladıkları sırada Hristiyanlara yönelik düzenlen saldırının sorumluluğunu üstleniyoruz" diye konuştu.
Ehsan, "Başbakan Navaz Şerif'e, Lahor'a girdiğimiz mesajını vermek istiyoruz. Ne isterse yapabilir ama bizi durduramayacak. İntihar bombacılarımız saldırılara devam edecek" dedi.
Pakistan polisi, saldırganın Lahor'un güneybatısındaki Gülşen-i İkbal Parkı'nda çocukların oyun oynadıkları bölgeye gelerek üzerindeki bombayı patlattığını açıkladı.
Park, Paskalya kutlamaları için Hristiyan ailelerin de çocuklarıyla ziyaret ettiği mekanlardan biriydi.
'Cesetler havada uçuyordu'
Yetkililer yaralı sayısının 300 civarında olduğunu belirtirken Pencab valiliği sağlık danışmanı Salman Refik de ölü sayısının artmasından endişe ettiklerini ifade etti.
Ambulans sayısının yetersiz olması nedeniyle yaralıların taksiler ve motorlarla hastaneye götürüldü. Yüzlerce kişi kan vermek için hastanelere akın etti.
Emniyet Müdürü Haydar Eşref parkın militanlar için 'yumuşak bir hedef' olduğunu söyledi.
Eşref, Pakistan bir 'savaş bölgesi' gibi olsa da, parka ilişkin herhangi bir uyarının olmadığını kaydetti.
Yerel televizyon kanalları, morglarda yer kalmadığı için cesetlerin hastane odalarında bekletildiğini aktardı.
Bir görgü tanığı, patlama sonrası kaos ve izdiham yaşandığını, aileler hızla kaçarken bazı çocukların ebeveynlerinden ayrı kaldığını söyledi.
Pakistan'ın Geo TV adlı kanalına konuşan bir diğer görgü tanığı da eşi ve iki çocuğuyla lunaparktaki bir panayıra giderken çok büyük bir patlama duyduğunu ve patlamanın etkisiyle yere düştüklerini ifade etti.
Beyaz Saray ve Türkiye'den kınama
Reuters haber ajansına konuşan 30 yaşındaki Hasan İmran da "Patlamayla çıkan alevler o kadar yüksekti ki, ağaçların tepesine kadar çıktı. Cesetlerin havada uçtuğunu gördüm" dedi.
Lunapark dışında kalabalığı kontrol etmek ve düzeni sağlamak için ordu da görevlendirildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan saldırıyı kınadı, Başbakan Ahmet Davutoğlu da Pakistanlı mevkidaşı Navaz Şerif'e taziyelerini iletti.
Erdoğan'ın yazılı açıklamasında, "Bu saldırı tüm dünya ülkeleri için, terör karşısındaki samimi duruşlarını göstermelerini temin edecek bir sınavdır. Türkiye her zaman olduğu gibi bu acı gününde de Pakistan'ın yanındadır" dedi.
Davutoğlu'nun taziye mesajında, "Terörizmle mücadelede ülkemiz, kardeş Pakistan'a destek ve dayanışmasını kararlı şekilde devam ettirecektir" ifadeleri yer aldı.
Saldırıyı Vatikan da kınadı. Papa Francesco, Hristiyan azınlıklar dahil tüm Pakistanlılar için dua ettiğini söyledi.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü Ned Price da açıklamasında "ABD, bu zor zamanda Pakistan halkı ve hükümetinin yanındadır. Terör belasının kökünü kazımak için Pakistan'da ve bölgede ortaklarımızla çalışmaya devam edeceğiz" mesajı verdi.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon da saldırıların 'dehşete düşürdüğünü' söyledi ve suçluların derhal yargılanması çağrısı yaptı.
Lahore, Pakistan'ın en büyük ve refah seviyesi en yüksek vilayetlerinden Pencab'ın başkenti. Aynı zamanda Başbakan Navaz Şerif'in de memleketi ve kalesi olarak biliniyor.
Ülkede son dönemde Taliban bağlantılı saldırılar, mezhepsel ayrılıklar ve suç örgütlerinin faaliyetleri arttı.
bbc